İstanbul Barosu Mağduru Avukat Dursun Küçük: 'Baro Hukuktan Yana Durmuyor'

İstanbul Barosu’nun hakkında soruşturma açtığı Avukat Dursun Küçük, haber365’e konuştu. Küçük, 'Baro hukuktan yana durmuyor' dedi.

27.06.2020-15:18 - (Son Güncelleme: 27.06.2020-15:17) İstanbul Barosu Mağduru Avukat Dursun Küçük: 'Baro Hukuktan Yana Durmuyor'

Ankara’ya yürüyen İstanbul Barosu’nun, CHP’li Kadıköy Belediye Başkanı’na “Kendisi de avukat olan Belediye Başkanı” dediği için hakkında soruşturma açtığı üyesi Avukat Dursun Küçük, haber365’e konuştu.

Oğuzhan Çağlar / haber365.com.tr

İstanbul Barosu, geçtiğimiz gün “hukuk” ve “demokrasi” söylemleriyle Ankara’ya yürümüştü. İstanbul Barosu’nun, CHP’li Kadıköy Belediyesi’nin hukuksuzluklarına karşılık yazdığı dilekçede, “Kendisi de avukat olan Belediye Başkanı” ifadesini kullandığı için Avukat Dursun Küçük hakkında soruşturma başlattığı da ortaya çıkmıştı.

Hukuksuzluğun karşısında yer alması gereken ve ifade özgürlüğünü savunduğunu iddia eden İstanbul Barosu’nun bu kararıyla mağdur edildiğini söyleyen Küçük, “Baro ifade özgürlüğüne aykırı davrandı. Ben ceza alsam da almasam da Kadıköy Belediyesi hukuksuzluklarına devam edecek! Baro Ankara yerine Kadıköy’e yürüseydi hukuksuzluğu görürdü!” dedi.

“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ YOK SAYILDI!”

Avukat Dursun Küçük, hukuksuzların giderilmesi adına bir dilekçe yazdığına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Sorunların çözülmesi için bir dilekçe hazırladım, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’nın kendisine, mali işlere, hukuk ve imar müdürlüklerine dağıtımlı olarak gönderdim.

Ancak başkan benim dilekçemdeki, ‘Kendisi de avukat olan Belediye Başkanı’ ve ‘Yerel yönetimler ve yöneticiler yerele hizmet etmek için vardır, yerele hasımca tavır takınmak, kişisel hırslarını yansıtmak için değil’ şeklindeki ifadelerimden rahatsızlık duyarak beni baroya şikâyet etti.

İstanbul Barosu küfür ve hakaretin olmadığı dilekçeme normalde ‘ifade ve hak arama özgürlüğü’ diyerek soruşturma açmazdı. Lakin böyle bir dilekçeden disiplin soruşturması açıldı, ifade özgürlüğü yok sayıldı.”

“KADIKÖY BELEDİYESİ HUKUKSUZLUKLARINA DEVAM EDİYOR!”

“Bu soruşturmada suçlu görülürsem muhtemelen bana uyarı veya kınama cezası verecekler.” diyen Küçük şu ifadelerle devam etti:

“Bana uyarı veya kınama cezası verseler de Kadıköy Belediyesi tazminat sürecinde 4, tazminattan sonra 7 mahkeme kararına rağmen aynı hukuksuzluğa devam ediyor. Bu sebeple ben yine benzer bir dilekçe versem ve beni yine şikâyet etseler kınamanın bir üst cezasını verecekler.

3. kez bunu yaptığım zaman ise meslekten atılacağım. Böylece hukuksuzluğun üstü de örtülmüş olacak.”

“BARO ANKARA YERİNE KADIKÖY’E YÜRÜSEYDİ HUKUKSUZLUKLARI GÖRÜRDÜ!”

Küçük, sözlerinin hukuka aykırı olmadığının altını çizerek şöyle konuştu: “Hak arama çerçevesinde baroların yapmış olduğu yürüyüşü destekliyorum.

Ben bu sözleri söylediğim için ceza alacaksam, bugün yürüyen avukatların tamamının da aynı şekilde ceza alması lazım, nitekim benim sözlerim, ifade biçimim İstanbul Barosu’na göre hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalar olduğundan soruşturulmaktadır.

Lakin hiçbir kanunda ‘Avukatlar hak aramak için İstanbul'dan Ankara'ya kadar yürür’ yazmıyor. Bu mantıkla bakarsak benim sözlerim disiplinlikse, yürüyüşe katılmak hayli hayli disiplinlik bir olay.

Kaldı ki Sayın Odabaşı yürüyüş düzenleyen İstanbul Baro Başkanı’nı destekleyip avukatların yanında olduğunu söylerken bizim karşı karşıya bırakıldığımız bu soruşturma da samimiyet konusunda soru işaretleri oluşturuyor.

Baro, söz konusu kendisi gibi olduğunu düşündüğü bir belediye olduğu zaman sizin hayat duruşunuza bakmıyor, bir demokratik tepki gösteriliyor.

Peki demokratik tepki bir partiye yapılırken alkışlayalım da başka bir tarafa yönelirken yanlışlayalım mı? Biz hukukçuyuz, hukuksuzluk kimden geliyorsa karşı durmalıyız.

Benim barom ifade özgürlüğünün yanında olduğunu söylüyor ama bunun için Ankara'ya yürürken Kadıköy'e kadar da yürüse yapılan hukuksuzlukları görecekti.”

“KAMU GÜCÜNÜ SİLAH GİBİ KULLANIYORLAR”

160 milyonluk alacak için 4 mahkeme ve 1 icra kararına rağmen; 2 milyonluk alacak ve alacakların birbirinden mahsup edilmesi için 7 mahkeme kararına rağmen Kadıköy Belediyesi hukuka aykırı davranmaya devam ediyor.” diyen Küçük, şöyle devam etti:

“Belediye her seferinde farklı bahaneler (karar kesinleşmedi, istinaf ettik, temyiz ettik, itiraz ettik) üreterek sistemi tıkamaktadır. Tüm hesapları da hacizli olduğundan ve hesaplarda para tutmadıklarından kamu gücünü adeta silah gibi kullanıyorlar.

Şimdi de Danıştay aşamasında 160 milyon TL’lik alacağa ilişkin Aralık 2019 tarihli yürütmeyi durdurma kararını bahane ediyorlar. Oysa mahsup işlemlerine, e-hacze, baro şikâyetine konu işlemler bu karardan önce müvekkil lehine sonuçlanmıştı.

Neticede şimdiye kadar belediyenin yaptığı işlemlerinin tamamının hukuka aykırı olduğu farklı farklı mahkemelerce defalarca kez tespit edildi.”

“TAZMİNATI ÖDEMEYİP, 15 BİN ÇALIŞANI MAĞDUR ETTİLER!”

Avukat Dursun Küçük sözlerini şöyle tamamladı: “Müvekkilimin yaptığı bir inşaat sırasında Kadıköy Belediyesi'nin usulsüzlükleri oldu ve bunlar noter kanalıyla ve dört adet mahkeme kararıyla tespit edildi.

Açılan dava neticesinde 100 milyon + faiz olmak üzere Kadıköy Belediyesi'nden yaklaşık 160 milyona yakın bir tazminat kazandık. Bu meblağı da belediyeden talep ettik.

Davayı kazanmamıza rağmen kamu kurumu olan belediye parayı ödemediği için icra ve haciz işlemi yapmak zorunda kaldık. Ama belediyenin bütün hesapları boş ve başka borçlar sebepli hacizli olduğundan veya haczedilemez gösterildiğinden hacizlerden bir tahsilât gerçekleşmedi.

Aksine bir de müvekkilim 2 milyon TL’lik borçlu çıkarıldı. Davayla bu borç iptal edilmesine rağmen bu borç bahanesiyle müvekkilimin banka hesaplarına haciz koyduruldu.

Bu hacizler sebebiyle ödeme şansı olmasına rağmen müvekkilim 15 bin çalışanının maaşlarını ödeyemez duruma getirildi.”

YORUM YAZ..
Modal