Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı tarafından düzenlenen operasyon kapsamında Türkiye'ye getirilen Nuri Gökhan Bozkır’ın sorgusu yapıldı. Necip Hablemitoğlu suikasti şüphelilerinden biri olan Bozkır, adliyeye sevk edildi. Yaşanan gelişme sonrasında Necip Hablemitoğlu hakkında araştırmalar yapılmaya başladı. Peki, Necip Hablemitoğlu kimdir? Necip Hablemitoğlu neden öldürüldü? İşte Necip Hablemitoğlu hakkında merak edilen tüm detaylar…
Necip Hablemitoğlu neden öldürüldü?
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun silahlı saldırı sonrasında öldürülmesinin üzerinden tam 20 yıl geçti. Gazete manşetlerinde oldukça uzun süre yer alan cinayet kamuoyunun da dikkatini çekti. Hablemitoğlu'nun ölümünden sonra yayınlanan "Köstebek" adlı kitabında Fethullahçı Terör Örgütü hakkında yapılan tespitler dikkat çekti. Hablemitoğlu kitabında terör örgütünü Fethullahçılar olarak adlandırdı. Bu örgütün devlet kadroları arasında nasıl görev yaptığını, nasıl kadrolu açtığını ve Emniyet İstihabarat Dairesi Başkanlığını nasıl ele geçirdiğini anlattı. Hablemitoğlu kitabında pek çok ifadeye yer verirken Bunlardan en çok dikkat çekeni ise şu şekildedir:
"Fetullahçılar, Türkiye'de Mevleviler, Bektaşiler, Cerrahiler gibi salt dinsel inancını yaşamaya çalışan bir cemaat değildir. Uluslararası alanda at koşturan, son derece tehlikeli bağlantılarıyla, ekonomik kaynakları ve eğitim kurumlarıyla, Türkiye'nin yüz yüze olduğu en tehlikeli tehdit odağıdır."
Necip Hablemitoğlu kimdir?
1954 yılının Kasım ayında Ankara'da dünyaya gelen Hablemitoğlu 28 Kasım doğumludur. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulundan olan Hablemitoğlu, "Dilde, Fikirde, İşte Birlik" adında bir dergi yayınladı. Hablemitoğlu, Uzun bir süre basın danışmanı olarak görev yaptıktan sonra doktorasını tamamlayarak Ankara Üniversitesi öğretim üyesi olarak atandı.
Orta Avrupa ve Balkanlar'da Türk eserleri, Türk azınlıkları ve Türk şehitlikleri konusunda eserleri bulunan Hablemitoğlu, çalışma hayatı boyunca çok sayıda kitap ve makale yazmıştır. Dönemin Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından Alman Vakıflarının faaliyetlerinin durdurulması için açılan davada, Hablemitoğlu'nun kaleme aldığı "Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası" çalışması, dosyanın delilleri arasında yer aldı.
Yapılan bu çalışma sonrasında Alman vakıflarının Türkiye'de yasal olmayan çalışmalarda bulunduğu e İzmir'deki altın madeni karşıtlarını finanse ettiği ifadeleri yer aldı. 18 Aralık 2022 yılında öldürülen Hablemitoğlu, bu süreye kadar Ankara Üniversitesinde Atatürk ilkeleri ve devrim tarihi dersleri verdi.
Necip hablemitoğlu bir çok eser yazarken eserlerden bazılarının isimleri şu şekildedir:
"Sovyet Rusya'da Ölüm Kampları", "Türksüz Kırım: Yüz Binlerin Sürgünü", "Çarlık Rusyası'nda Türk Kongreleri (1905-1917)", "Şefika Gaspıralı ve Rusya'da Türk Kadın Hareketi (1893-1920)", "Şeriatçı Terörün ve Batının Kıskacındaki Ülke: Türkiye", "Milli Mücadelede Yeşil Ordu Cemiyeti", "Gaspıralı İsmail", "Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası", "Kırım'da Türk Soykırımı" ve "Köstebek"
Fetö hakkında önemli detaylar verdi
Necip Hablemitoğlu’nun dikkatleri üzerine çekmesinde ki en önemli nedenlerden biri FETÖ hakkındaki eleştirileri ve tespitleri oldu. Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel Fethullah Gülen'in yargılandığı Ankara 2 Nolu DGM’de Fethullah Gülen'in CIA ile bağlantısı olduğunu anlatan Necip Hablemitoğlu'nun "Etki ajanları, nüfuz casusları ve Fethullahçılar" başlıklı raporunu da sundur. Mahkemeye sunulan raporda Fethullah Gülen cemaatinin devlet kadrolarına sızdı ifade edildi. 24 Haziran 1999 tarihinde yayınlanan Mehmet Ali Birand'ın sunduğu 32.Gün adlı programa konuk olan Hablemitoğlu, Gülen örgütü hakkında önemli detayları paylaştı. Ölümünden sonra basılan "Köstebek" adlı kitabında Gülen cemaatinin silahlı bir örgüt haline geldiğini aktardı. Ayrıca kitabında Fethullah Gülen'in iktidarı ele geçirmesi durumunda Türkiye'ye Humeyni gibi dönmeyi planladığınız söyledi. Bununla birlikte 15 Temmuz'da gerçekleştirilen darbe girişiminden sonra kitapta yer alan "FETÖ/PDY'nin yapısı" başlığı referans olarak kullanıldı.
Necip Hablemitoğlu suikasti nasıl gerçekleşti?
Ankara'da hayatını sürdüren Necip Hablemitoğlu, Çankaya Portakal Çiçeği sokağındaki evinin önünde 18 Aralık 2022 tarihinde uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirdi.
Necip Hablemitoğlu suikastinin ardından gazete manşetlerinde "derin suikast-devletin hassas olduğu konularda araştırmalarıyla tanınan Hablemitoğlu vurularak öldürüldü", "derin cinayet-DGM'deki Gülen davası ve Alman Vakıflarıyla ilgili çalışmalarıyla tanınan ve 'çok şey bilen' Hablemitoğlu'nu Ankara'da vuranlar kaçtı", "Başkentte kanlı pusu-İslamcı terör ve Fethullahçı yapılanmalara ilişkin çalışmalarıyla tanınan Hablemitoğlu öldürüldü" manşetleri yer aldı.
Cinayet dönemin Ankara DGM Savcısı Cengiz Köksal tarafından yürütüldü. Ankara ve İstanbul'da 5 kişiyi para için öldürmekle yargılanan 5 sanığın 2013 yılında duruşmada suikasti gerçekleştirdiğini öne sürmesi üzerine bazı kişilerin ifadelerine başvuruldu. Ancak iddiaya doğrulayacak herhangi bir delile ulaşılamadı.
Bununla birlikte Necip Hablemitoğlu ölümünden sonra yayınlanan Köstebek adlı kitabında telefonlarının dinlendiğinden, bilgisayarındaki elektronik posta ve dosyalarının kopyalandığından emin olduğunu belirterek, bu sebeple edindiği bir başka bilgisayarı, internete girmeden kullandığını ifadeleri yer aldı.
Gün geçtikçe aldığı tehditler arttığını ifade eden Hablemitoğlu, anlaşılır nedenlerden korunma talebinde bulunmadığını ifade ederek şu sözleri dile getirdi:
"Bu süreçte benim de tedbirsizlikten kaynaklanan kayda değer bazı kişisel hatalarım söz konusu oldu. Telefonda karşılıklı bilgi ve belge alışverişi taahhüdünde bulunarak randevulaştığım bir kişiye, buluşma yerini ve saatini bu görüşme sırasında alenen söyleme hatasında bulundum. Randevu öncesinde fakültenin otoparkına bıraktığım otomobilimin alarmının çalışmadığını fark ettim. Otomobili kontrol ettiğimde, bagajda duran 2 deri çanta ile maddi değer ifade eden alışveriş çantalarına dokunulmaksızın, içinde araştırma ile ilgili belgeler, ses ve görüntü kasetleri ve CD'lerin bulunduğu alelade 2 plastik poşetin gasbedildiğini fark ettim. Devlet içine sızmış 'köstebekleri' araştıran bir akademisyen olarak, semt karakoluna ya da hırsızlık bürosuna başvurmanın ne anlama geldiğini ve geleceğini en iyi algılayan dikkatli bir yurttaş olarak, 'Fetullahın Copları' kitabının yazarı, gazeteci Zübeyir Kındıra'nın yaptığını yapmadım. Onun otomobilinin -kitabının hazırlık evresinde- soyulması üzerinden geçen yıllar zarfında faillerinin yakalanamamış olmasına da zaten hiç şaşırmamıştım."
Yaşanan olayların ardından Hablemitoğlu’nun yaptığı çalışmalar nedeniyle başka ülkelerin gizli servisleri tarafından öldürüldüğü yönündeki iddiaları da gündeme geldi. Aradan yıllar geçtikten sonra Ergenekon davası kapsamında Hablemitoğlu cinayetinin arkasındaki kişilerin "Ergenekon terör örgütü" olduğu iddia edildi. Fakat Ergenekon savcısının davaya müdahillik önerisi üzerine Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu iddiaları kabul etmedi.
14 Temmuz 2016 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Fethullah Gülen'in arkasında yer aldığı 73 kişi hakkında silahlı terör örgütü kurmaktan ve anayasal düzeni bozma gerekçesiyle haklarında dava açtı. Mahkemeye sunulan iddianame doğrultusunda Hablemitoğlu cinayetinin arkasındaki kişinin FETÖ olduğu ifade edildi.
Hablemitoğlu cinayetinin şüphelisi Ukrayna'da yakalandı
İşlenen cinayetin faillerinden biri olan Nuri Gökhan B hakkında soruşturma başlatıldı. Ukrayna'da yaşayan Gökhan hakkında "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" ve "tasarlayarak öldürme" suçları ile 14 Mayıs 2019 tarihinde yakalama kararı çıkartıldı.
Kırmızı bülten ile aranan Nuri B için Interpol başvurulmasından sonra Ukrayna makamlarınca 12 Temmuz 2019 tarihinde tutuklandı. Yapılan itiraz sonrasında Nuri Gökhan B’nin ev hapsi almasına karar verildi. Milli istihbarat teşkilatı tarafından düzenlenen operasyon kapsamında Türkiye'ye getirilen Nuri Gökhan Bozkır adliyeye sevk edildi. Emniyet Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen sağlık kontrollerinden sonra Ankara adliyesine getirildi. Nuri Gökhan Bozkır’ın Hablemitoğlu cinayeti soruşturması kapsamındaki adliye sorgulamasına başlandığı öğrenildi.