Türk Edebiyatının Unutulmaz İsmi: Ümit Yaşar Oğuzcan

“Gülleri sarı severim, toprağı ıslak.
Türküleri yanık, şiirleri hoyrat!
Havayı nemsiz, çayı demsiz …
Bir seni olduğun gibi,
bir seni herşeye rağmen.
Bir seni, hala…”

Dizelerinin sahibi Ümit Yaşar Oğuzcan'ın Türk edebiyatına kattığı eserler günümüzde de bir çok şaire yol gösterici olmuştur.

Türk edebiyatının önemli şairlerinden Ümit Yaşar Oğuzcan, Mersin'in Tarsus ilçesinde 22 Ağustos 1926'da doğmuştur.

Henüz çocukluk yıllarında annesinin ve babasının Faruk Nafiz Çamlıbel'e olan hayranlığı sebebiyle şiire merak duyan Oğuzcan, babasının memur olması sebebiyle çocukluğunu farklı şehirlerde geçirmiştir.

Konya Askeri Ortaokulu'ndan 1940'da mezun olan Oğuzcan, Eskişehir Ticaret Lisesi'ni 1946 tarihinde bitirmiştir.Daha sonra çalışma hayatına atıla Oğuzcan ilk olarak Osmanlı Bankası'na, sonra da Türkiye İş Bankası'na girmiştir.

50 KİTAP ÇIKARDI

Şiir hayatına 1940'ta Yedigün şairleri arasında başlayan ardından 1975 yılında 33 şiir, 4 düzyazı kitabı, 13 antoloji ve biyografik eser, toplam 50 kitap çıkarmıştır.

Aynı zamanda şiirleri, aralarında "İstanbul" "Büyük Doğu", "Varlık", "Yücel", "Türk'e Doğru", "Hisar", "Çığır" ve "Toprak"ın bulunduğu birçok dergide yayımlanmıştır.

Adana, Ankara ve İstanbul gibi şehirlerde 1948 ve 1960 yılları arasında memur olarak görev yapan Oğuzcan, kısa bir süre Yapı Kredi'de de çalışmıştır.

Kaleme aldığı ilk kitabı "İnsanoğlu"nu 1947'de çıkaran Oğuzcan, memurluğu sırasında 1960'da kendi adını taşıyan bir yayınevi de kurmuştur.

1965'de "Yergi-Dergi" adlı hiciv ve mizah türünde 3 sayılık bir dergi çıkaran şair mizah dergileri yanında gazetelerde güncel durumları eleştiren şiirler de yazmıştır.

MÜZİK DÜNYASINA İLHAM KAYNAĞI OLDU

İstanbul Akbank Genel Müdürlüğü'nde oradan da Türkiye İş Bankası Yayınları Müşavirliği'nde görev yapan Oğuzcan, 30 yıl memur olarak hayatını sürdürmüştür.

Türkiye İş Bankası Halkla İlişkiler Müdür Yardımcısı olduğu sırada 1977 yılında kendi isteğiyle emekli olan Ümit Yaşar Oğuzcan, eserleriyle müzik dünyasına da ilham kaynağı olmuştur.

1979'de eşi Ulufer Oğuzcan'la İstanbul'da kendi adını taşıyan bir sanat galerisi kuran şair, halk ozanı Aşık Veysel'in eserlerini de bir araya getirerek "Dostlar Beni Hatırlasın" başlıklı kitabı okuyucuların beğenisine sundu.

OĞLUNUN ÖLÜMÜ ESERLERİNE YANSIDI

Şiir plakları, şarkı sözleri ve yergileriyle tanınan Oğuzcan, günümüzde bilinen popüler şairlerinden biridir.

Genellikle aşk, ayrılık, özlem temaları ekseninde şiirler yazan şair 1973 yılında büyük oğlu Vedat Oğuzcan'ın vefatı üzerine hayatın boşluğu, ölüm ve acı gibi konuları eserlerinde işlemiştir.

Şiir serüvenini 5 döneme ayıran şair, 1941-1954 yıllarını "Uyanış", 1954 ile 1960 arasını "Arayış", 1960-1964 tarihlerini "Çalkalanış", 1964-1970 dönemini "Kaynayış", 1970 ve 1982 yılları arasını ise "Duruluş" olarak tanımlamıştır.

Geçirdiği kalp krizi sonucu 4 Kasım 1984'te vefat eden usta şairin cenazesi Teşvikiye Camisinden kaldırılarak, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilmiştir.