Haber365 Özel | Edanur Tekin
Çin’de özerk bölge olan İç Moğolistan’ın Bayan Nur şehrinde bir çobanda görülen Bubonik (Hıyarcıklı) Veba vakası üzerine sağlık yetkilileri uyarılarda bulunarak önlemleri 3’üncü seviyeye yükseltti. 3’üncü seviyede, vatandaşlardan veba taşıma riski bulunan hayvanların avlanmaması ve tüketilmemesi talep ediliyor. Tıp profesörü Hidayet Akdemir, “Veba bakterisi insanlara, pire ısırmasıyla (bubonik= hıyarcıklı form), mikroplu sıvı veya dokularla doğrudan temasla (bubonik=hıyarcıklı ve septisemik form), veba zatürresi olan kişinin öksürme esnasında havaya attığı damlacıkların sağlam kişiler tarafından solunum yoluyla alınmasıyla (pnömonik form) bulaşır” diye konuştu.
ORTAÇAĞ’DA KARA ÖLÜM OLARAK BİLİNİYORDU
Halka arasında hıyarcıklı veba olarak bilinen bubonik vebanın, veba türlerinde en sık görülen formu olduğunu belirten Prof. Dr. Akdemir, “Ortaçağ Avrupa’sında ‘Kara Ölüm’ olarak bilinirdi. Pirenin ısırdığı ve bakterilerin vücuda girdiği yere en yakın lenf bezlerinde ağrılı şişme ve iltihaplanma görülür. İleri dönemlerde iltihaplı lenf nodları açılarak akıntılı hal alır. Tedaviye hemen başlanmazsa bakteri vücudun her yerine yayılarak akciğer ve kan zehirlenmesine (septisemik) dönüşebilir” açıklamasında bulundu.
HIYARCIKLI VEBANIN KONTROLDEN ÇIKMA RİSKİ VAR MI?
Her yıl dünya genelinde 1.000 ila 2.500 veba vakası görülmektedir. Veba, Asya’nın büyük bir bölümünde, Afrika’nın bazı bölgelerinde, Güney Amerika’nın kuzeyinde ve Kuzey Amerika’nın güney-batı bölgesinde çok sık görülür diyen Prof. Dr. Akdemir, hıyarcıklı veba hastalığından korunmak için alınması gereken önlemlere değinerek, “Hastalıktan korunmanın en etkili yolu hastalığın bulaşmasına neden olan pirelerin yaşadığı yerlerden ve hayvanlardan uzak durmaktır. Çevre daima temiz olmalı, güneş gören yerler tercih edilmelidir (bakteri güneş ışınlarının etkisinde kaldığında hızla ölür) ve en önemlisi veba hastalığı taşıyan kişi ve hayvanlar ile temastan kesinlikle kaçınılmalıdır” uyarısında bulundu.
Bakteriyel enfeksiyonlar arasında en ciddi bulaşıcı hastalıklardan biri olan vebanın tedavisine de değinen Akdemir, "Tedavide antibiyotikler kullanılır. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa başarı o kadar artar" dedi.
YÜZME HAVUZLARINDA YENİ TEHLİKE: BEYİN YİYEN AMİP
ABD’nin Florida eyaletinde bir yüzme havuzunda görülen ve halk arasında beyin yiyen amip olarak bilinen Naegleria fowleri hakkında da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Hidayet Akdemir, şu şekilde konuştu:
“Naegleria fowleri, menenjite neden olan bir amiptir. Beyin yiyen amip olarak da bilinir. Çamurlu sularda, göl, yüzme havuzu ve durgun sularda yıkanan insanlarda çoğunlukla burun yoluyla bazen de ağız yoluyla bulaşır.
Koku alma kanalına giren amipler, burun içi mukozayı geçerek koku alma siniri (nervus olfactorius) yolu ile beyin-omurilik sıvısı (BOS) ve beyine yerleşirler. Ani ölümcül bir hastalık olan ve Primer Amibik Meningoensefalit (PAM) olarak adlandırılan menenjitlere sebep olurlar. Burun iltihabı, yüksek ateş, bulantı, baş ağrısı ve göz ağrıları belirtileri görülür. Kısa sürede şuur bulanıklığı ve koma ile ölüm meydana gelir.”
İYİ KLORLANMAMIŞ HAVUZDAN BULAŞABİLİR
1995-2004 yılları arasında ABD'de 23 kişide görüldüğünü belirten Prof. Dr. Akdemir, bu amipin sıcak havaları sevdiğini belirtti. Prof. Dr. Hidayet Akdemir, "Kişiden kişiye bulaşmaz. Durgun ve kirli sulardan bulaşır. Havuz temizleniyor ve klorlanıyorsa bulaşmaz. Denizden bulaşmaz.”