TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Mehmet Nefes, Derin Uzay çalışmalarının yanı sıra daha kapsamlı faaliyetlere odaklandıklarını belirtti. "TÜBİTAK Uzay bünyesinde geliştirdiğimiz gözlem ve haberleşme uydu projelerinde elde ettiğimiz bilgi ve tecrübeleri Ay Projesi'ne de taşıyoruz." dedi. Gezeravcı'nın Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) uğurlanmasının ardından, yolculuğunun yaklaşık 36 saat süreceğini aktardı. TÜBİTAK Uzay olarak projeye katkıda bulunmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Nefes, Gezeravcı'nın ISS'de gerçekleştireceği 13 bilimsel deneyle önemli sonuç ve çıktılar elde edeceğini ve Türkiye'ye döneceğini belirtti. Nefes, ilk insanlı uzay misyonunun gerçekleşmesinin, Milli Uzay Programı'nın önemli projelerinden ve hedeflerinden birinin tamamlanması anlamına geleceğini dile getirdi.
Milli Uzay Programı'nda diğer projelere de değinen Nefes, şunları söyledi:
"Biz de TÜBİTAK Uzay olarak bu projelerde yer alıyoruz. Ay Görevi bunlardan biri. Yerli haberleşme ve gözlem uydularının yapımına da devam ediyoruz. Geçmişimizde 5 gözlem uydusu geliştirdik, yenilerini geliştirmeye devam ediyoruz. Ekiplerimizi çalışıyor. Türkiye'nin ilk milli haberleşme uydusunu üretiyoruz, orada da son aşamaya geldik. Yaklaşık 6 ay sonra Alper Gezeravcı'nın fırlatılmasının gerçekleştirildiği hava üssünde fırlatma gerçekleştirilecek. Bununla ilgili çalışmalarımız da devam ediyor." Nefes, uzayda yapılacak 13 deneye de değinerek 3'ünün TÜBİTAK'a, MİYOKA isimli deneyin de TÜBİTAK Uzay'a ait olduğunu belirtti. Uzayda yapılacak MİYOKA deneyiyle kurşunsuz lehimleme tekniğinin uzayda entegrasyonunun ve analizinin yapılacağını aktaran Nefes, "Önümüzdeki projelerimizde kullanacağımız elektronik kart tasarımlarında faydalarını görmeyi umduğumuz ve kıymetli bir deney. Bunun çıktılarını da Gezeravcı döndükten sonraki misyonlarda da devam edecek şekilde takip edeceğiz." dedi.
“Ay Misyonu”
Nefes, devam eden uzay projelerine de atıfta bulunarak, Milli Uzay Programı'nın hedeflerinden birinin Ay Misyonu olduğunu belirtti. TÜBİTAK Uzay'ın bu projenin yürütücüsü olduğuna vurgu yaptı. Nefes'in değerlendirmeleri şu şekilde:
"İlk aşamayı 2026'da tamamlamayı ve Ay'a ilk uzay aracını göndermeyi planlıyoruz. Uzun soluklu bir proje devamında gelen projelerde de Ay'da analiz yapılacak. Oraya iniş yapabilecek araçlar geliştirmeyi planlıyoruz. Şu anda onun tasarım aşamalarındayız. AYAP Projesi'nde de şu anda sistem seviyesi tasarım aşamaları devam ediyor. Derin Uzay çalışmalarıyla ilgili daha kapsamlı faaliyetlerimiz de var. TÜBİTAK Uzay bünyesindeki nitelikli insan kaynaklarımızla bugüne kadarki geliştirdiğimiz gözlem ve haberleşme uydu projelerinde elde ettiğimiz bilgi ve tecrübeleri Ay Projesi'ne de taşıyoruz. Güçlenerek çalışmalara devam ediyoruz."
Nefes: Deney sonuçları çok kritik
TÜBİTAK Uzay Baş Mühendisi Bülent Avenoğlu, Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı'nın uzay yolculuğuna başladığını belirterek, cumartesi öğle saatlerinde bu yolculuğunun tamamlanarak Uluslararası Uzay İstasyonu'na geçmesinin beklendiğini söyleyen Avenoğlu, şu açıklamada bulundu:
"MİYOKA deneyinin amacı mikro yerçekimi ortamında kurşunsuz lehim araştırması. Ağır metaller ve kurşun, insan sağlığına zararlı olduğu için tüm alanlardan ve hayatımızdan çıkarılmaya çalışılıyor. Bu nedenle tüm elektronik bileşenlerde de artık kurşunsuz lehimlere geçiliyor. Bu deneyin amacı yeni nesil elektronik bileşenlerin uzay ortamında lehimlendiklerinde, yüzde 100 kalayla lehimlendiklerinde oluşan farkları incelemek ve kurşunsuz bileşenlerin uzay performanslarını gözlemlemek, bundan sonraki Ay Projesi gibi derin uzay görevleri gibi gelecek projelerde bunları kullanabilmek. Deney sonuçları bizim için çok kritik. Hem gelecek projelerde kullanacağız hem de bu sonuçları makalelerle ISS ile paylaşacağız. Bu alanda da ülkemizde de dünyada da öncü kuruluşlardan biri olmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz."