Şöyle bir haber okudum;
"Nüfus artış hızımız binde 1.1'e kadar düştü.
Doğurganlık hızımız 1960'ta 6.38 çocuk iken,
1965'teki nüfus planlaması uygulamasının başlamasından sonra 1978'de 4.3,
1993'te 2.7 ve
2023'te ise 1.51 çocuğa kadar düştü. Doğurganlık hızında Bulgaristan'ın bile gerisindeyiz.''
Evet
Eminim buraya kadar okuduklarınıza aşinasınızdır. Ancak benim bu yazımda dikkatinizi çekmek istedigim çok daha ötesi..
-Şimdi, tam bu noktada duralım, asıl korkunç olana bakalım;
-Yeni nesil kim olacak? Türkiye'nin nasıl bir yeni nesli,yeni insan profili olacak?
-Şehirli, eğitimli, üst kültür grubundaki insanlarımızın büyük oranı,
siyasi gelişmeler, adaletsizlik, ekonomi vd sorunlar yüzünden kendilerini güvende hissetmediği, gelecek planlaması yapamadıkları için artik çocuk sahibi olmaktan vazgectiler, bu kümede doğum oranı neredeyse durmak üzere!
-Buna karşın, vasat ve altindaki gruptaki, az egitimli, çoğu ortalama zekadaki insanlarımız ile
sığınmacılar ise sürekli çocuk doğurup, hızla çoğalıyorlar
-Türkiye'deki istilaciların mültecilerin özellikle de Suriyeli kadınların doğurganlık hızı ise yaklaşık 5.3 yani TC vatandaşlarınin tam 3 katı zaten...
Dolayısıyla
-çok değil 15-20 yil sonra Türkiye'nin yeni sosyal, kültürel, siyasi vb profilini, tabloyu, yeni nesilin kim olacağını tahmin etmeniz çok zor olmasa gerek.
-Bu tablo Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir.
Ankara, yetkili makamlar, anı yaşamayı, kervanı yolda dizmeyi bırakıp, yakın gelecek öngörüsü/ planlaması yapıp bu tehditi yokedecek kararlar almak zorunda.
Yaparlar mı?!!..
GÜLER KÖMÜRCÜ X HESABI
@gulerkomurcu