Facebook’daki sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, ‘Vatansız, kansız şerefsiz, soytarı’ ifadelerini kullanan gence yönelik Savcılıkta şikayette bulunulmuştu. Savcılıkta ifade veren genç, kovuşturulmaya gerek görülmemişti.
Savcılık, hakaret etmekle suçlanan genç hakkındaki ‘kovuşturmaya gerek yoktur’ şeklinde karar vermişti. Savcılığın verdiği takipsizlik kararı, kendisine ‘soytarı’ denildiği için hakarete uğradığını düşünen sosyal medya kullanıcısı tarafından Sulh Ceza Hakimliğine taşındı.
Sulh Ceza Hakimliği ise sosyal medya kullanıcısının itiraz talebini reddetti. Bunun üzerine, Sulh ceza hakimliğinin kararını Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na taşıyan sosyal medya kullanıcısı, burada beklediği sonucu aldı. Dava dosyasında yapılan incelemenin ardından Yargıtay 18. Ceza Dairesi, emsal nitelikte bir karar aldı. Yargıtay’ın aldığı kararda şu ifadeler yer aldı;
‘İncelenen dosyada, şüphelinin ad ve soyadının yazılı olduğu facebook hesabından müştekinin tweeti paylaşılarak altına yorum yapıldığı ortadadır. Dosyadaki mevcut delillerin şüpheli hakkında hakaret suçunun işlendiği hususunda iddianame düzenlenebilmesi için yeterli şüphe oluşturduğu açıktır. Şüphelinin eyleminin sübut bulup bulmadığı hususu, tüm kanıtların, mahkemece birlikte tartışılıp değerlendirilmesi sonucu belirlenmesi gerekmektedir. Yapılan açıklamalara göre, şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar ve bu karara itiraz sonucunda verilen itirazın reddine dair mercii kararı hukuka aykırıdır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin kararının bozulmasına oy birliğiyle karar verildi.’