Okullarda kayıt parası alınabilir mi? Milli Eğitim Bakanı Özer kayıt ücretlerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, okulların ihtiyaçlarının bakanlık tarafından karşılandığını belirterek, "Bizim bütçeyle ilgili sıkıntımız yok. Birisi bağış yapmak istiyorsa yapabilir ama kayıtla bağış arasında hiçbir ilişki yoktur. Hiç kimse bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bu coğrafyasında, bu ülkenin içerisinde hiç kimseden kayıt için devlet okullarından bağış alınamaz" ifadelerini kullandı.

26.07.2022-16:28 - (Son Güncelleme: 26.07.2022-16:28) Okullarda kayıt parası alınabilir mi? Milli Eğitim Bakanı Özer kayıt ücretlerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, okulların ihtiyaçlarının bakanlık tarafından karşılandığını belirterek, "Bizim bütçeyle ilgili sıkıntımız yok. Birisi bağış yapmak istiyorsa yapabilir ama kayıtla bağış arasında hiçbir ilişki yoktur. Hiç kimse bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bu coğrafyasında, bu ülkenin içerisinde hiç kimseden kayıt için devlet okullarından bağış alınamaz" ifadelerini kullandı. Milli Eğitim Bakanı Özer, '2022- 2023 Eğitim-Öğretim Yılı Hazırlık Toplantısı'na katılmak üzere Erzurum'a geldi. Valilik ziyareti sonrası Bakan Özer, İl Eğitim Değerlendirme toplantısına katıldı.

"3 temel noktaya ağırlık verdik"

Bakan Özer ardından Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi 15 Temmuz Milli İrade Salonu'nda il ve ilçe milli eğitim müdürleri ve okul yöneticilerinin yer aldığı 2022-2023 Eğitim-Öğretim Yılı Hazırlık Toplantısı'na katıldı. Burada konuşan Bakan Özer, bakanlık olarak yaptıkları çalışmaları anlattı. Özer, eğitimin kalitesinin artırılması ve fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi için 3 temel noktaya ağırlık verdiklerini belirtti. Okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması, mesleki eğitim, öğretmen ve okul yöneticilerinin desteklenmesi ve mesleki, kişisel gelişimlerinin güçlendirilmesine ağırlık verdiklerini ifade eden Özer, "Okul öncesi eğitim çok kıymetli bir eğitim. Eğitim literatüründe şöyle bir ifade vardır; Yatırım maliyeti en düşük ama uzun vadede getirisi en yüksek olan eğitim politikası, okul öncesi eğitimdir. Okul öncesi eğitimde gerçekten eğitimin diğer kademelerine güçlü yatırımlar yapmamıza rağmen istenilen noktada değiliz. Bakın biz kendimizi eleştirebiliyoruz. Yaptığımız iyi şeyleri bunları yaptık, diyebiliyoruz şunlarda eksik kaldık diyebiliyoruz. 3 yaşta okullaşma oranları yüzde 14'ler, 4 yaşındaki okullaşma oranı yüzde 35'ler, 5 yaştaki okullaşma oranı yüzde 78 seviyesindeydi. Bunun özelliği nedir? Eğitim sistemine maliyeti nedir? Maliyeti şudur; eğer çağ nüfusunun tamamı okul öncesi eğitilme erişemezse yani temel eğitim başlangıcında, ilkokul bir de öğrenciler arasında hazırlık durumunda ciddi fark ortaya çıkar. Eğitime erişen ve erişmeyen arasında ciddi fark çıkar. Okullarda eğitimle bunu telafi edemezseniz bu fark giderek büyür ve karşımıza okullar arası başarı farkı olarak çıkar. Kendimize hedef koyduk, 3 bin tane yeni anaokulu yapmak, 40 bin tane yeni ana sınıfı yapmak. Hedef 3 yaştaki yüzde 14 olan okullaşma oranlarını yüzde 50, 4 yaştaki yüzde 35 olan oranı 70'e, 5 yaştaki yüzde 78'lik oranı yüzde 100 çıkarmak." açıklamalarında bulundu.


1 milyar 162 milyon gelir

İkinci temel konularının mesleki eğitim olduğuna dikkat çeken Özer, "Mesleki eğitim en kritik konularımızdan bir tanesi. Bakanlık olarak öncelik verdiğimiz alanlardan bir tanesi. Bir taraftan iş gücü piyasasının ihtiyaç duyduğu elemanı yetiştirme bağlamında kritikken aynı zamanda orta öğretim sisteminin dengeye ulaşmasında da kritik işleve sahip. Kısa sürede mesleki eğitimin bir anda toparlanmasına yol açtı. Üretim kapasitesini artırdık. Çünkü mesleki eğitimdeki üretim eğitimin yaparak ve üreterek öğretilmesi anlamında kritik işleve sahip. 200 milyon liralık gelirden meslek liselerinde 2021 yılına 1 milyar 162 milyon liralık gelirle kapattık. Artık meslek liseleri her şeyi üretir hale geldi. Üretim kapasitesini fikri mülkiyete aktardık. Meslek liseleri patent, faydalı model, marka tasarımı konusunda tesciller almaya başladı ve ilk kez bu alınan tesciller ticarileştirildi, ticari ürünlere dönüştürüldü. Bu son 20 yıla baktırdım. Türkiye Marka ve Patent Kurumu'ndan ne kadar tescil almış Milli Eğitim Bakanlığı. Yıllık 2,9 ürün düşüyor fikri mülkiyetle ilgili. Fikri mülkiyet o kadar kritik nokta ki; ülkelerin rekabet gücünü artıran işlevlerden bir tanesi. Fikri mülkiyetle ilgili yaptığımız açılım sayesinde 2022 bitmeden 7 bin 538 tane fikri mülkiyet ürününün tescilini aldık. Meslek liseleri ihracat yapmaya başladı. 25 Aralık 2021 mesleki eğitim kanununda çok önemli bir değişiklik yaptık. Kanun değişikliğiyle tüm Türkiye'de çırak kalfa sayısı 159 bindi. Bugün 670 bin. İnanılmaz bir şekilde tüm Türkiye'de özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler çırak, kalfa, usta bulmayla ilgili sıkıntıları kalmadı. Hedefimiz yıl sonuna kadar 1 milyon genci mesleki eğitimle buluşturmak." ifadelerini kullandı.

"613 bin öğretmenimiz uzman ve başöğretmenliğe başvurdu"

Üçüncü temel konularının öğretmenlerin mesleki gelişimi olduğunu anlatan Özer, "Öğretmenlerimizin mesleki gelişimi bizim için önemliydi. Buradaki en büyük adımımızı öğretmenlik meslek kanunuyla attık, 60 yıllık bir rüyaydı. Bir eğitim sistemi öğretmeni kadar güçlüdür. Bir toplum öğretmeni kadar güçlüdür öğretmene ne kadar yatırım yaparsanız o toplum o kadar güçlü hale gelir. Kariyer mekanizmasını kurarak uzman öğretmenlik, başöğretmenlikle öğretmenlerin aldıkları eğitimleri değerlendiren ve özlük hakkında ciddi fark yaratacak şekilde mekanizmayı kurduk. 613 bin öğretmenimiz uzman ve başöğretmenliğe başvurdu. 18 Temmuz'da eğitimler başladı. Dün itibariyle 25 bin öğretmenimiz uzmanlık eğitimlerini tamamladı, 900 öğretmen de başöğretmenlik eğitimlerini tamamladı. Daha süremiz var. Eylül'e kadar devam edecek. Bu süreçler tamamlandığı zaman eğitim sistemimizde sürekli öğrenen kendisini geliştiren, öğretmenin merkezde olduğu bir eğitim sistemini inşa etmiş olacağız" diye konuştu.

"Kayıt için bağış alınamaz"

2022-20023 eğitim-öğretim yılı hazırlıklarına erken başladıklarını ifade eden Özer, "Bu sene erken başlayalım dedik. Okulların ihtiyaçlarını, yani temizlik malzemesinden, kırtasiye malzemesine kadar, küçük onarımlardan büyük onarımlara, donatımı kadar ihtiyaçları gidermek için hızla yol alalım dedik. Yıllardan beri bu ülkede eğitimle ilgili bir sıkıntı var. Milli Eğitim Bakanlığı okulların ihtiyacını karşılamaktan aciz' diye. Okul aile birlikleri devreye sokuluyor, farklı mekanizmalar devreye sokuluyor. Bu kadar yatırım yapan bir hükümet, Milli Eğitim Bakanlığı, okulların ihtiyacını karşılamaktan niye aciz hale gelsin? İşte biz bunu değiştireceğiz. Tüm okullarımızın ihtiyacını bizzat karşılayıp daha önce karşıladığımız gibi önceden göndererek bir sonraki eğitim öğretim yılına hazırlığımız şimdiden yapacağız. Daha önceden orta öğretime bağlı okullarda doğrudan bütçe gönderilirken, temel eğitim okulları okul öncesi, ilkokul ve ortaokullara bütçe gönderilmiyordu. Artık buralara da bütçe göndermeye başladık. Bugün de Erzurum'da siz değerli yöneticilerle birlikte bir ahitleşme yapacağız. Bugün nasıl 610 milyonluk yatırım verdiysek bunlara ilave olarak okullarımızın eğitim, öğretime hazırlığıyla ilgili 200 milyon liralık ödeneği okullara gönderiyoruz. Artık rahat bir şekilde temizlik malzemelerinizi, kırtasiye malzemelerinizi, küçük onarımları, donatım malzemelerini alabilirsiniz. El birliği yapalım Türkiye'ye şunu gösterelim. Bizim bütçeyle ilgili sıkıntımız yok. Ha birisi istiyorsa bağış yapabilir. Ama kayıtla bağış arasında hiçbir ilişki yoktur. Hiç kimse bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bu coğrafyasında, bu ülkenin içerisinde hiç kimseden kayıt için devlet okullarından bağış alınamaz." ifadelerine yer verdi. 

YORUM YAZ..
Modal