Bir döneme damga vuran genelev patroniçesi lüks nermin, ülkeyi nasıl bir diplomatik krize sokmuştu...
1950-1960'lı dönemleri ünlü genelev patroniçesi lüks nermin'in entresan hayatından kısaca bahsedelim.
Özellikle 50'li ve 60'lı yıllarda, istanbul'un en ünlü sefa yuvalarından birinin sahibi olan lüks nermin, asıl adı şaziye zeren topçu olan şahsiyettir.
adresi: fransız kültür merkezi arkası, zambak sokak no:21.
not: adres en son 58 yıl önce güncellendi.
Çalıştırdığı yere, siyasi ve diplomatik kişiler sıklıkla gelirmiş
1950-1960 yılları arasında genelev işleten lüks nermin'in müşterileri arasında, dönemin ileri gelenleri ve zenginleri yer almaktaydı. ayrıca kendisi, endonezya tarafından protesto edilmemize neden olmuştur.
Endonezya devlet başkanı sukarno, ülkemizi resmen ziyareti sırasında ,genelevde çalışan bir kadınla beraber olmak ister. zamanın yönetimi de lüks nermin'in evinden bir kadın bulur; kadın, sukarno ile birlikte olur. sukarno memnun bir şekilde ülkesine geri döner. bir süre sonra endonezya devleti, türkiye'yi "başkanlarına bel soğukluğu bulaştırma" sebebiyle protesto eder. meğer lüks nermin'in kızlarından sukarno ile birlikte olan, bel soğukluğu hastalığı taşıyormuş.
Lüks nermin, o dönem endonezya devlet başkanı'nın bel soğukluğu kapmasının sebebi olarak görülmüştür. halbuki sukharno'nun ziyaret ettiği her ülkede muhakkak o ülkenin güzel yemeklerini tatmak, bunun yanında bir de o ülkeden güzel bir hanımla birlikte olmak varmış. dolayısıyla lüks nermin'in gönderdiği kızdan hastalık kapıp kapmadığı kesin olarak bilinememiştir.
Ama lüks nermin günah keçisi ilan edildikten sonra polis, randevu evini baskın düzenler. lüks nermin, yatağının altında bulunan bir valiz dolusu amerikan doları nedeniyle dolar kaçakçısı olması gerekçesiyle hapse mahkum olur, randevu evi de kapatılır. haber gazetelere manşet olur.
Bir süre sonra lüks nermin hapisten çıkınca bir daha dengesini bulamaz, başarılı olamaz. yeni bir yer açtığında polis gelir hemen basar. son olarak da vazgeçemediği mesleğini avcılar'da icra ettikten sonra tarihe karışır gider.