Yatırımcıların gözü Türkiye'de! Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Türkiye, katılım finansı alanında yeni bir yol haritası belirliyor"

Erdoğan, konuşmasında Türkiye'nin yatırımcılar için cazip bir destinasyon olduğunu vurgulayarak, "Türkiye'ye güvenen hiç kimse pişman olmadı. Kazandırarak, kazanmayı amaçlayan hiçbir müteşebbis sonradan nedamet duymadı" dedi. Türkiye'nin gelecek vaat eden bir ekonomi olduğunu ifade eden Erdoğan, yatırım yapan ve istihdam yaratan her türlü girişime destek vereceklerini söyledi.

Zirvenin Türkiye'de düzenlenmesinin önemine de değinen Erdoğan, İstanbul'un küresel finans ve katılım finans merkezlerinden biri haline getirilmesi hedefine vurgu yaptı. İstanbul'un büyük potansiyeli olduğunu ve finansal piyasalarda önemli bir rol üstlenebileceğini belirten Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi'nin bu vizyonun sembolü olduğunu dile getirdi. Ancak Erdoğan, konuşmasında küresel ekonomideki eşitsizlik sorununa da dikkat çekti. Necip Fazıl'ın "Bu taksimi kurt yapmaz" şiiriyle ifade ettiği gibi, dünyada servet transferinin zenginden fakire doğru olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu eşitsizliğin giderek arttığını belirtti. Kapitalist sistemin zayıfı daha da zayıf, fakiri daha da fakirleştirdiğini dile getiren Erdoğan, İslami umdelerin ekonomik hayatın temel yapı taşları olduğunu vurguladı.

Zirve sonunda, Albaraka Forumu Başkanı Şeyh Abdullah Saleh Kamel, Erdoğan'a günün anısına minyatür Kabe kapısı takdim etti. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şahitliğinde Albaraka Forumu ile Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, İstanbul Finans Merkezi, Türkiye Varlık Fonu, İbn Haldun Üniversitesi ve İslam İşbirliği Teşkilatı Gençlik Forumu arasında ayrı ayrı ikili mutabakat zaptları imzalandı. Bu adımlar, Türkiye'nin uluslararası finansal arenada önemli bir oyuncu olarak konumunu pekiştirmesine katkı sağlayacak.

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, İstanbul'da düzenlenen Albaraka İslami Finans Zirvesi ile Arap Bankacılık Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Karahan, Türk Lirası'nın reel olarak değer kazanmasını beklediklerini belirterek, yapılan düzenlemelerin TL likiditesinin sterilize edilmesine, TL mevduata geçişin desteklenmesine ve aşırı kredi büyümesinin önlenmesine imkan sağlayacağını ifade etti. Bu açıklamalar, Türk Lirası'nın değer kazanması ve ekonomik istikrarın sağlanması adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Karahan, enflasyon konusunda da açıklamalarda bulunarak, son verilere göre enflasyonun yüzde 69.8 seviyesinde olduğunu ve mayısta yüzde 75 ile zirveye ulaşmasını beklediklerini ifade etti. Bu durum, enflasyonla mücadelede daha etkili politikaların geliştirilmesi gerekliliğini ortaya koydu.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de paylaşımda bulundu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, hükümetin ana hedefinin dezenflasyon olduğunu vurgulayarak, açık veya örtülü bir kur hedeflerinin olmadığını belirtti. Şimşek, tercihlerin Türk Lirası'na yönelmeye başladığını ifade ederek, ekonomik istikrarın sağlanması adına atılan adımların önemine dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yastıkaltı tasarruf kültürüne ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Yastıkaltı olarak adlandırılan sistem dışı tasarrufun ekonomiye katkısının olmadığını belirten Erdoğan, bu tür tasarrufların ekonomik büyümeye destek olmadığını dile getirdi. Finans kurumlarının bu konuda politika geliştirmesi ve toplumu finansal ürünlerle ikna etmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, ancak henüz istenilen düzeyde başarı sağlanamadığını ifade etti.

Bu açıklamalar, Türkiye'nin ekonomik politikalarında değişim ve dönüşüm ihtiyacını ortaya koyarken, ekonomik istikrarın sağlanması ve enflasyonla mücadelede yeni adımların atılması gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Türkiye'nin ekonomik dönüşümünde önemli bir rol üstlenen katılım finansının daha da geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de katılım finansın bankacılık varlıkları içindeki payını artırmak için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Katılım finansının ülkenin kalkınması, ekonomisinin güçlenmesi ve finansal bağımsızlığının sağlanması açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin bu alandaki potansiyelini tam anlamıyla değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Hedeflerinin kısa vadede katılım finansın bankacılık varlıkları içindeki payını yüzde 15'e çıkarmak olduğunu belirten Erdoğan, önümüzdeki dönemde bu alanda bir katılım finans yasasını hayata geçirmeyi planladıklarını dile getirdi.

Uluslararası Arap Bankacılık Zirvesi'nde Türkiye'nin potansiyeline dikkat çeken Arap Bankalar Birliği Başkanı Muhammed el-Etrebi, Türkiye'de bankacılık sektöründe önemli fırsatların olduğunu vurgulayarak, ülkenin gelişmekte olan bir ülke olduğunu ve büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Etrebi, Türkiye'nin ekonomisinde yaşanan olumlu gelişmelerin yanı sıra, yeni ekonomi politikalarının hayata geçirilmesinin yatırımcılar için cazip bir ortam oluşturduğunu belirtti. Türkiye ile Arap ülkeleri arasında turizm ve ticaret alanında daha fazla iş birliği ve yatırım yapılması gerektiğini vurgulayan Etrebi, Türkiye ile Mısır arasındaki dostane ilişkilerin de ticaret hacmini artıracağını öngördü. Özellikle turizm alanında Türkiye'ye olan ilginin artması ve ticaret hacminin genişlemesiyle birlikte Türkiye'nin gelecekte daha fazla yatırım çekeceğini ve ekonomik büyümesini sürdüreceğini ifade etti.