Van'da, geçen hafta evlat nöbeti tutmaya başlayan sekiz aileye bu hafta içinde iki aile daha katıldı.
HDP binasının önüne sloganlarla giden ailelere HDP binasında olanlar da sloganla yanıt verdi. Emniyet güçleri gerginliğin tırmanmaması için yoğun güvenlik önlemi aldı.
Aileler, çocuklarını alana dek gösterilerini sürdüreceklerini dile getirdi.
Van'daki gösteriye dokuz sene önce 13 yaşındayken, kaçırılan kızı Şeyma için katılan Nazlı Sancar, şu ifadeleri kullandı:
"2012'de elini kolunu bağlayarak, zorla kızımı dağa kaçırdılar. 9 yıldır kızımdan hiç haber alamadım. Ben PKK'dan ve HDP'den kızımı istiyorum. Artık yeter, dayanamıyorum. Ne gecemiz gece ne gündüzümüz gündüzdür. Ben kızıma gelinlik giydirmek istiyordum. Kızımın hayali vardı, okuyacaktı. Benim kızımın kalemini kırdılar. Kızımın elinden kalem alıp, silah verdiler. Ben evladımı istiyorum, canımı, ciğerimi istiyorum. Yeter artık. PKK ve HDP bizden ne istiyor? Biz sadece hakkımız olan evladımızı istiyoruz."
''DEVLET KAPISI PEYGAMBER OCAĞIDIR''
Dağa PKK'lı teröristler tarafından zorla kaçırılan kızı Şilan için gösteriye katılan Atiye Dayan da "6 yıl önce çocuğum dağa kaçırıldı. Çocuğumu istiyorum. Ben evlat acısı yaşıyorum. Bilmiyorum daha artık nereye kadar yanacağız. Yeter artık, çocuklarımızı istiyoruz. Benim PKK'ya verecek çocuğum yok. Çocuğum bir iş merkezinden dağa kaçırıldı. Şilan, neredeysen çık, gel kızım. Senin yerin PKK'nın içi değil senin yerin benim yanımdır. 6 yıldır evlat acısı çekiyorum. Kızıma sesleniyorum. Kızım gel, devlete teslim ol. Senin ne işin vardı onların içinde? Devlet kapısı, peygamber ocağıdır; gel, teslim ol" dedi.
Evladı Mikail Erdinç için eyleme katılan Yusuf Erdinç şu ifadeleri kullandı:
"Hukuk fakültesi okurken dağa kaçırıldı. HDP'liler oğlumu kaçırdı. Son sınıftayken 2015'te kaçırdılar. Avukat olacaktı ama bırakmadılar. 6 yıldır oğlumun peşindeyim. 18 aydır Diyarbakır'da nöbetteydim sonra buraya geldim. Oradaki HDP'yi kapattım, burayı da kapatacağım. Oğlumu alana kadar ben bu mücadeleyi bırakmayacağım."