Türk tarihinin en şanlı dönemlerinden biri şüphesiz ki Osmanlı Dönemi. Padişah gözetiminde yönetilen bu dönemde, halkın huzuru ve ferahı için bazı eylemler ceza ile sonuçlandırılırdı. Müslüman bir toplum olan Osmanlı Döneminde zina yapmanın da belirli bir cezası vardı. Bizde merak edenler için Osmanlı Döneminde zina yapanlara uygulanan cezayı araştırdık.
Osmanlı döneminde herhangi bir eyleminden dolayı ceza alan suçlular işkence yöntemi ile cezalandırılmıyordu. Dini kurallar gereğince de yasak olan işkence yöntemi, yaşanan bir zina olayında sadece bir kez kullanılmış.
İstanbul, Aksaray'da ikamet eden Mehmet oğlu Abdullah, kazasker Beyazîzâde Ahmet Efendi'ye giderek karısının bir yahudi ile zina suçu eylediğini bildirir. Bunun üzerine kadı efendinin adamları ile mahalleli hep birlikte Robinn'in evine baskın düzenlerler. Zina yaparken yakalanan iki kişinin cezası ise padişah tarafından verilir. İşte detaylar…
Osmanlı Döneminde, bir adam eşinin yahudi bir bir adamla zina işlediğini söyler.
Ayşe, aynı odada kaldıklarını kabul eder fakat zinayı reddeder. Bunun üzerine şahitler dinlenir ve bu kişiler Ayşe'nin sırtüstü yatarken Robinn'in de Ayşe'nin üzerinde olduğunu söylerler.
Görülen davada Robinn'in başının kesilerek idamına, Ayşe'nin de recm edilmesine karar verilir.
Recm kararına karşı çıkan katip patpurunzâde Mehmet efendi "dinde recm cezası yoktur!" deyip de bu söyleminden de vazgeçmeyince padişah dördüncü Mehmet'in de izni ile boğdurulur.
Ertesi gün, yani 25 haziran 1680'de Robinn, Sultanahmet Meydanı'nda ahalinin gözleri önünde kellesi kesilerek idam edilir.
Ayşe ise yine Sultanahmet Meydanı'nda göğüs hizasına kadar toprağa gömüldükten sonra ahali tarafından taşlanır.
