Marmara Denizi'nde geçtiğimiz yıl müsilaj görülmeye başlamıştı. Bununla birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı müsilajla mücadele çalışmalarını 8 Haziran'da başlatmıştı. Bu konuda geçtiğimiz yıl Marmara Denizi'nde 6 farklı bölgede 622 noktada çalışmalar gerçekleştirildi.
Ekipler 8 Haziran-6 Temmuz arası 7 gün 24 saat şeklinde çalışmalar yaparak Marmara Denizi'nden 11 bin 129 metreküp müsilaj temizledi, 10 bin 292 hektar alanda müsilaj bertaraf edildi.
Koordinasyon ve Bilim Kurulu oluşturuldu
Müsilaj seferberliği dahilinde ilgili kurum ve kuruluşların üst düzey temsilcilerinin de katılımıyla Koordinasyon Kurulu kuruldu, Marmara Denizi ''Özel Çevre Koruma Bölgesi'' şeklinde belirlendi ve Marmara Denizi Koruma Eylem Planı kapsamında İstanbul Koordinasyon Merkezi oluşturuldu.
21 bilim insanı ile beraber Bilim Kurulu oluşturulurken 22 maddelik Marmara Denizi Eylem Planı ilan edilmiştir.
Yapılan çalışmalar kapsamında gerçekleştirilen 22 Ekim 2021 tarihli Üçüncü Koordinasyon kurul toplantısında Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik planı yayımlanırken Marmara Denizi kıyılarını da kapsayacak biçimde Bölgesel Atık Yönetimi Eylem Planı ve Deniz Çöpleri Eylem Planı hazırlanıp uygulamaya konuldu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafınca alıcı ortama deşarj yapan atık su arıtma tesislerinin nerdeyse tamamı, 7 gün 24 saat canlı izlenen Marmara Denizi'ndeki 91 izleme noktası 150'ye kadar çıkarıldı.
Türkiye Çevre Ajansı eliyle, Marmara Denizi ile ilişkili tüm havzalarda yapılan denetimler uzaktan algılama, uydu ve erken uyarı sistemleri, insansız hava araçları ve radar sistemleri kullanılarak artırılırken 2021/13 sayılı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Genelgesi ile deşarj standartlarına yüzde 20-50 oranında kısıtlama getirilmiştir.
Yürütülen çalışmalar dahilinde Marmara Denizi Havzası Noktasal Kirlilik Yüklerinin Tespiti Projesi (MARAAT) ile Marmara Denizi Havzasının dahilinde olan evsel/kentsel atık su arıtma tesisleri ile birlikte endüstriyel atık su arıtma tesisleri tek tek incelendi. İncelenen atık su arıtma tesislerinin mevcut ve evsel/kentsel atık sular ile endüstriyel atık sulardan kaynaklanan noktasal kirlilik yükleri de belirlendi. Bu tesislerin yeni standartlara uyum için gerekli olan bakım ve onarımı ile beraber revizyon maliyetleri de hesaplandı. İlişkili atık su altyapı yönetimlerinden olan atık su arıtma tesislerinin yeni standartlara uyum sağlamaları adına gerekli çalışmaları içerisinde bulunduran iş termin planları alınmıştır. Yapılan bu yeni kısıtlamaların ardından Marmara Denizi'ne kıyısı olan 7 ilde, deşarj standartlarına uyum için tesisler tarafınca Bakanlığa sunulan toplam 264 İş Termin Planından 37 tanesi uygun bulunmamıştır.
Yapılan 57 bin denetim ve 350 milyon TL ceza
Cumhuriyet tarihinin en yüksek denetiminin yapılmış olduğu 1 yıllık dönemde 57 bin çevre denetiminde Çevre Mevzuatına karşı aykırı hareket eden 3 bin 941 tesise toplam 350 milyon 228 bin 270 TL olacak şekilde idari para cezası uygulanmıştır. 406 tesis de faaliyetten men edildi. Yalnızca Marmara Havzasında deniz kirliliğinin önlenmesi adına gerçekleştirilen 16 bin 718 çevre denetiminde 1017 tesis ve 100 deniz aracına toplam 161 milyon TL idari para cezası uygulanmıştır, 168 işletme faaliyetten men edilmiştir.
Gelen yeni düzenlemeyle cezalarda artırılacak
Marmara Denizi'ne kıyısı bulunan İstanbul, Bursa, Kocaeli ve Balıkesir'in Yerel İklim Değişikliği Eylem Planları hazırlanmıştır. Tekirdağ, Çanakkale, Yalova illerinin Yerel İklim Değişikliği Eylem Planı hazırlanması adına TÜBİTAK-MAM tarafınca yapılan çalışmalar da sürdürülüyor.
Müsilaja yönelik düzenlemede değişikliğe gidilirken söz konusu değişiklikle cezaların 2 kat artırılması planlanmaktadır. Yeni düzenlemenin yakın bir tarihte mecliste masaya yatırılması beklenmektedir.
Yapılan çalışmaların karşılığı alındı
Müsilaj seferberliği dahilinde başlatılan çalışmalar sonuçlarını güzel bir şekilde vermeye başladı. Müsilajın etkisinin azalmasıyla deniz canlıları artık görünmeye başladı. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı'nın objektifine denizin dibinde eskisi gibi canlanmaya başlayan süngerler gözükürken deniz kestanelerinin çoğalmaya başladığı da yansıdı.