Osmanlı Devleti'nin kurulduğu dönemde Balkanlarda hiçbir şekilde siyasi birlik söz konusu değildi. Çok güçlü olmayan birden fazla devlet vardı. Sırp krallığı bunlardan birisiydi. Dar bir alan içine sıkışmıştı. Bunun yanı sıra Arnavutluk, bölgenin en zayıf devletlerinden birisi olarak dikkat çekmekteydi. Hem Bosna hem de Eflak'ta küçük prenslikler vardı. Bunların tümünün birbirleriyle mücadele içinde olmaları Osmanlı Devleti'nin büyük bir avantaj elde etmesini sağladı. Balkan yönünde yapılan ilerleme esnasında zayıf rakiplerle karşı karşıya gelindi. Osmanlı Devleti bunları kısa bir zaman dilimi içinde alt etmesini bildi. Böylelikle devlet genişlemeye başladı.
Osmanlı Devleti Kurulduğu Sırada Avrupa'nın Durumu Nasıldı?
Osmanlı Devleti kurulduğu sırada dünyadaki siyasi durum nasıldı: Avrupa, özellikle Haçlı seferlerinden sonra siyasi anlamda parçalanmış bir görüntü çizmekteydi. Bölgede hakim olan güç papalıktı. Ancak onlara da güven kalmamıştı. Dikkat çekici güçlerin içinde öne çıkan ise Kutsal Roma Germen krallığıydı. Bu devlet, Alman ve Avusturyalılardan oluşmaktaydı. Toprakları son derece genişti. Bunun yanı sıra öne çıkan bir diğer devlet ise Macar Krallığıydı.
Avrupa Devletleri bu dönemde tam anlamıyla birbirleriyle mücadele içine girmişlerdi. Özellikle İngiltere ve Almanya arasında 1300'lü yılların ortasında başlayan savaş 100 seneden fazla sürecekti. İşte bunların tümü Osmanlı Devleti için büyük bir fırsat ve avantaj anlamına gelmekteydi. Osmanlılar da çok akıllıca bir politika izleyerek bunu lehine çevirmesini bildi.
Osmanlı Devleti Kurulduğu Sırada Anadolu'nun Durumu Nasıldı?
Osmanlı Devleti kurulduğu sırada dünyadaki siyasi durum nasıldı: Anadolu'da ise durum şöyleydi;
- Anadolu Selçuklu Devleti, 1243 yılında yapmış olduğu ve Moğollarla karşı karşıya geldiği Kösedağ Savaşı'nı kaybetmişti.
- Bundan dolayı artık kukla bir yapıdan farkı yoktur.
- Eski gücünü tam anlamıyla kaybetmişti.
- Bölgenin küçük bir yerinde varlığını devam ettirmekteydi.
- Bunun yanı sıra Anadolu'ya gelmiş olan Türkmenler, aşiret yapılanmalarına uygun bir biçimde beylikler kurmuşlardı. Aralarında siyasi çekişme vardı. Merkezi bir otorite yoktu.
- Bizans, eski gücünde olmayan bir diğer devlet olarak dikkat çekmekteydi. Hem taht kavgaları hem de valilerinin başlarına buyruk olan hareketleriyle uğraşmaktaydı.
Bunların tümü Osmanlı Devleti'nin kısa bir zaman dilimi içinde büyüyüp genişlemesinin temel nedenleri arasında dikkat çeker. Osmanlı bu durumu lehine çevirmiştir.