Sindirim sisteminin en önemli merkezi doğru işlediğinde, tüm vücudun olması gerektiği gibi çalıştığını anlatan Beslenme uzmanı, Dyt. Havva Kılınç, kötü ve dengesiz beslenmenin geçirgen bağırsak sendromuna sebep olduğunu söyledi. Bağırsaklar bütün vücut metabolizmasını etkiliyor. Bağırsaklardaki Mikrobik denge bozulduğunda ise hastalıklar ortaya çıkmaya başlıyor.
İnsan vücudunda ikinci beyin olarak bilinen bağırsakların sağlığının, insan metabolizmasını doğrudan etkilediğine dikkat çeken Beslenme uzmanı, Dyt. Havva Kılınç geçirgen bağırsak sendromu ve beslenme hakkında önemli bilgilerden bahsetti. Denge bozulduğunda, kronik stres, kronik kabızlık, pestisitler gibi çevresel toksinlere maruz kalma, kötü beslenme veya antibiyotik alma nedeniyle zararlı bakterilerin bağırsaktaki hücreler arası sıkı bağları bozduğunu anlatan Dyt. Havva Kılınç, 'Eğer bu bağlar bozulursa, kan dolaşımına zararlı maddeler, toksinler ve sindirilmemiş besinler geçebilmektedir. Bağışıklık sistemimiz ait olmadıkları organizmaları gördüğünde, saldırarak tahrişe ve iltihaplanmaya neden olur. Bu durum geçirgen bağırsak sendromu veya halk arasındaki tabirle sızdıran bağırsak olarak tanımlanır' dedi
BAŞ AĞRILARI VE OLUMSUZ PSİKOLOJİK DURUMLARI BİLE TETİKLEYEBİLİR
Bağırsaktaki bu durumun, şişkinlik, kramplar, yorgunluk, gıda alerjileri ve hassasiyetleri, gaz ve baş ağrıları tarzında problemlere neden olabildiği gibi aynı zamanda otoimmün hastalıklar, depresyon ve diğer duygu durum bozukluklarına yol açabildiğini ifade eden Kılınç, 'Diyabet, iltihaplı bağırsak hastalığı ve multipl skleroz gibi hastalıklarile bağlantılı olabileceği çalışmalarda görülmüştür. Bozulan bakteri dengesini düzeltmek, hasarlı, yaralı, sızıntılı bağırsak duvarını ve bağırsak epitel dokusunu iyileştirmek için doktor ve diyetisyen kontrolünde özel bir tedavi ve beslenme programı uygulanması gerekmektedir' diye ifade etti.
BESLENME DÜZENİNDE PROBİYOTİĞE YER VERİN
Beslenme programlarına mutlaka probiyotik içeren besinlerin eklenmesi gerektiğini söyleyen Kılınç, 'Beslenme programına göre; bağırsak duvarında tahribata sebep olabilecek şeker ve şekerli besinler diyetten çıkarılmalıdır. Diyetisyen kontrolünde gluten ve süt ürünleri kişinin semptomlarına göre belirli bir süre diyetinden çıkarılmalıdır sonrasında semptomların azalmasına bağlı olarak kademeli şekilde tekrardan beslenme programına eklenmelidir' şeklinde konuştu.
KAFEİN İÇEREN BESİNLER BU HASTALIĞI TETİKLİYOR
Kılınç, 'Bağırsaktaki sızıntıyı artıracak kafein içeren yiyecek ve içecekleri diyetinizden çıkarılmalıdır. Maksimum Günde 1 açık çay ve haftada 1-2 kez Türk kahvesi olarak sınırlanmalıdır. Bağırsak florasını iyileştirecek fermente gıdaları, örneğin lahana turşusu, yoğurt, kefir ve ev yapımı turşu gibi besinleri beslenme programınıza dahil etmelisiniz. Gün içerisinde 3-5 porsiyon meyve-sebze tüketimine özen gösterilmelidir. Haftada 2 kez ızgara, fırında buğulama gibi pişirme teknikleriyle balık tüketmeniz önerilir. Çiğ badem-fındık, ceviz içi gibi kuruyemişler, avokado, zeytinyağı, Hindistan cevizi yağı gibi besinler sağlıklı yağ içerikleriyle bağırsak bariyenirini onarırlar. Beslenme programınıza dahil edilmelidirler. Vücutta yapım ve onarımda görevli olan protein içeren ; yumurta, kırmızı et, tavuk , hindi, balık gibi besinler mutlaka diyetinizde bulunmalıdır. Gıda katkı maddeleri bağırsak bariyerine zarar verdiği için paketli gıda ve içeriği bilinmeyen gıda tüketiminden kaçınılmalıdır. Bağırsaktaki yararlı bakterileri arttırmak amaçlı probiyotik takviyesi alınabilir. Ek olarak doktor kontrolünde D vitamini, çinko ve omega-3 yağ asitleri (balık yağı gibi) kullanılabilir. Gün içerinde minimum 2 litre su tüketimine özen göstermelisiniz' dedi