Milli Eğitim Bakanı Selçuk, eğitim aldığı ilkokul olan Gölbaşı Emirler İlkokulu'nda gerçekleştirilen 'Birleştirilmiş Sınıflarda Görev Yapan Öğretmenlerin Mesleki Gelişim Programı'nın akabinden gazetecilerin sorularını cevapladı.
Emirler İlkokulu'na beş yaşında başladığını dile getiren Bakan Selçuk, Sabancı Vakfı iş ortaklığında başlattıkları projenin de köy okullarında çalışan ve okuyan öğrencilere destek olmak için uygulamaya konulduğunu belirtti.
'KÖY OKULLARINDAKİ ÇOCUKLARIMIZIN EKSİĞİ KALMAMASI İÇİN HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALIYORUZ'
Neredeyse yedi bin öğretmenle minimum 56 saat olan bir eğitim yaptıklarını, programın kitaplarının düzenlendiğini belirten Bakan Ziya Selçuk, şu ifadeleri kullandı:
'Bunu da benim okuduğum köy okulunda yapmayı özellikle istedik. Öğretmenlerimizle yaptığım temas sonucunda gerçekten çok yararlı bir çalışma olduğunu gördük. Benim kendi okuduğum okula dönüşüm ve bir köy okulunda okumam dolayısıyla bütün köy okullarını ilkokullar ve ortaokullar dahil olmak üzere 5 tam gün eğitim, öğretime açtık. Eğer İl Hıfzıssıhha Kurullarının özel bir sınırlaması olmazsa bütün okullarımızı eğitim öğretime açtık. Onun için de köy okullarındaki çocuklarımızın herhangi bir eksiği kalmaması noktasında her türlü tedbiri almaya devam ediyoruz.'
'ONLARIN ERKEN BAŞLAMASI ÇOK ÖNEMLİYDİ'
Yüz yüze eğitime geçiş sürecinde 3. etaptaki beşinci ve dokuzuncu sınıfların okullara başlamasıyla ilgili bir soruya Bakan Selçuk, '5 ve 9'uncu sınıflar pedagojik olarak belirli bir öğretim kademesinden, yani ilkokul ve ortaokuldan bir üst kademeye geçişteki ilk senedir. Henüz yeni öğretmenlerle tanışma, yeni bir müfredatla karşılaşma aşamasındalar. Onların erken başlaması çok önemliydi.' yanıtını verdi.
Eğitim ve öğretim senesinin uzun bir süreç, bir maraton koşu olduğunun altını çizen Bakan Selçuk, şu açıklamada bulundu:
'Aşama aşama, salgının seyrine bağlı olarak sınıfları kademe kademe açacağız. Bunu da çok büyük bir kontrol içinde yapıyoruz. Birçok ülkede olduğu gibi bütün sınıfları her gün açmak ve maskesiz bir şekilde açmak şeklinde bir tercih değil de belirli sınıfları ve yaşları istatistiklere bakarak, bilim insanlarının ortaya koyduğu kanıtlara bakarak, aşama aşama, kontrollü bir şekilde açmayı tercih ettik. Bu da devam ediyor.
'OKUL SOKAKTAN, ÇARŞI PAZARDAN DAHA ÇOK KONTROLLÜ BİR YERDİR'
Bizi en çok mutlu eden okula devam eden çocuklarımızın kendilerinde ve ailelerinde bir artış olmadığı gibi bir azalmanın söz konusu oluyor olması da bizi ayrıca mutlu ediyor. Okul daha kontrollü bir ortamdır. Tatil yerinden, sokaktan, çarşı pazardan çok daha kontrollü bir yerdir. Bundan dolayı da bilimsel verilere dayalı ortaya koyduğumuz görüşün gerçekleşmesi bizi ayrıca memnun etti. Yüzde 80'lere yakın bir katılım var. Bu katılımın bizim beklentimizin üstünde olduğunu söyleyebilirim. Genel olarak tüm kademelerde yüzde 70'in üstünde bir katılım var. Ama bazılarında yüzde 90'lara varıyor, bazılarındaysa yüzde 75'lerde kalıyor. Genel olarak yüzde 80'lerde bir katılım var.'
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, beşinci ve dokuzuncu sınıfların yöntem ve esaslarının da başka sınıflarla benzer olacağının altını çizerek yarın bu meselede bir bildiri yayınlanacağını ve kaçıncı sınıfta hangi derslerin, kaç saat yapılacağı ile ilgili daha detaylı bilgilerin aktarılacağını ifadelerine ekledi.