Bunlar nasıl meslekler yahu diyeceksiniz..
Yaptığınız iş zor mu geliyor? hayatınızdan memnun değil misiniz? bu işte benim ne işim var diyenlerden misiniz? işte tam bu noktada öyle meslekler var ki bunları gördükten sonra elinizdeki mesleğinize dört elle sarılacaksınız. tabi ben bunu asgari ücretin bile altında yaparım diyeceğiniz meslekler de mevcut. buyurun hep birlikte bu meslekler nelermiş bir bakalım.
Solucan avcılığı
Bu avcılık türü diğerlerinden farklı olarak herkes uyuduğunda başlıyor. çünkü gündüz toprağın altında bulunan solucanlar geceleri daha güvende oldukları için toprağın üstüne çıkıyor. işte bu sırada devreye solucan avcıları giriyor ve bu solucan kolonilerini bulup onları topluyor. profesyonel olarak bu işle uğraşan ve geçimini bundan sağlayan avcılar, topladıkları bu solucanları balıkçı yemi satan şirketlere satıyor.
Midesizler için; hayvan maması gurmesi
Mamadan mamaya fark var. evcil hayvanlarımıza yedirdiğimiz mamaların en azından kaliteli olanları kalite kontrol adına test ediliyor. işte tam burada devreye bu çılgın mesleğin erbapları, profesyonel hayvan maması test ediciler giriyor. bu profesyoneller iyi paralar da kazanabiliyor. sağlam bir mideye sahipseniz bu alanda kariyer yapmanız da mümkün oluyor.
Profesyonel uykuculuk
Bu mesleği zorluğundan değil değişik oluşundan listeye dahil ettik. yoksa eldeki mesleklerimizden bile daha güzel diyebiliriz. profesyonel uykuculuk, belki de dünya üzerindeki en kebap işlerden biri. çünkü tek yapmanız gereken size gösterilen yatakta uzanıp güzel bir uyku çekmeniz. bazılarına şaka gibi gelen bu meslek gerçekten var ve dünyanın birçok yerinde çeşitli yatak firmalarının laboratuvarlarında yatak kalitesi araştırmaları için kullanılıyor.
Köpekbalığı akvaryumu temizleyicisi
Hayatı çılgın yaşamak isteyenlerin, adrenalinsiz duramayanların, “tehlike benim göbek adımdır” diyenlerin ideal mesleğini açıklıyoruz: köpekbalığı akvaryumu temizleyiciliği. işi almanız için gereken tek şey ise dalış lisansı ve vasiyetnamenizi çoktan yazmış olmanız.
Yeşil ülke mesleği: hayvan cesedi toplayıcısı
araba sürerken özellikle görüş mesafelerinin kısaldığı vakitlerde hepimizin en büyük korkusu, yolumuzun üzerine bir şeylerin çıkmasıdır şüphesiz. özellikle yol kenarı ormanlık alan ise bu tehlike daha da önem taşıyabiliyor. neyse ki ülkemizin son yıllarda gösterdiği muazzam gelişmenin sonucu her tarafın betonlaşması, bizi bu tehlikeden uzak tutuyor.
ancak özellikle kuzey amerika ve kanada gibi boş yeşil alanları değerlendirmeyi başaramayan (!) yerlerde, bu meslek oldukça yaygın. zira alınan birçok önleme rağmen, bu tarz yollara yakın yaşayan hayvanlar bir anda ortaya çıkıp çok trajik kazalara sebep olabiliyor. şoförlerin çarptığı bu hayvanlarla ise ölü hayvan toplayıcıları ilgileniyor. işin en zor kısmı ise ölü hayvanların toplanana kadarki süreçte çürüyüp çok ağır kokması. ancak araç hayvana çarptıktan hemen sonra yetişilirse bu durum, ölü hayvan toplayıcıları için lezzetli bir aksam yemeği anlamına geliyor.
Su altı golf topu toplayıcısı
Golf sporunun gelişmesi ve yayılması sayesinde yeni ve ilginç bir iş alanı doğdu. saha işletmecileri her hafta yeni toplar satın almaktansa göle düşen topları toplatma fikrini buldu. bu mesleği yapan kişiler hafta içi her gün bu sahaların içindeki göllere dalış yapıyor. her ne kadar boş bir iş olarak gözükse de sualtı golf toplayıcılığında oldukça iyi para var. zira bu işi yapanlar günde 2000-5000 arası top toplayabiliyor.
Uzman gaz koklayıcı
Tam da istifa fikrinden vazgeçirecek bir iş, burnunuzun hiç değeri yoksa elbette bu işi yapabilirsiniz. ilk duyduğunuzda komik gelen bu işin özel bir nedeni var. o da hayvanın iyi beslenip beslenmediğini kontrol etmek. katlanması zor bir iş olsa gerek.
Koltuk altı jürisi
Ama bu sahiden çok iğrenç. mesleği icra edenlerin, insanların koltuk altlarını koklaması bekleniyor. evet, yanlış duymadınız. dünyanın farklı yerlerindeki deodorant şirketleri, ürünlerinin işe yarayıp yaramadığını anlamak amacıyla profesyonel koltuk altı koklayıcıları kullanıyor.
Uzman su kaydırağı deneyicisi
İç karartıcı bir iki meslekten sonra size dünyanın en eğlenceli mesleğini sunmanın vakti geldi. listemizin en nadide eseri olan bu meslek, birçoğumuzun hayallerindeki meslek ne ise ondan bile daha eğlenceli. kısaca anlatmak gerekirse, pazartesi sabahı uyanıyor, takım elbiselerinizi giyiyor, çantanızı alıyor ve işe gidiyorsunuz.
şimdiye dek anlattıklarımız çok sıkıcı olabilir ama işte tam burada eğlence başlıyor. zira mesainize bir lunapark veya su parkında, mayonuzu giyip bir su kaydırağının üstünden kaymakla başlıyorsunuz. işin daha da güzel yanı bunu tüm mesainiz boyunca yapıyor olmanız. mesainiz boyunca sizi zorlayacak tek şey ise tekrar kaymak için merdivenlerden çıkmak olabilir. tüm bu eğlenceyi daha da süper kılan şey ise ay boyunca bedavadan eğlenip ay sonunda üstüne maaş almanız.
Çiğnedikçe kazandıran meslek: gumologist
Bazıları ekmeğini taştan çıkarırken bazıları ise durduğu yerden, sakız çiğnemekten başka hiçbir şey yapmadan para kazanıyor. bizim burada, bir zamanlar uche’nin bir reklamda yaptığını, hafta içi her gün profesyonel meslek olarak icra edenler var. çeşitli sakız firmalarının ürünlerini denemek ve kalitelerini artırmak için işe aldıkları bu insanlar, çiğnedikleri sakızlar hakkında rapor hazırlıyor. ilk bakışta çok basit gibi görünse de aslında oldukça detaylı bir eğitim gerektiren bir meslek. bu işi icra edenlere ise gumologist deniyor.
Kupa bakıcısı
Bebek, hayvan ya da hasta bakıcılığı gibi mesleklere aşina olabiliriz ancak bu, diğerlerinden çok daha farklı bir bakıcılık. çünkü burada bakıcı sadece tek şey ile ilgileniyor; o da buz hokeyi şampiyonluk kupası olan “stanley cup”. amerika ve kanada’nın ortak buz hokeyi liginin (nhl) kupası her sene tekrar üretilmediğinden, şampiyon olan takım, kupayı son şampiyondan devralıyor. kupa bir tane olunca da federasyon bu kupaya sezon boyunca göz kulak olacak birini seçiyor.
işte bu kişi de profesyonel kupa bakıcısı oluyor. kurallar gereği, kupa neredeyse kupa bakıcısının da orada olması gerekiyor. bu da kupa bakıcısını oldukça şanslı biri yapıyor. zira tüm sezon boyunca hokey yıldızları ile birlikte tüm kutlama partilerinde eğlenen bakıcıdan tek bir şey isteniyor; o kupa tek parça olarak dönecek!
Buzdağı çekicisi
Sıradaki mesleğimiz söyleniş şekli itibarıyla arkadaş ortamlarında hava atılacak cinsten. hollywood sağ olsun, hepimiz titanik’i ve onun 1912 yılında bir buzdağına çarparak battığını biliyoruz. ancak bu trajedinin başkalarına ekmek kapısı açtığını herhalde pek azımız tahmin edebilir.
titanik’in batmasından sonra kuzey amerika ve bazı kuzey avrupa ülkeleri anlaşma yaparak uluslararası buz devriyesi’ni (ınternational ıce patrol) kurdu. amaç bir daha bu tarz trajedilerin yaşanmamasıydı. bu devriyeler hem denizden hem de uydular aracılığıyla kuzeydeki buzdağlarını takip ediyor. deniz yollarında tehlike arz edileceği düşünülen buzdağları profesyonel buzdağı çekicileri tarafından kocaman kablolarla sarılarak sürüklenip rotaların dışına çıkarılıyor.
Profesyonel karga kovuculuk
Bu meslek de diğerleri gibi üniversite zamanı, o ideal yıllarda pek yapılması hayal edilen mesleklerden değil. ancak hayatın acı gerçekleri diyoruz… “iş ne olursa olsun hayalinize sizi yaklaştırıyorsa yapılır” mantığıyla hareket ediyorsanız o zaman bu iş size oldukça iyi gelebilir.
jamie fox, 2012 yılında bangor üniversitesi’nin müzik bölümünden mezun oldu. dünyayı dolaşmayı hayal eden fox, para biriktirmek amacıyla norfolk’taki bir çiftlikte çalışmaya başladı. hikâyesinin bu kısma kadarki bölümü oldukça normal olan fox’un hayatı, çalışmaya başlaması ile birlikte değişti. çünkü fox, çiftlikteki kargaları korkutmak amacıyla kullanılan korkuluğun yerine geçti.
tarlanın ortasında mesaisinin bitmesini bekleyen fox, mesaisi boyunca oradan çıkmadığı sürece istediğini yapmakta özgürdü. hatta müzik çalması özellikle istenmekteydi. böylece sesten korkan kargalar tarlaya musallat olmaktan vazgeçecekti. işi kabul eden fox profesyonel bir tarla korkuluğu olarak haftada 250 pound kazanmaya başladı ve kısa süre sonra biriktirdiği para ile yeni zelanda’ya gitti.
Bir amsterdam klasiği: bisiklet balıkçıları
Amsterdam denince akla birçok şey gelir tabii. bunlardan biri de bisikletler. amsterdam, dünyanın en bisiklet dostu şehirlerinden. bazı tahminlere göre bisiklet sayısı orada ikamet edenlerin sayısını çoktan geçti bile. şehirde oluşan bu bisiklet enflasyonu, bazı bisikletlerin şehrin kanallarına atılmasına neden oluyor. ancak atılan bisikletlerin fazlalığı belediyeyi harekete geçirdi ve bundan birkaç sene önce sadece amsterdam şehrine özel bir iş kolu doğdu; bisiklet balıkçılığı…
belediye her sene bir ya da birkaç vinçli gemi ile anlaşarak kanalların bisikletlerden temizlenmesini sağlıyor. sene sonunda çıkan sonuç oldukça dikkat çekici. zira toplanan bisikletler yılda 15.000 adedi bulabiliyor.