Türk bilim insanları, Koronavirüsü 10 saniyede tanımlayabilen tanı sistemi geliştirdi.
Türk bilim insanları, Koronavirüsü 10 saniyede tanımlayabilen tanı sistemi geliştirdi. Tanı sistemini geliştiren bilim insanlarından biri olan Dr. Ali Aytaç Seymen, ‘Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı'nda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda yüzde 99 duyarlılık ve özgüllük değerlerine ulaştık. En düşük viral yüklerde dahi yüzde 97’yi yakaladık’ ifadelerini kullandı.
Türk bilim insanları, yine bir ilke imza attı. Koronavirüsü 10 saniyede tanımlayabilen bir sistem geliştiren bilim insanları, sistemi ilk olarak bir sanat etkinliği öncesinde katılan ziyaretçilere yaptı. 600 kişiye yapılan test 4 bilim insanı tarafından geliştirildi. Teste ayrıca burun sürüntüsüne de gerek duyulmuyor. Nanoteknoloji temelli tanı sisteme, ‘Diagnovir’ adı verildi.
‘10 SANİYEDE VİRÜSÜ TESPİT EDEN BİR TANI SİSTEMİ GELİŞTİRDİK’
Testi nasıl geliştirdiklerini aktaran Felisya Biyomedikal Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ali Aytaç Seymen, ‘Şu anda tamamen sahalarda olan viral yüke de bağlı olmak şartıyla 10 saniyede virüsü tespit eden bir tanı sistemi geliştirdik. 10 saniye çok kısa bir süre gibi gelebilir ama biz virüsün kendisini tanıyıp interdisipliner bir çalışma ile bir sistem geliştirdik. Bizim hızımız buradan kaynaklanıyor. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı'nda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda çok yüksek oranları elde ettik. Yüzde 99 oranında duyarlılık ve özgüllük değerlerine ulaştık. Türkiye’nin bazı izin mekanizmaları var. Bu çalışmaları oraya sunduk ve şu anda tamamen uygulanabilir şekilde tüm izinlerimizle sahadayız’ ifadelerini kullandı.
‘YANILMA PAYI OLDUKÇA DÜŞÜK’
Bu testin tanı açısından çok önemli olduğunu belirten Dr. Ali Aytaç Seymen, ‘Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki etik kurul çalışmalarımızda viral yükün çok daha düşük olduğu vakalarda virüsü hala tespit edebildiğimizi gördük. Biyoistatistik değerlerimiz oldukça yüksek çıktı. Yani yanılma payı oldukça düşük. En düşük viral yüklerde dahi yükse 97’lik değerleri yakalayabildik’ dedi.
‘TANI SİSTEMİNİN AKTİVİTE VE ETKİNLİKLERDE YERİNİ ALACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ’
Konser, tiyatro gibi alanlarda etkinlik öncesinde kullanılmasıyla sosyal hayatın iyileşmesinin önemini aktaran Dr. Seymen, şunları söyledi:
‘İnsanların tamamen sıkıldığı bir noktadayız. Sosyal hayat tamamen baskılanıyor. Sosyal hayatın açılabileceği her noktada sahadayız. Artık yurt dışından gelen test sistemlerinin önüne geçmeye başlıyoruz. Bu tanı sistemlerinin sosyal hayatta aktivite ve etkinliklerde yerini alacağını düşünüyoruz. Turizmin de başladığı bu aylarda havaalanlarında bu testler kullanılabilir. En önemli sosyal aktivitelerden birisi de konserler, sinemalar. Böylesi birçok alanda bu tanı kitleri kullanıma hazır. Bugün ise bu alanda önemli bir sanat aktivesi var. İnsanlar bu sanat aktivitesinin ziyaretine güvenli bir şekilde katılmak istiyor. Aktivitenin yöneticileriyle beraber bu alanı güvenilir hala getirdik. Alana girecek kişilere önce bu alanda koronavirüs testi yapıyoruz.’