Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yapılan yasal düzenlemeler, yerli üretim doğal gazın yanı sıra farklı kaynaklardan ithal edilen veya edilecek doğal gazın ülkede sıvılaştırılarak dünya piyasalarına LNG olarak sunulabilmesinin önünü açtı. Bu kapsamda, Türkiye'de doğal gaz sıvılaştırma tesisleri için yeni yatırımlar yapılacak. doğal gaz hatlarının ulaşmadığı bölgelere kurulacak sıvılaştırma merkezleri ile doğal gaz, LNG'ye dönüştürülerek uluslararası pazarlara sunulacak.
Bu gelişmeyle birlikte, Türkiye'nin enerji ihracatındaki rekabet gücü önemli ölçüde artacak. Potansiyel alıcı ülkelere doğal gaz sıvı olarak gemiler aracılığıyla satış gerçekleştirilecek. Böylece Türkiye, bölgesel ve küresel enerji ticaretinde daha etkin bir rol üstlenecek.
Türkiye'nin LNG merkezi olma hedefi, sadece enerji sektörü için değil, ülke ekonomisi ve dış politikası açısından da stratejik bir öneme sahip. Bu adımlarla birlikte Türkiye, enerji alanında daha da güçlenerek geleceğe sağlam bir adım atmış olacak.
Boru hatlarının olmadığı bölgelere likit gaz desteği
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri, yapılan düzenlemenin Türkiye'nin doğal gaz merkezi olma hedefi doğrultusunda önemli bir adım olduğunu vurguluyor. Kendi kaynaklarından çıkartılan gazın yanı sıra Azerbaycan, Rusya ve İran gibi ülkelerden gelen doğal gaz hatlarının Türkiye'ye ulaştığını belirten kaynaklar, çeşitli ülkelerden de LNG satın alındığını ifade ediyor.
Bu noktada, Türkiye'nin enerji stratejisinde depolama tesislerinin önemli bir rol oynadığını dile getiren yetkililer, depolardaki gazın bir kısmının boru hatları aracılığıyla batıya gönderilebildiğini açıklıyor. Ancak yapılan yasal düzenlemeyle birlikte, depolardaki gazın bir bölümünün sıvılaştırılarak LNG'ye dönüştürülebileceğini ve boru hattının olmadığı bölgelere de ihraç edilebileceğini belirtiyorlar.
Şu an için Türkiye'de doğal gazı sıvılaştırma tesislerinin bulunmadığını ifade eden yetkililer, önümüzdeki dönemde kamu veya özel sektör yatırımlarıyla bu tesislerin kurulabileceğini açıklıyorlar. Böylece, Türkiye'nin gemiler aracılığıyla dünyanın dört bir yanına LNG ihraç etme kapasitesine sahip olacağı öngörülüyor.
Bu gelişme, Türkiye'nin enerji sektöründe stratejik bir dönüşümün işareti olarak görülüyor ve ülkenin enerji güvenliği ve ticaretinde daha fazla çeşitlilik ve esneklik sağlamaya yönelik atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Türkiye ve Exxon görüşmeleri
Türkiye'nin enerji alanındaki hamleleri uluslararası alanda da dikkat çekiyor. Son dönemde yapılan düzenlemeler ve stratejik adımlarla birlikte, Türkiye'nin enerji sektöründeki önemi giderek artıyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin ABD merkezli enerji devi Exxon Mobil ile gerçekleştirdiği 1,1 milyar dolarlık LNG alımı görüşmeleri kulislerde önemli bir gündem maddesi haline geldi.
Konuyla ilgili olarak ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarda, Türkiye'nin Exxon Mobil ile yaptığı bu görüşmelerin, Avrupa ülkelerinin enerji kaynaklarını çeşitlendirme ve bağımlılıklarını azaltma stratejileri kapsamında önemli bir rol oynadığı vurgulanmıştı. Bu görüşmeler, Türkiye'nin enerji arz güvenliğini sağlamak ve enerji ithalatındaki çeşitliliği artırmak adına atılan adımların bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Türkiye'nin, enerji ithalatında çeşitliliği artırarak enerji arz güvenliğini sağlama ve uluslararası arenada daha etkin bir oyuncu olma hedefi, bu tür görüşmelerin önemini artırıyor. Türkiye'nin Exxon Mobil ile gerçekleştirdiği bu alım görüşmeleri, ülkenin enerji politikasındaki kararlılığını ve uluslararası işbirliği potansiyelini göstermesi açısından da büyük önem taşıyor.