Mine Mahruki, eşi adına Sosyal Medya platformu X'ten yaptığı paylaşımda, Nasuh Mahruki'nin gözaltında olmadığını ve savcılıktan herhangi bir resmi yazının kendilerine ulaşmadığını belirtti. Açıklamada, "Nasuh şu anda gözaltında değil çünkü kendisine savcılıktan gelen herhangi bir yazı, dosya ya da usulüne uygun bir çağrı yok. E-devlet üzerinden de kontrol edildiğinde herhangi bir soruşturma dosyasının bulunmadığı görülüyor" ifadelerine yer verdi.
İki gün önce Mahruki'nin evine yapılan polis baskını sonrası, 'yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' ve 'yargı organlarını aşağılama' suçlamalarıyla gözaltı kararı alındığı iddia edilmişti. Mine Mahruki, eşinin sosyal medya hesabından bu sürece dair son durumu paylaştı.
Mine Mahruki'nin Açıklamasının Tamamı:
“Herkese merhaba,
Ben Mine. Nasuh şu anda gözaltında değil. Savcılıktan gelen herhangi bir yazı, soruşturma dosyası ya da çağrı olmadığı gibi, kendisine resmi bir tebligat da yapılmadı.
Savcılık, usulüne uygun bir davette bulunursa, Nasuh ifade vermeye hazır olacaktır. Şu anda da konuyla ilgili medya kaynaklarından öğrendiği bilgilere dayanarak açıklamalarını hazırlıyor.
Nasuh, konuşmamız sırasında tüm desteğiniz ve ilginiz için teşekkürlerini iletmemi istedi ve şunları söyledi:
'Hakkımda resmi bir soruşturma başlatılmadan, yani herhangi bir şikayet ya da re’sen işlem olmadan, gece vakti evime sivil araç ve sivil kıyafetli, kimliği belirsiz 6-7 kişi ile gelinmesi ve götürülmek istenmem, evde olmadığım için evimin karşısında sabaha kadar beklenmesi hukuki açıdan ve genel uygulamalara aykırıdır. Ayrıca, polisler giderken herhangi bir resmi yazı ya da çağrı kağıdı bırakmamıştır.
Sıradan bir düşünce ve yorum paylaşımı yaptığım bir tweet nedeniyle eğer bir soruşturma açılacaksa, bunun yolu gece vakti ailemi ve çocuklarımı korkutarak, komşularımı huzursuz ederek yapılan baskınlar olmamalıdır. Benim yerim ve adresim bellidir. Doğup büyüdüğüm mahallede, Cumhuriyet’in ilk bankacılarından ve ilk inşaat mühendislerinden biri olan büyükbabamın inşa ettiği evde tam 62 yıldır yaşıyorum.
Basın Savcılığı'nın sıradan bir şekilde yürütmesi gereken bu süreç, sanki ciddi bir suç işlemişim gibi anormal yöntemlerle evime baskın yapılarak yürütülüyor. Bu durumu kabul etmiyorum ve kişisel bulduğum bu uygulamayı protesto ediyorum.
Devletin yasal prosedürlerine uygun olarak ilgili kişiyi resmi yazıyla ifadeye çağırmak gerekirken, sivil kişilerle gece baskını yapmak, hukuka ve toplumsal barışa uygun mudur? Bu soruyu kamuoyunun takdirine bırakıyorum.'”