Uzun Süre Devam Edecek Coronavirüs Salgını Deflasyon Riskini Artırıyor

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, coronavirüs salgını ve petrol şokunun finansal piyasalara etkileriyle ilgili, "Uzun sürecek bir salgınla karşı karşıya olmamız, ağır bir deflasyon tehlikesi demektir." diye konuştu.

11.03.2020-12:51 - (Son Güncelleme: 11.03.2020-12:48) Uzun Süre Devam Edecek Coronavirüs Salgını Deflasyon Riskini Artırıyor
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, coronavirüs salgını ve petrol şokunun finansal piyasalara etkileriyle ilgili, "Uzun sürecek bir salgınla karşı karşıya olmamız, ağır bir deflasyon tehlikesi demektir." diye konuştu.

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi vaziyetindeki Çin'de ortaya çıkan coronavirüse hafta başındaki petrol şokunun eklenmesiyle küresel piyasalar olumsuz etkilendi. Önlem alınmaması durumunda küresel piyasalar, hem arz hem de talep tarafında büyük riskle karşı karşıya kalabilecek. Bilhassa tedarik zinciri üzerinden Çin kaynaklı yavaşlamanın dünya geneline yayılma riski mevcut. ABD Merkez Bankası (Fed), geçen hafta olağanüstü toplantıyla tedbir amaçlı 50 baz puanlık faiz indirimine gitmek zorunda kalmıştı.

Petrol şokunda da Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) mensuplarıyla ile diğer petrol üreten ülkeler arasında üretim sınırlamasıylav ilgili anlaşma sağlanamaması Brent petrolün varil fiyatında sert düşüşleri yanında getirdi. Brent petrolün varil fiyatı, pazartesi günü neredeyse yüzde 30 değer kaybederek 31,1 dolara indi.

Dünyada arz kaynaklı endişeler artarken, virüsün son zamanlarda dünyaya hızlıca yayılarak bilhassa İtalya ve Güney Kore benzere ülkelerde etkili olması aynı zamanda talep bazlı korkuların da fiyatlanmasına neden oldu.

Uluslararası pek çok kurum, küresel büyüme beklentilerini aşağı tarafa revize ederken, artan tehlike algısı "güvenli liman" olarak görülen varlıklara talebi çoğalttı.

9 Mart Pazartesi günü ABD ve Avrupa borsaları neredeyse yüzde 8 değer kaybı yaşarken, tahvil getirilerinde tarihi dip seviyeler test edildi. İngiltere'de tarihte ilk defa 2 ve 5 senelik tahvil getirileri negatif bölgeye geriledi. ABD'de 30 senelik tahvil faizinin tarihi düşük seviye olan yüzde 0,70'e gerilemesiyle getiri eğrisinin tümü yüzde 1 seviyesinin altına indi.

"Fed'in faiz indirimlerinin cari durumda ekonomiyi canlandırıcı bir etkisi olmayacak"

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, coronavirüs salgını ve petrol şokunun finansal piyasalara beklenen etkilerini değerlendirdi.

ABD tahvil faizlerindeki hareketin bugünlerde ne kadar abartılı görünüyor olsa da salgının, nisan-mayıs döneminin ilerisine sarkması halinde konunun farklı bir seviyeye gelebileceğine dikkat çeken Manukyan, salgının umulandan daha uzun sürmesi halinde finansal piyasaları tehdit edebilecek pek çok risk etkeninin ortaya çıkabileceğinin altını çizdi.

Manukyan, "Uzun sürecek bir salgın ile karşı karşıya olmamız, ağır bir deflasyon tehlikesi demektir ki, o zaman getiri eğrisinin bu seviyesi ve yapısı bile fazla iyimser kalabilir." diye konuştu.

Para piyasalarında Fed'in 18 Mart'ta yapacağı faiz toplantısında 75 baz puanlık bir indirim kesin gördüğünü belirten Manukyan, Fed'in geçen hafta beklenmedik bir kararla politika faiz oranında 50 baz puan indirim yaparak yüzde 1-1,25 aralığına çektiğini anımsattı.

Fed'in faiz indirimlerinin cari durumda ekonomiyi hareket ettirem bir etkisinin olmayacağını belirten Manukyan, aşağıdaki değerlendirmelerde bulundu:

"Yatırımcı, yüzde 1,5 faizden yapmadığı yatırımı sıfır faizden de yapmayacaktır. Önemli olan, sadece piyasa faizleri değil, ayrıca yatırımın getirisidir de... Korkan veya işsiz kalan hanehalkının da faiz indirimleri ile yeniden harcamaya geçmesi mümkün değil. Hatta insan temasının azalmasının tercih edildiği bir ortamda tüketici güveninin artmaması bile tercih edilebilir. Faizlerdeki gerileme, korku ve şüphe içinde olan piyasalarda borçların daha uygun fiyatlardan döndürülmesine neden olabilecek. Böylece kredi spread'lerinde artış önlenebilecek. Bankalar, kredi açarken sadece politika faizine değil, riske de bakıyor. Politika faizleri düşerken, piyasa faizleri artabilecek."

"Paritelerdeki hareket geçici"

Şant Manukyan, euro/dolar ve dolar/yen paritelerinin carry tradeler (düşük maliyetli para ile borçlanıp bu tutarı getirisi yüksek paralara yatırmak) için fonlama parası olduğuna vurgu yaptı.

Yaşanan ciddi hareketten dolayı her iki paritede pozisyonların zarara geçtiğinde kapatılıp borç alınan euro ve yen cinsinden kredilerin kapatıldığını ifade eden Manukyan, her iki kurun da bu sebeple yükseldiğini fakat kalıcı olmasını umulmadığını belirtti.

Manukyan, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) Fed'e oranla daha az faiz indirme imkanı olduğunun altını çizerek, "ECB'nin bu toplantıda faiz indireceğini düşünüyorum. Aksi durumda daralan ticaret ortamında bu kur seviyeleri ciddi sorunlar yaratacaktır." diye konuştu.

"Son durum 2008 küresel finans krizi ile karıştırılmamalı"
Manukyan, ABD'deki kaya gazı sektörü bonolarının, yüksek kazançlı bono piyasasının yüzde 20'sini temsil ettiğini ve düşüş gösteren petrol fiyatları nedeniyle sektörde oluşabilecek iflasların ciddi etki yaratacağını belirtti.

Bu halin 2008 yılının küresel finans krizi ile karıştırılmaması gerektiğinin altını çizen Manukyan, şu ifadeleri kullandı:

"2008 krizi, mortgage iflaslarından ziyade bu araçların teminat piyasasında da kullanılmasından kaynaklanıyordu. Bu kez benzer büyüklükte bir etki söz konusu olmayacaktır. Yine de yüksek getirili bono piyasasında iflaslar, spread ve faizlerin yükselmesi, dolar talebinin artması gibi çok ciddi sonuçlar doğuracak gibi görünüyor."

Manukyan, altın açısından şimdiki halin pozitif devam etitğini fakat büyük bir zıplama için de daha erken olduğunu belirtti.

YORUM YAZ..
Modal