Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nden Emsal Nafaka Kararı: Sürekli ve Yeterli Geliri Var

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, boşanma davasının temyiz müracaatını değerlendirerek öğretmen kadın lehine verilen yoksulluk nafakası kararını bozdu.

05.07.2021-17:05 - (Son Güncelleme: 05.07.2021-17:05) Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nden Emsal Nafaka Kararı: Sürekli ve Yeterli Geliri Var

Başvurulan bir boşanma davasının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, öğretmen kadın lehine verilen yoksulluk nafakası kararını bozdu. Yüksek Mahkeme; davalı-karşı davacı kadının öğretmen olduğu ve sürekli, yeterli gelirinin bulunduğu, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşmeyeceğine hükmetti.

Bir süredir şiddetli geçimsizlik yaşayan evli çift Aile Mahkemesi’ne başvurarak karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, davalı karşı davacı kadının davasını kabul ederek evli çiftlerin boşanmasına karar verdi. Mahkeme, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesi ile öğretmen kadının maddi manevi tazminat talebini de hüküm altına aldı. Kararı kadın tazminat miktarı, erkek ise davanın reddi yönünden kararı temyiz etti.

SÜREKLİ VE YETERLİ GELİRİ VAR

Emsal nitelikte olan bir karara imza atan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, öğretmen olan kadına verilen yoksulluk nafakası kararını yasaya aykırı buldu. Kararda şu şekilde yer aldı:

''Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Bu yön gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. Toplanan delillerden davalı-karşı davacı kadının öğretmen olduğu, sürekli ve yeterli gelirinin bulunduğu, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır.''

ÖĞRETMEN ANNE İÇİN EMSAL KARAR VERİLDİ

''Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi koşulları oluşmamıştır. Yoksulluk nafakası isteminin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre 2010 doğumlu ortak çocuk R.K. yararına takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.'' denildi.

YORUM YAZ..
Modal