Son zamanlarda hızla artan köpek saldırılarından tedirgin olan vatandaşlara uzmanlardan tavsiyeler geldi. Saldırı anında olabildiğince soğukkanlı olunmasını öneren uzmanlar, insanlara saldırı anında ve genel köpeklere karşı davranışlarda yapmaları gerekenler hususunda bazı uyarılarda bulunuyor.
Saldıran köpeklerden vatandaşların kaçması durumunda köpeklerin daha da cesaretlenerek saldırmayı sürdürdüğünü belirten Eskişehir Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mehmet Kızılinler, “Hiçbir köpek doğrudan sevilmesi gereken veya huyunu bilmeden kontrolsüz şekilde yaklaşılması gereken değildir. Onların da agresiflikleri olabilir. Caddede tek başınıza gezdiğiniz zaman ani olarak bir köpek saldırısıyla karşılaşabiliriz. En önemli şey soğukkanlı olmak. Herhangi bir saldırı durumunda, yüzünü saldırının geldiği yere doğru döndürmek ve hareketsiz beklemek gerekiyor. Dönüp kaçtığınız durumda eğer kontrolsüz şekilde bunu yaparsanız, karşı taraftan saldırgan olan köpek daha fazla cesaretlenecektir. Isırma olayları daha fazla olacaktır.” dedi.
Köpeklere yaklaşırken kontrollü olmak gerekiyor
Köpeklerin insanlara yaklaşırken korku hormonunun salgılandığını söyleyen Başkan Kızılinler, ayrıca şu bilgileri verdi:
“Köpek karşısında soğukkanlı olarak beklerseniz, zaman içerisinde köpeğin size çok da fazla saldırmadığını ve belli süre sonra geriye döndüğünü göreceksiniz. Ancak yabancı köpeklere yaklaşırken kontrolü elden bırakmamak gerekiyor. Korktuğunuz zaman vücudunuzdan salgılanan feromonlar, köpeklerin size yaklaşımda etkili oluyor. Korktuğunuz zaman bunu net şekilde gösterirseniz ve korkularınızı kontrol edemezseniz, saldırganlığın daha da artmasına sebep oluyor. Soğukkanlı olmanız ve saldırganlığın olduğu yere yüzünüzü dönmeniz, köpeğin saldırganlığının net şekilde azalmasına neden oluyor. Herkesin buna çok dikkat etmesi lazım ve gerekirse okul eğitimi olarak öğrencilere bunların anlatılması gerekiyor.”
Sokaktaki köpeğin de yaşama hakkı var
Eğer doğru aşamalar kat edilirse hayvanlarla birlikte insanların da birlikte yaşayabileceğinin altını çizen Kızılinler, “Sokaktaki köpeklerle aynı ortamda yaşıyoruz. İnsan olarak şunu kabul etmemiz gerekiyor: 'Sokaktaki köpeğin de en az, insan kadar yaşama şansı var.' Biz gerek meslek grubu olarak gerekse insani olarak herhangi bir şiddet, zehirleme ve öldürme olaylarını kesinlikle kabul etmiyoruz. Bunlarla alakalı kentlerdeki köpeklerin popülasyonunun azalmasına dair zaten bir kanun var. Burada asıl olan şey kısırlaştırma faaliyetlerinin bir elden çok çabuk olarak üretilmesidir. Eğer kentlerdeki köpek popülasyonunu kontrol altına alabilirsek, bu saldırganlık olayları ve insanların bundan zarar görmesi azalacaktır. Bu anlamda kesinlikle şiddet, zehirleme ve öldürme olmadan onlarla beraber nasıl birlikte yaşayabiliriz kısmının yollarını bir an evvel bulmamız gerekiyor.” ifadeleriyle açıklamalarını noktaladı.