Yediğimiz besinlerin sağlığımız üzerinde ciddi etkileri bulunuyor. Bazı püf noktaları sayesinde gıdaların organik olup olmadığı anlaşılabiliyor. Günlük olarak tüketilen ve kullanılan tereyağı da ayırt edilmesi zor olan besinler arasında yer alıyor. Peki tereyağının organik olup olmadığı nasıl anlaşılır? Bazı yöntemlerle tereyağının organik olup olmadığını anlamak mümkün oluyor! İşte tereyağını ayırt etmenin püf noktaları...
Tereyağı Türk mutfağının en çok kullanılan besinleri arasında neredeyse ilk sırada yer alıyor. Son yıllarda organik olması şartı ile sağlıklı beslenme adına kullanılması önerilen ve diyet listelerinde yer alan tereyağının inan vücuduna sayısız faydası bulunmakta. Kısacası tereyağının sağlıklı bir şekilde tüketilmesi için organik ve kaliteli olması gerekiyor.
Tereyağının organik olup olmadığını anlamanın bir diğer yolu da kıvamıdır. Oda sıcaklığına geldiğinde hemen sürülebilir kıvama gelen ve eriyen tereyağı, organik olarak elde edilmiştir.
Kaliteli ve organik tereyağının sapsarı olması gerektiği algısı kesinlikle yanlış. Köy yerinde yapıldığından eminseniz haklı olabilirsiniz. Ancak markette satılan ve rengi altın sarısına dönen tereyağının içinde bol miktarda katkı maddesi olduğuna işarettir. Bu nedenle rengi ışıkta beyaza dönen ve çok açık renkli olmayan tereyağını almaya özen gösterilmeli.
Kaliteli ve organik tereyağını kokladığınızda paketinden dahi kokuyu hissedebilirsiniz. Paketi kokladığınızda hiçbir koku gelmiyorsa tereyağı sahte olabilir. Organik tereyağında koku paketin dışına kadar çıkacaktır. Aynı zamanda pişerken yaydığı iştah açıcı acıktırıcı bir koku da tereyağının organik olduğunu gösterir.
Ghee, en kısa tanımıyla arıtılmış tereyağıdır. Anadolu ve Kafkaslarda 'sade yağ' olarak bilinen ghee, inek sütünden yapılmış tereyağından elde edilen, yağın en doğal ve katkısız halidir. Ghee ve tereyağı ikisi de doymuş yağlardır. İkisi de diğerinden daha fazla veya daha az sağlıklı değildir. Besin değeri açısından her ikiside aynı özelleikleri taşımaktadır. Ghee, özellikle son dönemlerde 'daha sağlıklı' diye adlandırılsa da normal tereyağından daha sağlıklı değildir. USDA'nın (Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı) diyet rehberi, doymuş yağ alımının toplam günlük kalori alımınızın % 10'undan daha fazla olmamasını öneriyor. Günde 2.000 kalori tüketen biri için, bu yaklaşık 22 gram doymuş yağ anlamına geliyor. Bu da 3 yemek kaşığı tereyağı veya ghee olarak hesaplanıyor.
Ghee süt katılarından arındırılmış olmasına rağmen yine de alerjiye neden olabilir. Yani süt ve süt ürünlerine alerjisi olanlar süt kalıntıları çıkarılmış olsa da ghee yemekten kaçınmalıdır. Ne kadar arındırılmış olsa da ghee yağının içinde süt kalıntısı kalabilir. Bununla birlikte, laktoz intoleransı olan biri, ghee yağındaki laktoz seviyeleri sıfır olduğundan, rahatlıkla bu yağı tüketebilir.
İkisi de yemek pişirmek için kullanılabilir. Ancak ghee yüksek sıcaklıkta pişen yemekler için daha uygundur. Tereyağını kızgın bir tavaya koyarsanız ya da uzun süre ocakta bekletirseniz yanar, rengi siyaha döner. Bu durum ghee yağında meydana gelmez. Özetlemek gerekirse ghee kızartma, soteleme gibi yüksek ısı gerektiren yemeklerde kullanmak daha iyi olacaktır.
Kolay bozulmaz. Yüksek yanma ısısına sahiptir. Diğer yağların yakımına yardımcı olarak yağ yakımını hızlaştırır ve kolaylaştırır dolayısıyla kilo kaybına katkı sağlar. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Bağırsak hareketlerini düzenler ve bağırsak sağlığını korur. Antikanserolojen etkisi mevcuttur, kansere karşı korur.