Ömer Çelik'ten Çok Sert Açıklamalar

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bugün gerçekleştirilen AK Parti MYK toplantısının ardından yaptığı açıklamalarda sert söylemlerde bulundu.

26.01.2021-18:53 - (Son Güncelleme: 26.01.2021-18:51) Ömer Çelik'ten Çok Sert Açıklamalar

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sert tepki göstererek,' Kılıçdaroğlu, Türkiye'deki valilerimize, kaymakamlarımıza 'militan' diyerek büyük skandallara imza atmaya devam etti.' diye konuşan Çelik, 'Valilere, kaymakamlara, yargı mensuplarına 'militan' diyenler faşistin ta kendisidir. Bu Nazi ağzıyla konuşmayı bırakmaları lazım.' ifadelerini kullandı.

'ÖMER ÇELİK'İN AÇIKLAMALARI'

Çok konuşulan bir fotoğraf filyasyon ekipleri Tunceli'de bu şartlarla çalışmalarını sürdürüyorlar. Bu meseleye insani hassasiyetle de baktıklarını gösteriyor bu fotoğraf. Sanki aya iniş, astronotları gösteren bir fotoğraf gibi... Tüm engelleri aşarak nasıl ulaştıklarını gösteren bir tablo.

Kongrelerimiz devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın online katıldığı, genel başkan yardımcılarımızın, bakan arkadaşlarımızın katılımıyla gerçekleştiriyoruz.
Gerçekten olağanüstü bir coşku var katılımda. Gördüğümüz coşkudan çok büyük bir memnuniyet duyduğumuzu söyleyebiliriz.

AK Parti teşkilatlarına baktığınızda demokratik motivasyondan büyük bir gurur duyduğumuzu söyleyebiliriz.

Tecrübe ve yenilenme arasında dengelenme oluyor.

Geçen haftalardaki en önemli gündemlerimizden bir tanesi, maalesef Türk devlet ve siyaset hayatında görülmeyen bir yıkım siyasetiyle karşı karşıyayız.

CHP'nin bu dilinin muhalif bir siyaset değil yıkım siyaseti olduğunu ifade etmiştik.

Bugün Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından anlıyoruz ki nefret ve husumet siyaseti CHP'de Kılıçdaroğlu tarafından bir yazılım haline getirilmiştir. Bu yazılım, her gün yeni 'aplikasyon'lar üreterek nefreti, husumeti artırmak şeklinde bir tavır ortaya koyuyor.

Avrupa'daki sosyal demokrat partiler liginden aşırı sağcılar liginin üst sıralarına tırmanmak şeklinde siyasi tutum sergiliyor.

Geçmişte CHP'ye emek verenlerin fikir üretenlerin tüm emeklerinin gasp edildiğini, Kılıçdaroğlu döneminde Avrupa'nın aşırı sağcılarıyla yarışan bir siyasi dil kullanıldığını kayda geçirmek gerekiyor.

Bugün entresan bir hafıza yoksunluğu ile yapılmış bir basın toplantısıydı. Diyor ki; 'AK Parti ne yapmak istedi de engel olduk?'

Ne zaman iyi bir şey gerçekleştirsek, bu kez Anayasa Mahkemesi'ne gitmek şeklinde bir tutum sergilediniz.
Bu sorunun yanıtı açıktır. Gücünüz yetseydi hepsine engel olacaktınız. Millet size izin vermedi.

İktidara gelemediğiniz zaman geçmişte olduğu gibi bir denetleme iktidarı kurmaya çalışıyorsunuz. Tarih boyunca bunu yaptınız. İktidara gelmek yerine, iktidara gelenler üzerine bir denetleme iktidarı kurmak üzere bu tavrı gerçekleştirdiniz.

Eski CHP gitti, yıkım siyaseti yapan CHP geldi. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kurumlarını doğrudan hedef alan, bir tutum içine giriyorsunuz. Bu kabul edilemez bir tavırdır. Milletin kazanımlarını hedef alan bir tutum içine giriyorsunuz.

Tarihin hapishanelerini oluşturmaya çalışıyorsunuz. Bu sözü söyleyenler aynaya bakarak konuşuyor. Kılıçdaroğlu, Türkiye'deki valilerimize, kaymakamlarımıza 'militan' diyerek büyük skandallara imza atmaya devam etti.

Bu yanlıştan dönülseydi, tekrarlanmasaydı yine susulacaktı. Açık ve net şekilde söylüyorum; valilere, kaymakamlara, yargı mensuplarına militan diyenler faşistlerin ta kendileridir. Nazi ağzı ile konuşmayı bırakmalılar.

Ne yaparsanız yapın gerici anlayış geri gelmeyecek.

Tekrar kaos çıkarmaya çalışan parçalı siyasi iktidar oluşturup o aradan kendinize yol bulmaya çalışan bir arayış içinde olduğunuzu net bir şekilde görüyoruz.

Cumhurbaşkanımıza kullanılan dilin, isteyen mukayese edebilir, Avrupa'nın faşistleri olan Hollanda'daki Türk-İslam düşmanlarıyla aynı olduğunu Almanya'daki Nazi bağlantılı parti ile diliyle aynı olduğunu görebiliriz.
Çok üzüntü verici birkaç şey duyduk; Bazı ABD'li bürokratlardan Türkiye'deki ABD karşıtlığının sebebinin AK Parti olduğuna dair bazı açıklamalar geldi. Bu değerlendirmeler yanlıştır.

Bunları değerlendirenler hangi siyasi hususlar olduğunu iyi değerlendirmelidirler.

Vatandaşların tepki gösterdiği konulara bakıldığında, ABD'li bürokratların bunu iyi değerlendirmesi gerektiğini düşünüyoruz.

S-400 yaptırımlarına tepki vermemiz doğaldır.

Biden'ın 'Müttefiklerle yeni dönemde daha yoğun çalışılacağı' yönündeki sözünün önemli olduğunu ifade ediyor, not ediyoruz.

Dünyanın her tarafında ırkçılık, aşırıcılık ve İslam düşmanlığıyla mücadele konusunda irade gerçekleştirmemiz gerekmektedir

'YUNANİSTAN KONUSU'

Yunanistan'la yeni bir sayfa açmaya çalışıyoruz. Bu süreç gerçekleşirken Yunan Dışişleri Bakanlığı maalesef Türkiye'deki Rum azınlıklarla ilgili olumsuz ifadeleri söz konusu oluyor.

Bu Dışişleri Bakanı'nın bu olumsuz yaklaşımlardan uzak durması gerekiyor.

'HAYVAN HAKLARI YASASI'

Hayvan hakları konusunda bilgi veriyoruz. Bu dünyadaki kader arkadaşlarımıza karşı vahşi eylemler gerçekleştirildi. Çok yakın bir zamanda hayvan haklarıyla ilgili kapsamlı bir yasa TBMM'ye gelecek.

'TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI TERÖRE DESTEK VERMEKTİR'

HDP Esenyurt ilçe binasındaki görüntüler ile ilgili Ömer Çelik, Terör insanlık düşmanı bir organizasyondur. O bina bir terör örgütü propagandası haline gelmiştir. Bu terör örgütünün Kandil'deki ofisine gidilse herhalde bu kadar propaganda malzemesi yoktur. Bir siyasi parti açısından kabul edilemez. Bunların hepsi suçtur. Terör örgütü propagandası teröre destek vermek demektir.
Sol ceplerine terör örgütü PKK'yı mazur gösteren bir takım argümanları, sağ ceplerine de demokrasi, özgürlük gibi argümanları koyuyorlar.

DEAŞ ile PKK arasında ne fark var? Bu bir ilizyon. Bu düşmanlık üreten bir ilüzyon. Artık terörle mücadelenin bu kadar merkezi olduğu bir çağda birisi terör örgütünü lanetlemeden özgürlükle, demokrasiyle ilgili cümle kuramaz.

YORUM YAZ..
Modal