Kürt böreği mi küt böreği mi sorusu yıllardır soruluyor ama hala insanlar bu konuda itilafa düşmeyi bırakmıyorlar. Birçok uzman isim bile bu tartışmaya dahil oldu. Bazı günler sosyal medyada bu konu ortaya atılıyor ve tartışmalar oldukça alevleniyor. Peki, işin aslı ne? Neden küt böreği deniyor veyahut neden Kürt böreği deniyor?
KÜRT BÖREĞİ Mİ KÜT BÖREĞİ Mİ?
İki tarafın da kendine göre sebepleri var. Küt böreği diyenler böreği yerken sesinin kütür kütür çıkmasıyla alakayı bulurken, Kürt böreği diyenlerse İstanbul'daki Kürt hamallar tarafından tüketildiği için Kürt böreği deniyor. Sarı bir renge sahip olan ve kalın hamuruyla aşırı doyuran bu yemeğin asıl ismiyse Kürt böreğidir.
NEDEN KÜRT BÖREĞİ DENİYOR?
Bunun için birçok rivayet bulunmaktadır. Bir tanesi, bu böreği yaygınlaştıran kişinin Bileceli Mehmet Efendi olmasıdır. Alevi Kürt köyü olan Bilecelili Kürtler tarafından İstanbul'da yaygınlaştırılır ve Kürt böreği olarak adlandırılır. 12 Eylül Darbesi sonrası Kürt adının kullanılması fiilen yasaktır ve toplumda büyük bir korku bulunmaktadır. Bu sebeple küt böreği ya da sade börek olarak anılmaya başlanmıştır.
NASIL BULUNDU?
Yağlı kömbeden türemiş, Rengo lakaplı Bileceli Mehmet Efendi'nin İstanbul'da hazırladığı yağlı kömbeler daha sonra Kürt böreği olarak anılmıştır. Pudra şekerli Kürt böreği daha sonradan yapılmaya başlanmıştır.
RENGO KİMDİR?
1863 yılında Bilece'de doğar. Alevi pirleri aracılığıyla İstanbul'a 1890lı yıllarda gönderilir. Kasımpaşa'da hamallık işi yapar. İş ağır gelince yemek yapma işine başlar. Yağlı kömbeyi akrabalarına yapmaya başlar. Tersanede çalışan diğer hamallar da para karşılığı kömbe yemeye başlar. Fazla rağbet görmesinin sebebiyse insanı uzun süre tok tutmasıdır. Pudra şekerli Kürt böreğini de Rengo geliştirir.
KÜRT BÖREĞİ NASIL YAYGINLAŞTI?
İşçiler börek işine yetişemeyince Unkapanı'nda 5 katlı bir bina kiralar ve orada börek üretimine başlar. Köyden insanları çağırır ve işi büyütür. Seyyar börek satmaya da başlar. 15 Şubat 1935 yılında Rengo vefat eder. 1947 yılında Kasımpaşa'da Kürt böreği dükkanını devrettiği kişiler açar. Daha sonra Beyoğlu, Kadıköy ve İstanbul'un birçok yerinde daha dükkan açarlar. Böylece İstanbul'da her yerde Kürt böreği bulunabilir olur.