Ceza ve iş duruşmaları çerçevesinde davanın kısa son hükmünde yüze okunmasıyla başlatılan temyiz süresi kişinin avukatına söylenen karar sonrası gönderilmesi gereken bir belgedir. Belge için belirli bir süre vardır ve bu süre içerisinde gönderilmesi gerekir.
Süre tutum dilekçesi bir diğer adıyla temyiz dilekçesi olarak tanımlanır. Yasal süreç içinde verilmesi zorunlu tutulan süre tutum dilekçesinin ibraz edilmemiş olması halinde karar tebliğe çıkmış ise karara karşı tanınmış olan temyiz süresi tefhim ile başlatılır.
Süre tutum dilekçesi (temyiz dilekçesi) verme zamanı
Dava sonrası hükmün okunmasıyla başlatılan süre 7 ya da maksimum 8 gün olarak belirlenmiştir. Bu süre içerisinde hükmü veren Yargıtay, yetkili bölüme göndererek temyiz durumunu oluşturmazsa temyiz hakkı düşmüş olur ve davanın karar hükmü belirlenmiş sayılır. Zamanında gönderilemeyen süre tutum dilekçesi süreyi bitirir ve yeniden açılması olanağını ortadan kaldırır.
Diğer taraftan sebepli sonucun ele geçmediği veya ulaşmadığı durumda kişi iyi bir temyiz dilekçesi hazırlayamaz. Bu kapsamda sebepli görülen sonuç görülerek ardından hemen temyiz süresi müracaatını yapabilmek için kısa bir şekilde temyizin zamanının kaçmaması adına tefhimden yani diğer adıyla son davanın sonrasında hemen bir süre tutum başvurusunun yazılması ve dava kalemine sunulması gerekiyor.
Süre tutum başvurusu sürecinde sonucun aşikar olarak temyiz olduğu belirtilir ve dilekçeyle ilgili belirli bir harç bedeli yatırılır. harfcın miktarı davaya ve temyize göre değişir. Sonucu temyiz olarak bildirilmesi sonrası harç bedeli çıkar ise kişi bu harcı yatırmak zorunda kalmaz süre tutum dilekçesi teknik olarak kabul görmez ve dilekçe olarak da sayılmaz.