Erik, çilek, kiraz, kayısı gibi yaz meyveleri yaklaşık bir aydır raflarda yer alıyor ve pazar tezgâhlarında kilogram fiyatı 50 TL'den başlarken, marketlerde bu fiyat 150 lirayı geçiyor. Tezgahlarda fiyatları el yakan bu ürünlerin üreticideki fiyatı ise 10-20 TL arasında değişiyor. Bu durum, meyve-sebze fiyatlarının tarladan sofraya gelene kadar altıya katlandığını gösteriyor. Ne üretici ne de tüketici bu süreçten kazançlı çıkıyor, aracı ve tüccarlar ise büyük kazanç sağlıyor. Üreticiler, ürünlerini minimum kâr marjıyla sattıklarını, bazen zararına bile verdiklerini ifade ederken, tüketiciler yüksek fiyatlardan şikayet ediyor. Üreticiler, "Biz ürünümüzü minimum kâr marjıyla satıyoruz, hatta bazen zararına bile veriyoruz. Ancak vatandaş yüksek fiyattan alıyor. Kazanan ise her zamanki gibi iyi yere tezgah açan tüccar ve aracı oluyor. Bir an önce hal yasasının çıkmasını ve uygulanmasını bekliyoruz, yoksa bu sorun çözülmez" diyor.
Fiyat sadece üreticide uygun
Erikten kayısıya, çilekten kiraza her ürün için ayrı ayrı üreticilerle görüşme yapıldı. Manisa Turgutlu Ziraat Odası Başkanı Abdullah Şenol, erik rekoltesinde geçen yıla göre yüzde 30 artış olduğunu belirterek, "Mahsul bol, o nedenle üreticide fiyat uygun. Bizde papaz eriği var. Üretici için toplama maliyeti 20 TL ama mahsul bol olduğu için bunun altında sattığımız oldu" dedi. Mersin'in Mut ilçesinde kayısı ve erik hasadının tamamlanmak üzere olduğunu belirten Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz da, "Üreticide erik 10 ila 15 TL arasında değişiyor. Kayısı da 10 liradan başlıyor 40 TL'ye kadar çıkıyor. Ancak 40 TL olan kayısı iç pazara gitmez, o ihracata verilir. İç pazara verilen kayısı genellikle bizde 10-20 TL arasında değişiyor" diye konuştu.
Üreticiden tüketiciye
Üreticide 10 ila 40 TL arasında olan kayısı ise İstanbul halinde 30 ila 100 TL arasında değişirken, semt pazarlarında 60 ila 70 TL arasında, markette ise 40 ila 70 TL arasında değişiyor. Fiyatı en yüksek olan meyvelerden biri de kiraz. Üreticide 30-35 TL olan kiraz, İstanbul Hali'nde 60 ila 100 TL arasında değişiyor. Bu ürünün pazar tezgahında kilogram fiyatı 50 ila 80 TL arasında değişirken, markette 100 TL'den başlıyor, 300 TL'ye kadar çıkıyor. Üreticiden 10-15 TL'ye çıkan papaz eriği, İstanbul'a gelene kadar fiyatını beş kat artırmış oluyor. Bu durumda, eriğin kilogram fiyatı İstanbul Hali'nde 50 ila 70 TL arasında değişirken, pazarda 60 ila 80 TL, markette ise 70 ila 90 TL arasında değişiyor. Napolyon kirazın merkezlerinden biri olan Konya Akşehir'in Ziraat Odası Başkanı Fahri Küçükpolat, "Burada Napolyon kirazı henüz hasat edilmedi. Pazarda satılan kiraz 'suluk' dediğimiz fabrikalara meyve suyu için verilen ürün. Bunlar üreticiden 30-35 liradan çıkıyor. Birinci kalite kiraz ihracata gider, pazardaki ya da markettekiler birinci kalite değildir" değerlendirmesini yaptı.
Çilek fiyatı rekora ulaştı
Üreticiden 25 ila 40 TL arasında çıkan çilek, İstanbul Hali'nde 35 ila 70 TL, pazarda ise 60 ila 80 TL arasında satılıyor. Bu fiyat markette ise 100 liraya kadar çıkıyor. Konya Hüyük Ziraat Odası Başkanı Ertuğrul Zedef, çileğin 'suluk' ve 'sofralık' olmak üzere ikiye ayrıldığını belirterek, "Suluk dediğimiz tür fabrikalara gider. Bunlar 2-3 günde bozulur. Ancak sofralıklar daha hassas toplanır, o nedenle daha dayanıklıdır. Şu anda suluk çilek üreticiden 25 TL'den, sofralık çilek ise 40 TL'den çıkıyor. Bizim suluk dediğimiz tür pazar ya da markette 60 liradan, sofralık dediğimiz tür ise 100 liradan satılıyor. Çilek çabuk bozulan bir ürün olduğu için makas da çok açılmıyor" ifadelerini kullandı.
Üreticiler, yüksek fiyatların önüne geçmek için hal yasasının bir an önce çıkarılmasını ve uygulanmasını bekliyor. Bu sayede, hem üreticinin emeği karşılığını bulacak hem de tüketici daha makul fiyatlarla meyve-sebze alabilecek. Ancak mevcut durumda, üreticiden tüketiciye kadar olan süreçte en büyük kazancı aracı ve tüccarlar elde ediyor. Hal yasasının çıkması ve etkin bir şekilde uygulanması, bu sorunun çözülmesi için önemli bir adım olabilir.