Polimeraz zincirleme tepkimesi, DNA içerisinde yer alan, dizisi bilinen iki segment arasındaki özgün bir bölgeyi enzimatik olarak çoğaltmak için uygulanan tepkimelere verilen ortak bir isimdir.
SALGIN HAKKINDAKİ GELİŞMELER AÇIKLANDI
TBMM'de Recep Akdağ başkanlığında toplanan Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda Sağlık Bakan yardımcıları Meşe ile Halil Eldemir, Koronavirüs salgını ile ilgili çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin 2002'den beri devam eden 'sağlıkta dönüşüm' süreci sayesinde güçlü ve dayanıklı bir sağlık sistemine sahip olduğunu ifade eden Meşe, bu reformla Türkiye'nin sağlık sisteminin tüm yapı taşlarında yeniliğin olduğunu belirtti. Türkiye'de ilk koronavirüs tespitinin 11 Mart'ta yapıldığını söyleyen Meşe, alınan tedbirler sayesinde kazanılan zamanın sağlık sisteminin hazırlanmasına yardımcı olacağını belirtti.
Meşe, pandeminin hafifletilmesi için okulların kapatılması, toplu etkinliklerin durdurulması, riskli çalışanların korunması için esnek çalışma düzenlemesi, sokağa çıkma yasakları, seyahat kısıtlaması, ekonomik tedbirler, akıllı telefon uygulamalarından faydalanılması gibi önlemlerin bu dönemde alınmasının doğru bir karar olduğuna da değindi.
AŞI VE ANTİ SERUM ÇALIŞMALARINA DEVAM EDİLİYOR
Tükiye'deki ölüm oranının diğer ülkelerle kıyasla düşük seyrettiğine işaret eden Meşe, hastaların hastanelere ve sağlık sistemine erken ulaşımı, tedaviye erken başlanması, yaş ortalamasının daha düşük olmasının bunun nedenleri arasında bulunduğunu aktardı.
Pandemi sürecinde yeni hastanelerin açıldığını ve yatak kapasitesinin arttırıldığını söyleyen Meşe, 'Türkiye nüfus büyüklüğü bakımından 17'nci ülke olmasına rağmen toplam vaka sayısında 13'üncü sırada yer almakta. Ancak milyon nüfus başına vaka sayıları söz konusu olduğunda, Türkiye pek çok ülkeden daha düşük seviyede, 53'üncü sırada yer almaktadır' şeklinde konuştu.
Meşe, Türkiye'nin pandemiye karşı verdiği mücadelenin bir başarı hikayesi olduğunu söylemek doğru olacaktır. Bu başarının Dünya Sağlık Örgütünce de örnek gösterildiğini dile getiren Meşe, sözlerine şu şekilde devam etti: 'Bu başarının arkasındaki en önemli unsurlardan birisi güçlü bir siyasi irade ve bütüncül bir hükümet yaklaşımıdır. Buna ek olarak virüsün ülkeye girişinin engellenmesi için zaman kazanılmış ve gerekli tedbirler vakitli bir şekilde alınmıştır. Gelişmiş sağlık bilgi sisteminin doğru kullanımı, tedarik zincirleri, stoklar ve lojistiğin akılcı yönetimi, yerli PCR test kitlerinin zamanında geliştirilmesi, değişen ihtiyaçlara ayak uydurabilen esnek yerli üretim kapasitesi, tüm vatandaşlarımıza ve ülkenin dört köşesine ulaşan kapsamlı, birinci basamak sağlık hizmetleri ağı bu başarıda rol oynamıştır' dedi.
Emine Alp Meşe, aşı ve anti serum çalışmalarının devam ettiğini de bildirdi. Sonbahar ve kış aylarında Koronavirüs dışındaki solunum yolu virüslerinin insanları beklediğine dikkati çeken Meşe, buna karşı da hazırlık yapıldığını kaydetti. Meşe, kişisel koruyucu ekipman, antiviral ilaç, influenza aşısı temini yapıldığını, eğitim ve rehber güncellemesinin olduğunu anlattı.
PCR TESTİNİN GÜVENİLİR Mİ?
PCR test kitinin yerli tanı kiti olduğunu ve halk sağlığı laboratuvarlarında geliştirildiğini vurgulayan Meşe, 'Testin yüze 90'ın üzerinde duyarlılığı var' ifadesini kullandı.
Meşe, bir testin negatif, bir testin ise pozitif çıkabilmesinin testin duyarlılığından değil, virüsün atılımından kaynaklandığını söyledi. Meşe, 'Testimizle ilgili hiçbir sorun yok. Tüm illerdeki laboratuvarlarımızda ara ara kalite kontrollerimizi yapıyoruz' dedi.
Antikor düzeyinin 3 ay kadar pozitif kaldığına dair çalışmalar yapıldığını anlatan Meşe, antikorun koruyucu olup olmadığı konusunda dünyada henüz bir fikir birliğinin ortaya çıkmadığını ifade etti.
SOSYAL MESAFE ÖNEMLİ
Okullarda öğrenciler arasında 1-1,5 metre, 2 metre hatta 4 metre sosyal mesafe olması gerektiğini söyleyenler olduğunu belirten Meşe, 'Biz Bilim Kurulumuzda ilk günden beri en az 1 metre diyoruz. Tabii ki ideal sağlanabiliyorsa 2 metre. Bir de maske olması, 1 metre mesafe dahi olsa yeterli kabul edilebiliyor. Bu en az 1 metre. Bu 1,5 olur, 2 olur. Ne kadar uzakta durulursa o kadar iyi olur' şeklinde konuştu.
Meşe, Bilim Kurulunun bir danışma kurulu olduğuna işaret ederek, kurulun kararlarının mümkün olduğunca uygulandığını, bir sıkıntı yaşanmadığını da konuşmasına ekledi. Salgında ikinci dalganın beklenip beklenmediği hususunda Meşe, 'Henüz dünyada birinci dalga bitmiş değil. Dünya birinci dalgaya devam ediyor. İkinci dalga demek için vakaların çok aza inmesi, bir süre geçmesi, ardından vakaların artışa geçmesine ikinci dalga diyoruz ama bunun için net bir tanım da dünyada yok. Şu an tüm dünyanın ortak kararı birinci dalganın henüz bitmediği yönünde' değerlendirildiğini belirtti.
PCR TESTLERİ ÜCRETSİZ YAPILIYOR
PCR testlerinin Türkiye'de paralı olduğuna dair eleştirilere yanıt veren Eldemir, 'Hayır, kesinlikle doğru değil. Türkiye'de testler ücretsizdir' dedi. Bazı ülkelerin kendi havaalanları ya da ülkelerinde test zorunluluğu getirdiğini ve 150-350 avro talep edildiğini aktaran Eldemir, vatandaşın isteğine bağlı olarak başka ülkelerde çokça para ödememeleri için yurt dışına çıkmadan önce yine talepleri doğrultusunda 110 lira bedelle test yaptırabileceğini de açıklamalarına ekledi.
Testlerin maliyetinin ilk zamanlarda 15 dolar civarında olduğunu, şu anda 3 dolar seviyesine düşürüldüğünü belirten Eldemir, Türkiye'nin kendi PCR kitini kendisinin ürettiğini kaydetti.