Mahkemeye taşınma sürecinde yaşanan kira problemleri dava olarak mahkemelere taşındığında, hakimlerin işi hiç kolay olmayacak. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Umut Yeniocak, 2011 yılında yaşanan Van Depremi’nden sonra verilen bir yargı kararının, bugün birçok kira probleminin çözümü bakımından emsal teşkil edebileceği görüşünde.
Konuyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Yeniocak "Çünkü hukuken bütün kira sözleşmelerini kapsayacak tek bir çözüm yöntemi sunulamaz. Her sözleşme ilişkisinin kendi özel koşulları değerlendirilerek sonuca varılmalıdır. Kira problemlerinin çözümü bakımından, geçmişte yaşanan benzer mücbir sebep süreçlerinde kira sözleşmeleriyle ilgili verilen yargı kararlarından faydalanmak gerekir." ifadelerini kullandı.
"BENZER BAŞKA KARARLAR DA VAR"
Van depremi döneminde verilen bir kararı emsal olarak gösteren Yeniocak, "Van depreminden hemen önce, bir işyeri için yüksek bedelli bir kira sözleşmesi imzalayan kiracı, depremden sonra şehirdeki ticari hayatın durma noktasına gelmesi gerekçesiyle, kira bedelinin indirilmesi için mahkemeye başvurması üzerine Yargıtay, kiracının, deprem sonrası şehirdeki ticari hayatın olağanüstü biçimde yavaşladığı yönündeki iddiaları hakkında bilirkişi raporu alınması gerektiğini, gerçekten bu iddialar doğruysa, kira bedelinde bir miktar indirim yapılması gerektiği yönünde karar vermiştir. Benzer başka kararlar da var." dedi.
YARGIYA BAŞVURULMASI GEREKTİĞİ BELİRTİLDİ
Coronavirüs salgını sebebiyle alınan önlemler ve ticari hayatın olağanüstü bir sürece girdiği bugünlerde, zor durumda kalan kiracıların benzer bir savunmayla, bu süreç boyunca kira bedellerinin indirilmesini talep etme imkânlarının olduğunu vurgulayan Yeniocak, yaşadıkları durumu ve indirim taleplerini zaman geçirmeden iş yeri ya da konut sahiplerine yazılı olarak bildirmeleri gerektiğini belirtiyor. İşyeri ya da konut sahibinin bu talebi kabul etmemesi durumunda ise, yargıya başvurulması gerektiğini söylüyor.