Adam, öfkeli, telaşlı, bir durumda eşini bağırıp, çağırıyordu.
Adam, öfkeli, telaşlı, bir durumda eşini bağırıp, çağırıyordu. Babalarının bağırışlarını duyan iki çocuk da yataklarından kalkarak anne ile babasının yanına salona gitmişti. Babalarının öfkesini fark edince, korkmuş, sinmiş durumda koltuğa oturup sessiz kalmıştı. Baba ise ne çocuklara ne de eşinin üzüntüsüne aldırmayarak söylenip duruyordu; -Söyledim değil mi, söyledim. Bu gün toplantı olduğunu, açık mavi gömleği ütülemeni söyledim. “Kahverengi gömlekle gidiversen ne olur! ” muş. Bu gün sunum yapacağım, karamsar bir görüntü mü vereyim, dinleyenlerin içi kararsın, bu da projeye verecekleri oyu etkilesin!