Yer Bilimciden Marmara Depremi İçin Korkutan Açıklama: 'Bardağı Taşıran Son Damla Gibi'

Ege Denizi’nde meydana gelen 5.4 büyüklüğündeki depremi Marmara bölgesi için değerlendiren Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, ‘Bir anlamda bardağı taşıran son damla gibi’ açıklamalarında bulundu.

19.01.2022-13:36 - (Son Güncelleme: 19.01.2022-14:28)

Geçtiğimiz günlerde Ege Denizi’nde meydana gelen 5.4 büyüklüğündeki depreme ilişkin konuşan Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür herkesi korkutan bir açıklama yaptı. Görür, Yunanistan’da görülen depremin Marmara bölgesini de etkileyeceğini ifade etti. 

Yunan karalarında olan depremin 199 yılında Marmara’da olduğu depremi meydana getirdiği fay hattı üzerinde kaydedildiğini belirten Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, ‘Yunanistan'da olan deprem aynı fay zonu içinde olduğu için o faydan açığa çıkan dalgalar Marmara'ya doğru gelip stres değişimine neden olur. Bu stres değişimi ise Marmara'da deprem olmayı kolaylaştırıyor. Bir anlamda bardağı taşıran son damla gibi’ diye konuştu. 

BU DEPREM DE MARMARA'YA YAKIN

Arka arkaya meydana gelen depremler sonrasında korkutan açıklama geldi. Söz konusu depremleri Marmara bölgesi içinde değerlendiren Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, ‘Yunanistan'da olan deprem Marmara için çok şey ifade ediyor. Ancak bugün Kayseri'de olan deprem Marmara için pek fazla bir şey ifade etmiyor. Geçtiğimiz günlerde Yunanistan'da olan deprem 5, 4 büyüklüğünde oldu. Bu deprem orta derecede bir depremdi. Fakat depremin olduğu yer bizim 1999 depremlerinin olduğu Kuzey Anadolu Fay Zonunun içerisinde yer alıyor. Yani deprem ana karaya yakın ama Kuzey Ege çukurluğu içinde oldu. Bu çukurluk Yunanistan'dan başlar Ganos Fayına kadar devam eder. Oradan da Marmara'ya girer. Dolayısıyla Yunanistan'da depremi Kuzey Anadolu fayının en batı ucunda oldu. Bu durum bizler için önemli çünkü biz Marmara'da da bir deprem bekliyoruz. Bu deprem de Marmara'ya yakın’ ifadelerini kullandı. 


BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA GİBİ

Prof. Dr. Görür, geçtiğimiz günlerde Ege’de meydana gelen depremin Marmara bölgesinde 1999 yılında görülen depremin fay hattında olduğunu belirterek şunları kaydetti; ‘Yunanistan'da olan deprem aynı fay zonu içinde olduğu için o faydan açığa çıkan dalgalar Marmara'ya doğru gelip stres değişimine neden olur. Bu stres değişimi ise Marmara'da deprem olmayı kolaylaştırıyor. Bir anlamda bardağı taşıran son damla gibi. Örneğin, Marmara'da 12 Ağustos 1999 depremi olduktan 3 ay sonra Yunanistan'da 6 üzerinde bir deprem oldu ve Yunanistan'da çok sayıda insan öldü. Geçtiğimiz günlerde Yunanistan'da olan depremse 1999 yılında Marmara'da olan depremin meydana geldiği fay hattı üzerinde oldu.’

KENTSEL DÖNÜŞÜM DEPREM İÇİN GÜVENLİ HALDE GETİRİLMELİ

Kayseri’de meydana gelen 4.9’luk deprem hakkında da görüşlerini paylaşan Prof. Dr. Görür, ‘Kayseri'de meydana gelen deprem Ecemiş fayında oldu. Bu Ecemiş fayının en önemli özelliği ise nükleer santralın bulunduğu Akkuyu'nun yakınlarına kadar uzanmasıdır ‘ değerlendirmelerinde bulundu. 

Prof. Dr. Görür, sözlerine şu şekilde devam etti; ‘Kentin bileşeni dediğimiz zamanda halkı, alt yapıyı, yapı stokunu, çevreyi ve ekonomiyi saymak lazım. Yani siz bir kentte kentsel dönüşüm yapacaksanız bu saydığım 5 parametreyi deprem için güvenli hale getirmelisiniz. Sadece yapı stoku yaparak kentsel dönüşüm yapıyorum diyemezsiniz. Türkiye'de genellikle bu yapılıyor. Ben bu duruma müteahhitlik projesi gözüyle bakıyorum.’

YORUM YAZ..
Modal