Tarım Kredi Genel Müdürü Poyraz, "Bu yıl yaklaşık 700 bin tonluk ürünü sözleşmeli üretim kapsamında alacağız." diye konuştu.
Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği (Tarım Kredi) Genel Müdürü Fahrettin Poyraz, bu sene neredeyse 700 bin ton ürünü sözleşmeli üretim boyutunda alacaklarını ifade ederek, "Geçen yıl 400 milyon lira civarında olan sözleşmeli üretim hacmimizi 2020 yılında 1 milyar liraya yükseltmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
Poyraz'ın açıklamasında, Tarım Kredi'nin sözleşmeli üretim ve 2020 senesi tarımsal ürün alım hedefleriyle ilgili bilgi aktardı.
Tarımda yer yer üreticilerin yüksek gelir ümidiyle aynı ürüne yönelmelerinden doğan problemler yaşandığına dikkat çeken Poyraz, talep fazlası mahsüllerin çoğu zaman hasadının bile yapılmadığını dile getirdi.
Poyraz, bir takım fırsatçıların fiyat yükseltme ümidiyle üreticilerin ürünlerini alarak depoladıklarını ve bu ssebepten dolayı piyasada zamn zaman belli ürünlerde problemler yaşandığını ifade ederek, "Bazı dönemlerde de para etmez düşüncesiyle bazı ürünlerde ekim yapılmaması nedeniyle fiyatlarda aşırı yükselme, hatta ithalat mecburiyeti yaşanmakta. Bundan dolayıdır ki sözleşmeli üretim modeli elzem bir duruma gelmiştir." açıklamasında bulundu.
Bu sene sözleşmeli üretim modeline ağırlık vereceklerini ifade eden Poyraz, şu açıklamalarda bulundu:
"Çiftçi bir yıl önceki hasada bakıyor, fiyata bakıyor, geçen sene patates fiyatları çok fazlaydı, bu sene de fazla olur diyor ve patates ekiyor. Üretim sürecinin planlanması gerek. Bu yıl yaklaşık 700 bin tonluk ürünü sözleşmeli üretim kapsamında alacağız. Geçen yıl 400 milyon lira civarında olan sözleşmeli üretim hacmimizi 2020 yılında 1 milyar liraya yükseltmeyi hedefliyoruz."
"Çiftçi üreteceği ürünün planlamasını tohumdan itibaren yapacak"
Poyraz, Tarım Kredi'nin çiftçilerden buğday, arpa, ayçiçeği, çeltik, mısır, yaş sebze ve kuru üzüm benzeri minimum 300 çeşit tarım mahsülünü değer fiyattan alarak piyasaya sunduğunu belirtti.
Planlı üretim süreciyle ilgili bilgi aktaran Poyraz, şu ifadeleri kullandı:
"Öncelikle güven için kamusal destek şart. Bu konuda da Bakanlıklarımızın daha önceden verdiği desteklerin sonraki dönemde de devam edeceğine inanıyorum. Çiftçi organizasyonları ve süreçlerin diğer aktörleri hem üretim hem de üretimden sonraki süreçte aktif rol oynamalı, çok yüksek fiyatlar ve kötü iklim koşulları için tedbirler alınmalıdır. Hepsinden önemlisi üretici ve üretici muhatabı arasında sözleşme kurulması ve teminat niteliği kazandırılması gerekmektedir. Yani üretici, üreteceği ürünün planlamasını tohumdan itibaren yapacak, ürünü alacak olan muhatap ile sürecin en başından itibaren sözleşme yapacaktır. Bu sayede hem üretici dalgalanan fiyatlardan asgari seviyede etkilenecek, hem de pazar fiyatlarındaki artışların önüne geçilecektir"
2019 yılında 760 bin ton ürünün 1 milyar 250 milyon TL bedelle üreticilerden alındığına işaret eden Poyraz, bu sene ürün alım hedeflerinin 2,5 milyar lira, orta sürede de 5 milyar lira olduğunu dile getirdi. Poyraz, bu sene içinde 3 milyon dekarlık tarım arazisinde üretimi planlanan toplamda 1 milyon 600 bin ton ürünü üretici hissedarlardan alarak pazarla buluşturacaklarını söyledi.
Piyasada gıda fiyatları üzerinde direkt etkisi olan bakliyat, ayçiçek, dane mısır, çeltik, makarnalık buğday, salçalık domates, ekmeklik buğday benzeri ürünler üzerinden de faaliyetler başlattıklarına işaret eden Poyraz, bu faaliyetle hem üreticilerin hem de vatandaşların ekonomik yarar sağlamasını amaçladıklarını belirtti.