Meme Kanserinde Erken Tanının Önemi

Prof. Dr. Güldeniz Karadeniz Çakmak, meme kanseri ile mücadelede en önemli adımın erken tanı olduğunun altını çizdi. Detaylar haberimizde...

21.08.2020-11:10 - (Son Güncelleme: 21.10.2021-15:51)

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Güldeniz Karadeniz Çakmak, meme kanseri ile mücadelede en önemli adımın erken tanı olduğunun altını çizdi.

Bursa Onkoday Derneği ve Batı Karadeniz Meme Hastalıkları Derneği'nce Prof. Dr. Çakmak başkanlığında BEÜ'nün başhekimlik fuaye alanında "Meme Kanseri Farkındalık Etkinliği" düzenlendi.

GELİŞMEMİŞ ÜLKELER MEME KANSERİNDE İLK SIRALARDA!

Prof. Dr. Çakmak, etkinlik sonrası gerçekleştirdiği açıklamada meme kanserinin dünya genelinde kadınlarda en sık görülen hastalık türü olduğunu dile getirdi. Geçen sene itibarıyla dünyada 2 milyon 300 bin kadına yeni meme kanseri tanısı konulduğunu belirten Dr. Çakmak, "Meme kanserinde özellikle ölümlerin yaklaşık 3'te 2'sinin orta ve düşük gelir sahibi ülkelerde olduğunu biliyoruz. Bu gibi ülkelerde ne yazık ki kanser çok daha ilerlemiş evrede ortaya çıkıyor. Kadınların tanılarında ve tedavilerinde gereken standartlar sağlanamıyor. Buna bağlı olarak da hastalarımızı kaybedebiliyoruz." diye ifade etti.

MEME KANSERİNDE ERKEN TEŞHİS KÖTÜ SONUÇLARI AZALTIYOR!

Prof. Dr. Çakmak, meme kanserinde erken teşhisin önemini vurgulayarak şunları kaydetti: "Meme kanseriyle savaşta elimizdeki en önemli silahımız, erken tanıyı sağlayabilmek. Erken tanıyı sağlayabilmenin en önemli yolu, kadınların meme kanserinde problemin büyüklüğünün farkında olmaları. Kadınlar farkında olursa, bilinçlenirse, kontrollerini düzgün yaptırırlarsa, bu hastalığı artık hekimler olarak tedavi edebiliyoruz. Bu noktada özellikle tanı anına kadar kadınların yapması gereken bazı şeyler var. Kadınlar 25 yaşından itibaren kendi memelerini muayene etmeliler. 40 yaşından itibaren mutlaka doktor muayenesi ve yılda bir mamografik tarama programlarına dahil olmaları gerekiyor ki bu hastalık erken teşhis edilebilsin."

Meme kanserinin Türkiye ve dünya genelinde çok ciddi artış gösterdiğini söyleyen uzman, "Türkiye'de 10-15 binli rakamları yıllık görürken artık 25 bine çıktık ve Dünya Sağlık Örgütü 2030-2035'li yıllarda bunun 35-40-50 bin bandına çıkacağını söylüyor." diyerek uyarıda bulundu.

MEME KANSERİNDE GEÇ TANI TEDAVİYİ ZORLAŞTIRIYOR!

Dünyada tarama programları ve farkındalıkların artması ile çok daha fazla meme kanseri tanısı tespit ettiklerini aktaran Prof. Dr. Çakmak, "Amacımız, mümkün olan en erken dönemde yakalanması, çünkü hastalık ilerlediğinde hem tedavi şansı çok zorlaşıyor hem daha geniş tedaviler yapıp hastaların hayat kalitesini çok değiştirmemiz, bozmamız gerekiyor hem de ne yazık ki uzun dönemde kanserden kaybettiğimiz hasta sayıları çok artıyor." dedi.

MEME KANSERİ ERKEKLERİ DE TEHDİT EDİYOR!

Erkeklerde meme kanseri riskinin binde bir olduğunu açıklayan Prof. Dr. Çakmak, "Yani her bin erkekte hayat boyu meme kanseri görülme ihtimali birdir. Vakalar üzerinde konuşacak olursak da tüm meme kanseri vakalarında her 100 vakadan birini erkeklerde görüyoruz." ifadesini kullandı.

Erkeklerin meme muayenesi yaptırmadığını söyleyen uzman isim memede bir şey tespit ettiklerinde genelde doktora başvurmadıklarını vurgulayarak erkeklerin hastalığa bir miktar daha saldırgan ve ileri noktada yakalandıkları için bu kanser türünün erkeklerde daha ölümcül seyredebildiğinin altını çizdi.

YORUM YAZ..
Modal