Çağımız ilişkilerine bakınca çoğu kişi beklenti içinde ama vermek yerine hep almaya dair bir yarış söz konusu, hal böyle olunca veren taraf yorgun, alan taraf doyumsuz oluyor. Böyle sürüp gitmek yerine de ilişkide çatırdamalar oluşuyor.
Sahi, büyüklerimiz ne diyordu? "Emek olmadan, yemek olmaz." peki emek vermeden, çaba harcamadan bu alma telaşı, bu dengeyi bozma telaşı neden? Her konuda olduğu gibi ilişkilerde de dengenin önemli olduğunu daima vurgularım. Aldığımız kadar vermeli, verdiğimiz kadar da beklenti içerisinde olmalıyız. Sürekli alan ya da sürekli veren taraf olduğumuz zaman orada sağlıklı ilişki beklememiz pek doğru olmayacaktır.
İlişkiyi beslemek, emek vermek, saygı göstermek, karşılıklı anlayış, empati varsa ilişkide var olan bağlar güçlenir ve ortaya kaliteli ilişki çıkmaya başlar ama tüm bunları yapmadan benim harika bir ilişkim olsun, neden diğerlerinin ilişkisi devam ediyor da benim sürekli bitiyor diye yakınmaya devam ederiz.
Unutmayın! Verdiğimiz kadar almalı, aldığımız kadar vermeliyiz. Size bir adım gelene, 10 adımla gitmek; ilişkinin dengesini bozacağı gibi, uzun soluklu bir ilişki olmayacağının da sinyallerini vermiş olur.