Her geçen yılda asgari ücretin ve Doların artmasıyla konut fiyatlarının olumsuz yönde etkilenmesi, ev alacak ya da satacak olan bireylerin canını iyiden iyiye her geçen gün sıkmaya devam ediyor. Bu yıl belirlenecek olan Asgari Ücret sonrası konu fiyatlarındaki alım-satım ve kiralama fiyatları da herkesin merak konusu haline gelmiş vaziyette.
“Konuttaki en büyük maliyet kalemi arsa”
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ramadan Kumova'nın konut fiyatları ile ilgili değerlendirmesinde arsa maliyetlerine dikkat çekti. Konuttaki en büyük maliyet kaleminin arsa olduğunu belirten KONUTDER Başkanı Ramadan Kumova, Türkiye'deki arsa maliyetlerinin dünyada olduğu gibi yüzde 15'lere çekilmesi halinde konut fiyatlarının yaklaşık yüzde 40 gerileyeceğini söyledi. Öte yandan Sabah Gazetesi Yazarı Dilek Güngör ise konuyu köşesinde kaleme aldı.
İşte o köşe yazısı;
“Türkiye bu konuda dünyaya göre çok pahalı”
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği'nin (KONUTDER) Başkanı Ramadan Kumova, konuttaki en büyük maliyet kaleminin arsa olduğunu belirterek, "Arsa maliyeti Türkiye'de bütün dünyadaki örneklerine göre çok pahalı. Hamburg'ta yüzde 8, Nişantaşı gibi yerde yüzde 25. Dünya ortalaması yüzde 15. Türkiye'de ise yüzde 50 ve üstü. Arsa nedeniyle ürettiğimiz her konut için maliyeti önce ikiyle çarpıyoruz. Arsa maliyetlerinin dünyada olduğu gibi yüzde 15'lere çekilmesi halinde konut fiyatları yaklaşık olarak yüzde 40 geriler. Örneğin; yüzde 50 kat karşılığı olan bir projede, konutun metrekaresi 65 bin liraysa arsa maliyeti yüzde 15'lere düştüğünde aynı konutu 38 bin lira metrekare fiyatıyla satabilirsiniz" dedi.
“Orta segmentte de sıkıntı yaşanıyor”
Arsa maliyetlerini ucuzlatmadan konuta erişimin mümkün olmayacağını vurgulayan Kumova, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ile de geçtiğimiz aylarda görüştüklerini söyledi. Kumova, "Arsaların özel sektör-kamu işbirliği ile üretilmesinin daha doğru bir model olacağını, arsa maliyetinin düşmesi halinde konut fiyatlarının yüzde 40 ucuzlayacağını anlattık. Türkiye'de ağırlıklı olarak sosyal konut projeleri konuşuluyor. Ama artık orta segmentte de sıkıntı yaşamaya başladık. Gelinen noktada herkes bir alt segmente geçiyor" diye konuştu.
“Çok fazla stok kalmadı”
Konutta kredili satışın payının 2008-2011 yılları arasında yüzde 11.5 olduğuna da dikkat çeken Kumova kredi piyasanın işlerlik kazanmasının önemli olduğunu şu sözlerle anlattı: "2014-2018'de yüzde 8.5'e düştü. Mart 2023 itibarıyla yüzde 4.6'ya geriledi. Bizde proje finansmanı çok az. Yüklendiğimiz yer satıştır. Bu yıl satışlarımız yüzde 20 geriledi ve 2024'ün 2023'ten parlak olmayacağını düşünüyoruz. Satışın olmadığı yerde arz da geriye gidecektir. Çünkü biz ancak sattığımızdan elde ettiğimiz ciroyla yeni proje üretebiliriz. Ayrıca projeden satış yaptığımız konutu 36 ay sonra teslim ediyoruz. Bu arada artan maliyetlere de katlanıyoruz. Türkiye'deki ev sahipliği oranı yüzde 56.7. Ev sahiplik oranını muhakkak arttırmalıyız, bunun için arsa maliyetlerini uygun koşullara getirmeliyiz. Ayrıca faizler de tek haneli olmalı. 2024'te arzın azalacağı kesin. Çok fazla stok kalmadı. 150-200 bin konut stoğu var, ikinci eller bitmek üzere. Her yıl 750 bin yeni konut ihtiyacı oluşuyor."
“2024’te arzda sıkıntı yaşanabilir”
2018'de 700 bin adet birinci el konut satılırken bu sene rakamın 350 bin civarında olacağını belirten Kumova, "Birinci elde yarı yarıya düşüş var. Birinci elin yerini ikinci el aldı. 2012-2017 yılları arasında Türkiye'de 5 milyon adet ev satılmış. 2018-2022 arasında 3 milyon satılmış. Yüzde 40 eksideyiz. 2024'te arzda sıkıntı yaşanabilir. Konut fiyatlarının baskılanacağını düşünüyorum" diye konuştu.
"Maliyetler de arttı"
Konutta maliyetlerdeki artışın göz ardı edildiğini belirten Kumova, "Fiyatlar arttı evet doğru ama maliyetler de arttı. 2017'den bu yana baktığımızda maliyet endeksi 903'e gelmiş. Konut fiyat endeksi 1010'a gelmiş. 9-10 katlık bir artış var. Konut üreticileri olarak bu algıyı yönetmek zorundayız" dedi.