Oğuzhan Çağlar / haber365.com.tr
“Demokrasi” söylemiyle devlet karşıtı oluşumlara destek veren ve Baroların yapısıyla ilgili yasa değişikliğine tepki olarak Ankara’ya yürüyen İstanbul Barosu’nun, CHP’li belediyenin hukuksuzluğunu eleştiren üyesine soruşturma açtığı ortaya çıktı.
Soruşturma hakkında haber365.com.tr’ye konuşan Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Cavit Tatlı, “En başta baro bize bu kadar antidemokratik davranıyor. Avukatlar nezdinde karşılığı olmayan bir baronun toplum nezdinde de karşılık bulması mümkün değil.” dedi.
“BARO BİZE ANTİDEMOKRATİK DAVRANIYOR!”
Avukat Dursun Küçük’ün, mahkeme kararını uygulamayan CHP’li Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı hakkındaki dilekçesinde yer verdiği “Kendisi de avukat olan Kadıköy Belediye Başkanı” ifadesi “disiplin soruşturmasını” beraberinde getirdi.
İstanbul Barosu’nun, üyesi olan Avukat’ın “hukuka saygı” uyarısına destek vermek yerine, uyarıda bulunana “disiplin soruşturması” açması tepkiyle karşılandı.
Konu hakkında değerlendirmelerde bulunan Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Cavit Tatlı, “İstanbul Barosu Yönetim Kurulu, ‘Kendisi de avukat olan Kadıköy Belediye Başkanı’ ifadesi yüzünden avukat arkadaşımızı disiplin suçu işlediği sebebiyle disipline sevk ediyor.
Burada yalan yok, iftira yok, hakaret yok. Bir avukat bunu demeyecek de ne diyecek? Avukatı koruması gereken baro, burada görüldüğü üzere avukatın mesleğini yaparken yaşam alanını daraltıyor.” dedi.
Tatlı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir diğer yanıyla bu Belediye Başkanı başka bir partiden olsaydı, avukat da baro yönetimine yakın birisi olsaydı, o zaman bu karar verilir miydi? Bir kararın verilişi bu kadar basit olabiliyorsa, işimizi yapamayız ki! Nerede kaldı güçlü avukat, güçlü baro? Bunu bizim meslek örgütümüz bize yapıyor.
Biz insan hakları noktasında sözümüz baro tarafından dinlensin istiyoruz lakin biz bunu isterken en başta baro bize bu kadar antidemokratik davranıyor. Bu yüzden karşılık da bulamıyorlar. Avukatlar nezdinde karşılığı olmayan bir baronun toplum nezdinde de karşılık bulması mümkün değil.”
“BARO MESLEKTAŞLARINA ULAŞAMIYOR!”
Avukat Cavit Tatlı, baro ile avukatlar arasındaki ilişkinin aidat ödemekten ileri geçemediğinin altını çizdiği değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
“Her yeni baro yönetimi, mesleki birliktelik üzerinden değil de siyasi saikleri üzerinden hareket ediyor. Sadece bununla da kalmıyor, bütün avukatların görüşü kendi düşüncesiymiş gibi açıklamalar yapıyor ve bunun sonucunda da yüzde 20 ile gelen baro yönetimleri avukatların yüzde 80’ini kaybediyor.
Yüzde yirmilik kesimin içinde de herkes aynı görüşte olmadığından çevresindekilerin neredeyse hepsini kaybediyorlar. Oysa burası mesleki bir örgüt ve burada yapılması gereken şey mesleki gereklilikleri konuşmaktır.
Mesleki sorunları, mesleki eksikleri konuştuğunuzda, bu yönde diğer meslektaşlarınıza çağrı yaparsanız herkes sizin yanınızda olur. Buna karşın siyasi görüş üzerinden hareket ederseniz ancak o siyasi görüşün yandaşları sizin yanınızda olacaktır.”
“SEÇİM SİSTEMİNİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR!”
Avukat Tatlı sözlerini şöyle tamamladı:
“Yapılması gereken şey seçim sisteminin değişmesidir. Meclis bu konuda oturup kararını vermeli ve seçim sistemini değiştirmeli. Yoksa mevcut durum avukatların barodan uzaklaştığını gösteriyor. 130 bin avukat var ve bu avukatlar arasında bir oylama yapılsa barolarla çalışmak isteyenlerin oranının yüzde 50’yi bulmayacağını düşünüyorum.
Baromuz olmalı, güçlü olmalı lakin avukatlarının yanında durmalı. Daha demokratik bir seçim yapısı getirilmeli ve bu demokratik yapı hem meslek hem de meslektaşlar için çalışmaya başlamalı. Şu andaki sistem yalnızca siyasi saiklerle hareket edilen bir sistem olarak işliyor.
Avukat olarak bize ihtiyaç duymuyorlar, biz de düşüncelerimizi hayata geçirecek bir sistemin kurulması için çalışıyoruz.
Nispi temsil de çoklu baro da baronun daha sağlıklı ve demokratik işlemesini sağlamak ve baronun daha güçlü olabilmesi için isteniyor.”