Türkiye ve Çin'den kritik iş birliği: Nadir toprak elementlerinde dev anlaşma!

Bakan Bayraktar, Çin Tabii Kaynaklar Bakanı Vang Guanghua ve Ulusal Enerji İdaresi Başkanı Cang Cienhua ile gerçekleştirdiği görüşmelerde, enerji alanında iş birliğinin yanı sıra mevcut ve potansiyel iş birliği fırsatlarını da ele aldı. Görüşmeler sonucunda iki ülke arasında "Enerji Dönüşümü Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı" imzalandı. Çin'in önde gelen enerji şirketlerinin temsilcileriyle gerçekleştirilen toplantılarda, nükleer enerji, yenilenebilir enerji ve enerji depolama gibi alanlarda işbirliği fırsatları değerlendirildi. Bu görüşmelerin yanı sıra, kritik mineraller konusunda da somut adımlar atıldı. Bayraktar, Türkiye'nin Eskişehir Beylikova'da dünyanın en büyük ikinci rezervini bulduğu nadir toprak elementleriyle ilgili işbirliğini geliştirmek amacıyla Çin ile görüştüğünü belirtti. Türkiye ve Çin arasında doğal kaynaklar alanında bir işbirliği anlaşması imzalanması için çalışmalar başlatıldı.

Ulusal Enerji İdaresi ile yapılan görüşmelerde imzalanan mutabakat zaptı, yenilenebilir enerji ve karbonsuzlaşma projelerini kapsıyor. Bu anlaşma, Türkiye'nin enerji dönüşümü sürecine önemli katkılar sağlayacak ve ülkeler arasındaki işbirliğini daha da güçlendirecek.

Bakan Bayraktar, Türkiye'nin enerji sektöründeki yenilikçi ve ileri teknolojiye dayalı yaklaşımının Çin ile olan işbirliğini daha da güçlendireceğini vurguladı. Çin ziyareti, Türkiye'nin enerji sektöründeki uluslararası alandaki konumunu güçlendirmek ve enerji arz güvenliğini artırmak için önemli bir adım olarak nitelendiriliyor.

Nükleer enerji açıklaması 

Pekin'deki temaslar kapsamında, ilk olarak Türkiye'nin nükleer alanda bugüne dek çalışmaların yürütüldüğü, SPIC yetkilileriyle bir araya geldiği ve iş birliğinde bir sonraki adımda neler yapacaklarını konuştuklarını dile getiren Bayraktar, şu açıklamalarla konuşmasını sonlandırdı:

"Bizim Türkiye olarak uzun dönemli enerji planımızda hem iklim hedeflerimiz hem de ülkemizin uzun dönemli sürdürülebilir enerji güvenliği açısından, nükleer enerjide 2050 yılına kadar mutlaka 20 bin megavatlık bir kurulu güce erişmeyi hedefliyoruz. Malumunuz şu anda bir tane yürüyen projemiz var. İnşaat çalışmaları devam eden Akkuyu Nükleer Santrali projemiz var. Bunun yanı sıra iki tane daha, bir tanesi Sinop'ta, bir tanesi Trakya'da, büyük ölçekli nükleer santral yapmak istiyoruz. Çinli şirket (SPIC) ile Trakya projesi için uzun yıllardır görüşmelerimiz devam ediyor. Pandemi süreci bizi epey yavaşlattı. O dönemde gidiş ve gelişlerde sıkıntılar yaşandı ama biz şimdi bu sürece biraz daha fazla hız verdik, daha fazla ivmelendirmek istiyoruz. Yeni dönemde Akkuyu'dan edindiğimiz tecrübeyle daha çok yerlileştirmenin olduğu, insan kaynağı ve işletmecilikte yerliliğin olduğu bir modeli hedefliyoruz."