İzmir'de bir çift evliliklerinde birliktelik gerçekleştirilemediğini söyledi ve olayı mahkemeye taşıdı. Çift karşılıklı olarak birbirlerini suçladı. Çiftin boşanma ve ziynet alacağı davada mahkeme, erkeği tam kusurlu olduğunu kabul ederek, kocayı suçlu buldu. Dosya Yargıtay'a intikal etti ve 2. Hukuk Daire üyelerinden biri "Tarafları eşit kusurlu kabul etmek gerekir" diyerek karara karşı çıktı.
2. Hukuk Dairesi üyesi, "Şöyle ki; erkek eşin aktif olduğu ve cinsel ilişkiyi sağlama görevi altında bulunduğu 'önerme'sinin herhangi bir yasal dayanağı bulunmadığı gibi, cinsel ilişkide erkek eşe aktif rolünün uygun görülmesinin etik kurallarına veya örf ve adete ilişkin bir dayanağı da mevcut değildir. Aksine bu önerme ve kabul Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10. Maddesinde ifadesini bulan "Kanun önünde eşitlik" ilkesine ve kişinin hakları ve ödevleri başlığı altında yer alıp 17.madde de ifadesini bulan kişinin dokunulmazlığı hakkına da aykırılık teşkil etmektedir.
İşte davanın detayları...
İzmir'de yaşayan çift, evlilikte cinsel ilişkinin yaşanmadığını ve bunun ile birlikte yaşadıkları evlilikte sorun olduğu gerekçesi ile karşılıklı boşanma davası açtı.
Erkek ve kadın cinsel ilişkinin yaşanmama nedeniyle ilgili birbirini suçladı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafların boşanmasına karar verdi.
Mahkeme aynı zamanda ziynet alacağının da tahsil edilmesine karar verdi. Yargıtay erkeğin, kadının kabul edilen ziynet alacağı ile ziynet alacağı davası vekâlet ücretine yönelik temyiz dilekçesini reddetti. Cinsel ilişki iddialarıyla ilgili 2. Hukuk Dairesi üyelerinden birisi, dava dosyasında boşanma nedenine temel gösterilerek karşı oy kullandı.
Öğrenilen bilgilere göre Yargıtay 2. Hukuk Dairesi üyesi, deliller ve cinsel ilişkinin gerçekleştirilememesinde, tarafların fiziksel ve ruhsal bir engeli bulunmadı. Oluşturulan heyet raporları çerçevesinde, dayanılan olguya ilişkin kusurun kimden kaynaklandığı taraflarca ortaya konmadığını, taraflardan her birinin hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispat ile yükümlü olduğunu vurguladı.
Yargıtay İzmir Bölge Adliye Mahkemesi kararında içtihatlarına da giren "Her iki tarafın da cinsel ilişki kurmalarına yönelik bir engellerinin bulunmaması karşısında davacı erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü gerekir" ifadelerini kullandı.
Mahkeme kocayı tam kusurlu kabul etti ve 2. Hukuk Dairesi üyesi, karara karşı oy kullandı.
Bu karar emsal karar olarak geçti.