Yeni stratejik ittifaklar: Türkiye'nin BRICS'e katılım hamlesi neyi değiştirecek?

Türkiye, BRICS'in son genişlemesi ile global ticarette artan rolünü dikkate alarak BRICS üyeliğine olan ilgisini artırdı. BRICS'in global ticaretteki payının %40'lara yaklaşması, ekonomik ve siyasal açıdan büyük bir potansiyeli ortaya koyuyor.

08.06.2024-10:43 - (Son Güncelleme: 08.06.2024-14:26) Yeni stratejik ittifaklar: Türkiye'nin BRICS'e katılım hamlesi neyi değiştirecek?

Türkiye'nin BRICS'e olan ilgisi birkaç ana motivasyonla açıklanabilir:

Global Ticaret İş Birliği: BRICS bünyesinde serbest ticaret anlaşmalarına bağlı olarak gelişen kıtalararası ticaret işbirliğinin bir parçası olma isteği.
Yatırım Fırsatları: BRICS Yeni Kalkınma Bankası'na erişim imkanı elde etme ve yatırım fırsatlarını geliştirme çabaları.
Stratejik İletişim: Stratejik iletişimi güçlendirerek global ticaret ve finansal sistemde daha etkin rol alma arzusu.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Çin Ziyareti: Yeni Bir Sayfa

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Çin ziyareti, Türkiye-Çin ilişkilerinin geleceğinde yeni ve olumlu bir sayfa açılmasına işaret ediyor. Bu ziyarette verilen mesajlar, iki ülke arasındaki ekonomik ve güvenlik işbirliğini derinleştirme niyetini ortaya koydu.

Global Tedarik Zincirleri: Türkiye ve Çin, global tedarik zincirlerinin istikrarının korunması konusunda işbirliği yapmayı planlıyor. Orta Koridor'un genişletilmesi ve Kuşak ve Yol ile entegrasyon bu bağlamda önemli adımlar.
Güvenlik İş Birliği: İki ülkenin bölgesel ve global güvenlik sorunlarının çözümünde ortak ve uyumlu yaklaşımları var. Özellikle Ortadoğu'daki krizlerin çözümünde benzer perspektiflere sahipler.
Ekonomik ve Ticari İlişkiler: İkili ticaretin çeşitlendirilmesi ve dengelenmesi hedefleniyor. Enerji ve teknoloji gibi alanlarda yeni yatırım fırsatları oluşturulması planlanıyor.

Ortadoğu ve Global Güvenlik: Ortak Çözümler

Türkiye ve Çin, Ortadoğu'da güvenlik düzeninin yeniden inşasında ve global güvenlik sorunlarının çözümünde benzer yaklaşımlar sergiliyor. Çin'in Filistin-İsrail çatışmasında "iki devletli" çözüm ve "kalkınma yoluyla barış" önerisi, Türkiye'nin Hamas üzerindeki etkisiyle birleşerek bölgede barışçıl çözümler için ortak çabaları destekliyor.

Stratejik ve Güvenlik İş Birliği: Ortak Çıkarların Korunması

Güvenlik alanında stratejik iş birliğinin derinleştirilmesi, iki ülke arasındaki ilişkilerin istikrarlı bir zemine oturtulması için kritik önemde. Fidan'ın Pekin ziyareti sırasında dile getirilen ayrılıkçılık, terörizm ve aşırılıkçılıkla mücadele konusundaki işbirliği arzusu, Çin'in hassasiyetlerini dikkate alan ve Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını gözeten bir yaklaşımı yansıtıyor.

Global Tedarik Zincirlerinin İstikrarının Korunması: Orta Koridor ve Kuşak ve Yol

Ukrayna ve Gazze savaşlarının artırdığı jeopolitik kaygılar ve güvenlik riskleri, global tedarik zincirlerinin istikrarının korunmasının önemini daha da pekiştiriyor. Türkiye, uzun süredir savunduğu Orta Koridor'un genişletilmesi önerisinin hayata geçirilmesi konusunda Çin ile mutabık kaldı.

Orta Koridor ve Kuşak ve Yol Entegrasyonu: İki ülkenin kalkınma amaçlarının uyumlaştırılmasıyla Kuşak ve Yol ile Orta Koridor'un daha koordineli bir şekilde entegrasyonunun sağlanması çabalarının hızlandırılması bekleniyor.
Dörtlü İş Birliği: Türkiye, Irak, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından oluşturulan dörtlü işbirliğinin somutlaşması, Çin'in bu bölgesel girişime yönelik "uluslararası konferans" düzenlenmesi talebinin gerçekleşmesini kolaylaştıracak.

Ticaret ve Yatırım: Yeni Alanlar ve Fırsatlar

Türkiye ve Çin arasındaki ticaret hacmi 50 milyar dolara yaklaşmış durumda. Ancak, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın ifade ettiği gibi ikili ticarette var olan dengesizliğin aşılması gerekiyor. Bu noktada Çin ve Türkiye arasındaki ticaretin çeşitlendirilerek enerji ve teknoloji gibi yeni alanlarda kalkınma girişimlerinin sunduğu yeni yatırım fırsatlarını da gözeterek adımlar atılması planlanıyor.

Stratejik İletişim ve Global Güney İş Birliği

Hakan Fidan'ın Çin ziyareti sırasında, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin üzerinde durduğu Global Güney iş birliğinin güçlendirilmesinde iki ülkenin stratejik iletişim konusunda daha yakın çalışma içinde bulunabileceği mesajı verildi. Fidan'ın Türkiye'nin BRICS üyeliğine olan ilgisini Pekin'de bir kere daha teyit etmesi ve yaklaşan BRICS zirvesine katılacağını açıklaması, bu işbirliğinin somut adımlarını oluşturuyor.

BRICS platformunda somutlaşan bu stratejik iletişim dilinin daha da geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasında Türkiye ve Çin'in birbirinden çok uzak olmayan dış politika söylemlerini uyumlulaştırmaları mümkün.

Sonuç: Daha Adil ve Çok Kutuplu Bir Düzen

Sonuç olarak, Türkiye ve Çin arasındaki stratejik işbirliği ve ekonomik ilişkiler, global tedarik zincirlerinin istikrarı, Ortadoğu'da güvenlik ve barışın sağlanması gibi alanlarda karşılıklı fayda sağlayacak şekilde derinleştiriliyor. BRICS üyeliği, bu çabaların daha geniş bir platformda somutlaşmasını ve global ticarette daha etkin bir rol oynamasını mümkün kılacak önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. İki ülkenin değişen dünya düzenine yönelik dış politika yaklaşımları, daha adil ve çok kutuplu bir uluslararası düzenin inşasında önemli bir katkı sağlayacaktır.

Ceren Pekşen
cerenpeksen@haber365.com
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal