Mehmet Uçum: "Bahçeli'nin Öcalan çağrısından Erdoğan'ın haberi vardı"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çarpıcı çağrısı ve bu çağrının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bilinip bilinmediği hakkındaki tartışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.

15.11.2024-00:57 - (Son Güncelleme: 15.11.2024-00:57) Mehmet Uçum: "Bahçeli'nin Öcalan çağrısından Erdoğan'ın haberi vardı"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Candaş Tolga Işık’ın sunduğu “Az Önce Konuştum” programında yaptığı bu açıklamalarda, Bahçeli’nin çağrısından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haberdar olmadığına dair iddiaları kesin bir dille yalanladı.

Uçum, şu ifadeleri kullandı: “Bahçeli ile Cumhurbaşkanı arasında çok ileri düzeyde bir uyum var, bu uyumu görüseniz şaşırırsınız. Aralarındaki işbirliği her aşamada mevcut. Cumhurbaşkanı’nın haberi olmadığı iddiası ise tamamen yanlış ve asılsız. Devlet’in böyle önemli bir konuda girişimde bulunurken iki lider arasında uyumsuzluk olduğunu düşünmek, kasten çarpıtmadır.”

GAZETECİYİ HEDEF ALDI

Ayrıca, MHP lideri Bahçeli’nin bir gazeteciye yönelttiği “Mesleği bırak” sözlerini de anımsatan Uçum, şu değerlendirmeyi yaptı: “Devletin böyle hassas inisiyatifler aldığı durumlarda, Cumhurİttifakı’nın liderleri arasında bir uyumsuzluk var gibi algı oluşturmak operasyonel bir yaklaşımdır.”

“TÜRK MİLLETİ KAVRAMI, TÜRKİYE TOPLUMUNU VE TÜRKİYE HALKINI KAPSAYAN BİR KAVRAMDIR”

Mehmet Uçum, Sosyal Medya paylaşımlarında kullandığı “Türk milleti” ve “Türkiye toplumu” kavramlarına da açıklık getirdi. Uçum, şu sözlerle kavramların kullanımının farklı bağlamlarına dikkat çekti: “Atatürk, Türk milletini ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkı’ olarak tanımlar. Bu tanımın derin bir anlamı var. Siyaset teorisi açısından baktığınızda, halk kavramını demokrasinin temel öznesi olarak kullanırsınız. Demokrasi, halkın vekalet yoluyla devlet yönetimini üstlenmesidir ve burada özne halktır. Halk ve seçmen kavramları bu bağlamda yer bulur. Toplum ve birey ilişkisi, toplumun sosyal yapısını ve yönelimlerini tanımlar. Devlet ve anayasa teorisi ise millet ve vatandaş kavramlarına dayandırılır.”

Uçum, şu vurgu ile devam etti: “Türk milleti, Türkiye’deki toplum ve halkı kapsayan bir üst kavramdır. Bunu unutmayalım. Kavramları kullanırken bağlamına dikkat ederim ve kavramların birbirinin yerine kullanılabileceği durumlar olabilir.”

“KÜRT SORUNUNDAN KASIT YETKİ DEVRİ MİDİR?”

Mehmet Uçum, “Kürt sorunu” tartışmalarına da değindi ve şu soruları öne çıkardı: “Bu sorundan kastedilen şey yetki devri midir? Kürtler, kendi dillerini kullanma, siyasi faaliyet ve propaganda yapma konusunda sorun yaşamıyor. Devlet kaynaklarından yararlanma konusunda da engelleri yok. Var olan sorunların tanımlanması ve belirginleştirilmesi önemlidir. Bu sorunlar yalnızca Kürtlerin sorunu olarak değil, tüm Türkiye halkının ortak sorunu olarak değerlendirilmelidir.”

Uçum, kaynak dağılımı ve kamu görevlendirmelerinde liyakat ile ilgili sorunlara da dikkat çekerek şu çıkışı yaptı: “Ortak sorunları etnik kimlik üzerinden kimlik siyasetinin parçasına dönüştürmek, Türkiye’ye karşıt bir tutum olur.”


YORUM YAZ..
Modal