Devre ortasında Alman temsilcisi RB Leipzig kulübünden 1.5 sene kiralık olarak transfer edilen Galatasaray’ın Uruguaylı futbolcusu Marcelo Saracchi, özel açıklamalar yaptı. Yeni tip coronavirüs (Covid-19) salgınından ötürü futbol oynamaktan ve statlardan uzak olduklarını belirten Saracchi, "Bu bizler için çok zor tabii. Hem bizler hem taraftarlar hem yöneticiler için futbol bir hayat rutini. Ancak ne yazık ki bir buçuk aydır bu rutinimizden çok uzağız, evlerimize kapandık. Gerçekten zor bir durum. Takım arkadaşlarımla antrenman yapmayı, stadımızda maça çıkmayı, taraftarlarımızı çok özledim. Umarım en kısa zamanda o güzel günlere tekrar dönebiliriz" ifadelerini kullandı.
'FATİH HOCA’NIN TESTİNİN POZİTİF ÇIKTIĞINI DUYUNCA GERÇEKTEN ÇOK ENDİŞELENDİM'
Galatasaray Teknik Patronu Fatih Terim’in coronavirüs teşhisi konulduğunu duyduğu zamanki hislerini açıklayan 22 yaşındaki genç sol bek, "Fatih Hoca’nın testinin pozitif çıktığını duyunca gerçekten çok endişelendim. Çünkü çıkan haberler, hocamın yaş grubunun daha riskli olduğu yönündeydi. O yüzden epey korktum. Diğer taraftan güçlü bir karakter olduğunu biliyordum. Belki uzun bir zaman olmadı çalışmaya başlayalı ancak geçirdiğimiz zamanda onun iyi ve güçlü bir insan olduğunu görme fırsatı buldum. O yüzden bu virüsün üstesinden geleceğinden emindim. İyileştiği için de çok mutluyum. Bizim için, camia için çok önemli bir insan. Sağlıklı bir Fatih Hoca’ya hepimizin çok ihtiyacı var" dedi.
'İLK BAŞLARDA BELKİ BİRAZ KORKU OLACAKTIR'
Maçlar başladığında sahaya çıkarken coronavirüs sebebi ile bir tedirginlik duyup, duymayacağı sorusuna Marcelo Saracchi, "Kolay olmayacaktır, özellikle psikolojik açıdan. Her ne kadar sahalara dönelim, lig başlasın istesem de bir endişe, ilk başlarda belki biraz korku olacaktır. Ancak er ya da geç bu korkuyu yenmemiz ve sahalara dönmemiz gerekiyor. Ben de bir an evvel yeşil sahaya kavuşmak istiyorum. Dünyanın geneline baktığınızda bazı aktivitelerin, organizasyonların başlaması için adımlar atılıyor. Bu virüs, kısa vadede bitmeyecek, sıfır olmayacak. Ciddi anlamda tedbirleri alarak sahaya dönmek istiyorum" şeklinde konuştu.
'ŞAMPİYONLUĞUN EN BÜYÜK ADAYIYIZ'
Süper Lig’de geride kalan maçlar ve şampiyonluk iddiası ile ilgili de değerlendirmede bulunan Saracchi, "Kesinlikle şampiyonluğun en büyük adaylarından biriyiz. Sadece üç puan fark var ve virüs nedeniyle ligler durmadan önce çok iyi oynayan, iyi sonuçlar alan, yükselişte olan bir Galatasaray vardı. Uzun bir ara verildi. Tamamlamamız gereken sekiz hafta var. Bu kadar uzun aradan sonra takımların hem fiziksel hem psikolojik olarak nasıl dönecekleri önemli. Sanki lig yeniden başlıyor gibi olacak. Herkesin nasıl hazırlanıp, döndüğü etkili olacaktır. Takımımızda çok kaliteli ve iyi bir oyuncu grubu olduğunu düşünüyorum. O nedenle şampiyonluğun en büyük adayı olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim" şeklinde konuştu.
'GALATASARAY'DA KALMAYI ÇOK İSTERİM'
Devre ortasında 1.5 sene kiralık olarak Galatasaray’ın yolunu tutan Uruguaylı yıldız, kontratının sona ermesinin sonrasında ne planladığına yönelik soruya, "Geldiğim ilk günden beri burada kendimi çok iyi hissediyorum. Hem kulüp anlamında ne kadar profesyonel olunduğunu hem de tutkulu taraftarlarımızın bana ve takıma gösterdiği ilgi ve sağladığı motivasyonun ne önemli ve mutluluk verici olduğunu görüyorum. Ligin kalitesinden de memnunum. Galatarasay’da kalmak çok isterim elbette. Sonuçta ben Güney Amerikalıyım. Kültürlerin yakınlığı, insanların yaklaşımı, sıcaklığı, ilgisi ve elbette İstanbul beni çok etkiledi. Kariyerime devam etmek istediğim yerdeyim ama tabii ki tek başına benim verebileceğim bir karar değil" şeklinde yanıtladı.
'ANLAMLI GALİBİYETİN PARÇASI OLDUĞUM İÇİN ÇOK MUTLUYUM'
Fenerbahçe’yi Kadıköy’de 3-1 yenerek 20 senelik deplasmanda maç kazanamama serisinin bitmesiyle alakalı olarak Marcelo Saracchi, "Anlamlı bir galibiyet, bunun bir parçası olduğum için çok mutluyum. Takım arkadaşlarım tarafından maçın önemi, orada bir süredir galip gelinemediği anlatıldı. O maç öncesi hafta boyunca Fatih hocamız bizi çok iyi hazırladı. Taktik olarak çok iyi hazırlandık, rakibimizi artıları ve eksileriyle iyi analiz ettik. Her geçen idman sonrası galibiyete inancımız arttı. Hocamız bizi 3 puana çok iyi inandırdı. Maçta da iyi oynayan bir Galatasaray takımı vardı. 90 dakika boyunca maçın büyük bölümünde üstün oynayan, pek çok pozisyona giren, daha farklı skor yapabilecek bir takım vardı. Hem tarihe geçtiğim için hem seriyi bozduğumuz hem de taraftarımızı mutlu ettiğimiz için ben de çok mutluyum" değerlendirmesi yaptı.
'GALATASARAY-FENERBAHÇE İLE RİVER-BOCA DERBİLERİNİN DUYGULARI ORTAK'
River Plate’de forma giyerken dünyanın sayılı maçlarından olan River- Boca Juniors derbisi heyecanını tecrübe edinen Saracchi, bu rekabeti Galatasaray- Fenerbahçe derbisiyle karşılaştırdı ve "İki derbi de birbirine benzer ve zor. Dört takım da iyi ve tutkulu taraftarlara sahip. Pek fark olduğunu düşünmüyorum. İki derbinin de duyguları ortak, özellikle halk arasında sezonun en önemli maçları olarak görülüyorlar. Bu hem taraftarlar hem oyuncular hem de kulüplerin gözünden böyle algılanıyor. O yüzden sahaya çıkan bütün oyuncular ekstra bir motivasyonla, hırsla kazanmaya çıkıyorlar. Galip gelindiğinde de büyük bir tutku ile kutlanıyor" ifadelerini kullandı.
'YERİ GELİYOR TEMİZLİK YAPIYORUM, YERİ GELİYOR MUTFAKTA YEMEK'
Coronavirüs salgını sürecinde evde kaldığı zamanda neler yaptığını açıklayan Uruguaylı sol bek, "Gün boyunca eşime yardımcı olmaya çalışıyorum. Yeri geliyor temizlik yapıyorum, yeri geliyor mutfakta yemek. Çocuğumla da ilgileniyorum tabii. Diğer yandan antrenmanlarımı ihmal etmiyorum. İlk günler daha rahat geçiriyordum antrenmanlarımı ama sonrasında sıklaştırdım ve şu an çok çalışıyorum. Çünkü tekrardan futbola dönmek tüm ümidimiz var ve kendimi hazır tutmalıyım" şeklinde konuştu.
'BAKLAVA VAZGEÇİLMEZİM'
Son olarak Türkiye ve İstanbul ile ilgili düşüncelerini de aktaran 22 yaşındaki Uruguaylı oyuncu,
"Türk insanlarına ve İstanbul’a çabuk adapte oldum. Yapısal olarak bu şehrin insanları, Güney Amerikalılara benziyor. O yüzden benim için daha kolay oldu. İstanbul, mükemmel bir şehir. Pek çok yerini daha göremedim; ama gezdiğim gördüğüm kadarıyla çok güzel bir şehir. Uzun zamandır burada olduğu ve buranın kültürünü bildiği için Muslera benim için büyük bir avantajdı. Mert Çetin’in de çok yardımı oldu ve desteği önemliydi. Daha önce yemediğim pek çok şeyi denedim burada. Kebaplar en çok hoşuma gidenler tabii. Tatlı olarak da baklava vazgeçilmezim" şeklinde cümlelerini sonlandırdı.