Balığın vazgeçilmezi, salataların olmazsa olmazı roka, oldukça bol tüketilen ve faydaları saymakla bitmeyen yeşil sebzeler arasında yerin alıyor. Peki roka nasıl tüketilmeli?
Rokanın faydaları arasında gösterebileceğimiz en belirgin özellik, bu bitkinin bir antioksidan kaynağı olmasıdır. Antioksidan türü içeren bitkiler hücrelerimizin içindeki enzim reaksiyonlarının sağlık dengesini korumaya yardımcı olmaktadır. Roka kış aylarında tüketildiğinde bağışıklık sistemimize iyi gelmektedir. Antioksidanlar soğuk algınlığının yanı sıra kanser, kalp rahatsızlıkları ve erken dönemde yaşlanma gibi rahatsızlıklara karşı vücudumuzun savunmasına yardımcı olur.
Antioksidan zengini roka kansere geçit vermiyor!
Roka ve turpgiller ailesindeki bitkiler kansere karşı önleyici bir etkene sahiptir. Çünkü rokanın içine dahil olan fitokimyasallar, rokanın kanseri önlemek ya da oluşan bir kanserle mücadele etmede çok başarılı olmasını sağlamaktadır. Roka özellikle meme kanseri, rahim kanseri ya da kolon kanseri ile mücadelede çok önemli roller üstlenir.
A vitamini deposu
Rokanın faydalarının arasında bir de A vitamini özelliği bulunmaktadır. A vitamini, yukarıda açıkladığımız antioksidanlardan yalnızca biridir.
Kemikleri kuvvetlendiriyor
Roka, içeriğindeki K vitamini sayesinde vücudumuzun bağışıklık sistemini güçlendirir. Roka, vücutta ağrı kesici yani anti-flamatuar etkisi oluşturur. K vitamininin en bilinen özelliği ise kemik yapımıza ve gelişimimize faydalı olmalıdır.
Nörolojik kanallarımızın kademeli olarak bozulması, Alzheimer hastalığı gibi durumlarda bulunan olgular gibi bir kişinin beslenme düzeninde K vitamininde artış ya da yavaşlama da yaşanabilir. Düzenli roka yemek, bu tür kemik hastalıklarının önleyici yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.