Osmanlı'da Girit’in Fethinin Önemi Nedir?

Girit Adasının uzun süren fethi, Osmanlı'nın Avrupalılar tarafından zayıfladığını göstermektedir. Peki, Girit'in Fethinin sonuçlar neler? Girit Fethi neden 24 yıl sürdü? Girit hangi padişah döneminde fethedildi?

21.07.2020-16:04 - (Son Güncelleme: 25.01.2022-16:24) Osmanlı'da Girit’in Fethinin Önemi Nedir?

Girit'in Fethi, Osmanlı'nın duraklama döneminde yaşanmış, maddi ve manevi bakımdan imparatorluğa yük olmuş bir tarihi olaydır. Uzun yıllar boyu yapılan kuşatmalar sonucu Akdeniz'in en büyük adalarından biri olan Girit, Osmanlı İmparatorluğu'na geçti. Köprülüler dönemine denk gelen bu savaş, bu ailenin Osmanlıya kazandırdığı önemli başarılardan biri olarak kayda geçer.

GİRİT'İN FETHİ KAÇ YIL SÜRDÜ?

Girit’in Fethi neden 24 yıl sürdü ve Osmanlı’yı bu durum nasıl etkiledi konu başlığı altında savaşa dair bilinmesi gereken hususlardan bazıları;

- Bu savaş Osmanlı ve Venedik kuvvetleri arasında kendini göstermiştir.

- 1645 senesinde başlayan savaşın 1669 senesinde sonuçlandığı görülmektedir.

Osmanlıya karşı olan kuvvetlerin sadece Venedik olduğunu söylemek çok da doğru olmayacaktır. Bu alanda Venedik’i destekleyen Fransa ve genel olarak Papalık kuvvetlerinin de oldukça üst seviyede olduğu kendini göstermektedir.

Fetihten vazgeçilmemesi ve sonuca varması oldukça olumlu biri yorum olarak kendini gösterirken fethin bu derece uzun sürmesi hem Osmanlının imajı hem de sarf edilen maddi ve askeri yük bağlamında büyük bir önem arz etmektedir. Her fethin güç göstergesi olmayacağının en temel örneklerinden biri olarak gösterilmektedir.


GİRİT'İN FETHİ HANGİ PADİŞAH DÖNEMİNDE GERÇEKLEŞTİ?

Girit adasının büyük bir kısmı kuşatmanın ilk zamanlarında ele geçirilmiş, sadece yönetim üssü 24 yıl boyunca direnmiştir. İbrahim döneminde Girit'in büyük bölümünün alınması, İbrahim'e Girit Fatihi lakabını kazandırmıştır. Girit'in fethi, 4. Mehmet ama daha çok anılan lakabıyla Avcı Mehmet döneminde bitmiştir. 

GİRİT FETHİ NEDEN 24 YIL SÜRDÜ?

Donanma ile alakalı olarak Osmanlı’nın neden yeterince büyük bir başarı gösteremediği en çok merak edilen hususlar arasındadır. Bu alanda Barbaros Hayrettin Paşa’nın hakkını teslim etmek ile beraber kara savaşında elde edilen başarının yarısının dahi deniz savaşlarında elde edilemediği de net bir biçimde görülmektedir. Osmanlının coğrafi keşiflerden geri kalması ve denizlerde elde edilen zaferlerin çok daha sönük ve ikincil olması da tam da bu noktadan kaynaklanmaktadır.

GİRİT FETHİ SONUÇLARI

Osmanlı imajı ile alakalı olarak akla ilk olarak gelen hususların başında kesinlikle güç ve yenilmezlik algısı gelmektedir. Osmanlının tahayyül edilen kadar güçlü ve yenilmez olmadığı Avrupa tarafından bu savaşın hemen sonrasında kendini daha net bir biçimde göstermektedir.

Girit için harcanan efor ve askeri adımlar oldukça fazla olsa da elde edilen karın yüksek olmadığı kendini göstermektedir. Girit’in fethedilmesinin hemen sonrasında Osmanlı üzerinde olan baskının daha da yüksek bir seviyeye çıktığı kendini göstermektedir. 

Fetih sonucunda biri zafer elde etme umudu güdülürken aslına bakılırsa daha büyük karşılaşmalara ve sorunlara da davetiye çıkarılmıştır. Avrupa’nın Osmanlının zor durumunu fark etmesinin hemen sonrasında hem kara hem de denizden gelen saldırılar yoğunluk kazanmıştır.

YORUM YAZ..
Modal