Coronavirüsü ile ilgili uluslararası çalışmalardaki tüm gelişmeleri takip eden Kulak, Burun, Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, Sabah gazetesine özel açıklamalarda bulunarak, kapalı ortamlarda maske kullanımının oldukça önemli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Altundağ , “ACE2 resptör proteininin yoğunluğu en fazla burun bölgesinde bulunmaktadır ve virüs burun içerisinde çok hızlı bir yoğunlaşma göstermektedir. Bu nedenle özellikle kapalı ve kalabalık ortamlarda mutlaka maske ile burun bölgesi kapatılarak hızlı bulaş yolunun engellenmesi gerekir,” dedi.
VİRÜSLE İLGİLİ ÖRNEKLER BURUNDAN ALINIYOR
Yapılan çalışmaların özellikle viral yük konusunda önemli bilgiler sunduğunu belirten Prof. Dr. Altundağ, “Coronavirüs tanısı için kullanılan örnek çubuklarının analizinde burun sürüntülerinden, boğaz sürüntülerine göre çok daha fazla miktarda virüs elde edilmesiyle ilk süreç başlamıştı. Burun ve boğaz tutulumu arasında ciddi bir fark olduğunun tespit edilmesi çok önemli bir nokta oldu. Çünkü hepimiz biliyoruz ki dünyada ve ülkemizde her PCR testi ile Covid-19 tanısı konulacak diye bir durum yok. Kimi zaman PCR testi negatif olan hastaların akciğer bulgularını tomografiyle tespit ettiğimiz vakalar oldu. Bu durum tabii ki testin alındığı hastalık dönemine ilişkin nedenleri de içermekle birlikte aynı zamanda burun ve boğaz örneklerini alma konusunda daha hassas davranılmasını ve özellikle burundan virüsün çok daha kolay elde edildiğinin tespitiyle birlikte örnek alımındaki hassasiyetin de burundan alınmasında yoğunlaşılmasını getirdi,” dedi.
YENİ BİR ARAŞTIRMA İÇİN BURNUN ÖNEMİ NE?
Prof. Dr. Altundağ, “Bu sürecin tespiti ile birlikte ACE2 reseptör proteinine yoğun olarak tutulum gösteren 'SARS-CoV-2 virüsünün hangi organlara en fazla yatkınlığı var?' konusunu da gündeme getirdi. Daha öncesindeki bilgilerimizde ACE2 resptör proteninin akciğer bölgesinde çok yoğun olduğunu ve akciğer tutulumunun çok sık olduğunu biliyorduk. Bu bulgulara ek olarak Cell dergisinde yayımlanan çok yeni bir çalışma, ACE2 resptör proteini yoğunluğunun en fazla burun bölgesinde olduğunu ve virüsün burun içerisinde çok hızlı bir yoğunlaşma gösterdiğini açıkladı. Bu tespitin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü artık tüm klinik bilgilerimiz Coronavirüs enfeksiyonunda erken tanı ve erken tedavinin, salgınla mücadelenin başarısını olumlu yönde etkilediği yönünde,” açıklamasında bulundu.
KOKU ALMA BOZUKLUĞU ERKEN TEŞHİS İÇİN ÖNEMLİ
Koku alma bozukluğu sayesinde erken teşhisin mümkün olduğunu belirten Altundağ, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Virüs koku alma bozukluğu gibi bir bulguyu burun içerisinde yoğun olarak yerleşip yaptığında erken tanı süreci ile bu kişilerde çok daha başarılı sonuçlar alacağımız da ortaya konulmuş durumda. Çünkü dünya protokollerinden çok farklı olarak bazı ilaç tedavilerine hastalığın erken dönemlerinde başlamayı Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı önerdi. Bu önerilerle şimdiye kadar iyi sonuçlar da aldık. Koku kaybı pek çok hastalıkta erken uyarı sistemi olarak karşımıza çıkmaktaydı. Bugün de artık biliyoruz ki Coronavirüs enfeksiyonunda da koku kaybı karşımıza erken bulgu olarak çıkabilmekte.
BURUN BÖLGESİNİN MUTLAKA KAPATILMASI GEREKİYOR
Vücutta virüs tutulumu için uygun olan alıcı proteinin en fazla burunda olması hastalık bulaşını engellemek için neden maskelerin burnumuzu kapatmasını da net açıklamış oldu. Normalleşmenin bu döneminde en önemli hedefimiz yeni vaka sayısını azaltmak. Yeni vakanın azalması için de yapılması gereken virüsün en yoğun olarak bulunduğu burun bölgemizi mutlaka ve özellikle kapalı ortamlarda kapatmak ve olası fiziksel mesafeye dikkat edilemeyen koşullarda bulaşı engellemek. Artık biliyoruz ki Coronavirüs enfeksiyonu virüsün en fazla bulunduğu alanın burun bölgesi olması ile hem hızlı bulaşa yol açabilir hem de klinik tablo olarak karşımıza özel burun ile ilişkili bulgular ile de gelebilir."