Yargıtay kararıyla fahiş kira zamları tarih oldu! Fırsatçılara geçit yok!

Yükselen enflasyonu bahane eden ev sahipleri kiracılarından yüzde 100 ve üstü zam talep ediyor. Bu gelişmelerden sonra bugün itibariyle yüzde 39.33 olan 12 aylık TÜFE ortalamasına göre belirlendiği belirtilirken, hukukçular kiracıların yetkili makamlara şikayette bulunarak şikayette bulunabileceklerini dile getirdi. Yapılan düzenlemeyle beraber artık ev sahipleri kafalarına göre zam yapamayacaklar. 

"İndirim yapılması yönünde kararları var"

Yaşanan gelişmelerle alakalı açıklamalarda bulunan Akademisyen Avukat Esra Pınar Bilgin, "Kiracının 5 yılı doldurması halinde, mal sahibi kira bedelinin güncel rayiç değerlere göre uyarlanmasını dava edebilir. Bu durumda güncel rayiç kira bedeli belirlense de Yüksek Mahkeme kiracının eski olması nedeniyle hakkaniyet kurallarına uygun indirim yapılması yönünde kararları var" ifadelerini kullandı.

"En az 3 ay önce kiracıya fesih bildirimi yapmalıdır

Avukat Gürsel Devrim İyim konuyla ilişkin açıklamalarında taraflar arasında kira parasının hak ve nefaset kurallarına göre belirleneceğini ifade ederek, "Kira sözleşmesinin kurulmasından itibaren 10 yıllık uzama süresinin geçmiş olması gerekir. Kiraya veren 10 yıllık uzama süresinin bitiminden en az 3 ay önce kiracıya fesih bildirimi yapmalıdır. 10 yıllık uzama süresinden sonra kiracı ve kiraya veren arasında yeni bir sözleşme yapılmamış olmalıdır. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 10 yıl sonra kira sözleşmesini fesih ve tahliye dava hakkı bulunduğunu hükme bağlamıştır" ifadelerine yer verdi.

"Fazla artış oranı belirlenen kira sözleşmeleri geçersizdir"

Keyfi zam yapmanın hukuka ayrı olduğunu ifade eden Avukat Bilgin, "Kira zammı Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin kararları ile TUİK tarafından açıklanan TÜFE'nin bir önceki ayın on iki aylık ortalamasını aşamaz. Aksine yapılan sözleşmeler ve bu orandan daha fazla artış oranı belirlenen kira sözleşmeleri geçersizdir" diyerek uyarılarda bulundu. Kiracıların tahliyesi hakkında da konuşan Avukat Bilgin, "Ancak bu ihtiyacın gerçek anlamda olması, kiraya verenin ihtiyacının başka bir mülkü ile giderilmemesi gerekir. 'Evim tadilatta' ya da kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacak gibi iddialarla tahliye mümkün değil" ifadelerini kullandı.