Abd'deki george floyd'a yönelik ırkçı cinayet ırkçılık konusunu tekrar gündeme getirdi. biz de ırkçılık konusunu beyazperdeye yansıtan en iyi yapımları sizler için sıraladık.
12 yıllık esaret / 12 years a slave (2013)
Solomon northup’ın 1853 yılında yazdığı ve kendi hikayesini anlattığı romanından uyarlanan film, northup'ın, tanınmış bir keman virtüözüyken kaçırılarak köle yapılması ve geçirdiği kölelik yılları anlatılıyor. film, en iyi film dalında oscar ödülü kazanmıştı.
Çizgili pijamalı çocuk / the boy ın the strıped pyjamas (2008)
Mark herman'ın yönettiği filmde nazi almanya’sı, bruno’nun babasını görevli olarak polonya’ya gönderir. bruno, kasabadaki toplama kampının tel örgülerinin öbür yanındaki bir çocukla arkadaş olur. ancak iki çocuk arasında gelişen bu dostluk, özellikle oğlunun bu kampla ilgili gerçeği öğreneceğinden kuşkulanan alman annenin endişelerini artırır.
Unutulmaz titanlar / remember the tıtans (2000)
Bir amerikan futbolu koçu olan herman boone, oldukça ırkçı yönelimlerin olduğu bir amerikan futbolu takımına koç olur. siyahi bir koç olan herman boone'un başa gelmesi, bütün bu kişilik bunalımlarının kökenine inecek ve insanların karakterlerini sorgulatacaktır.
Muhteşem münazaracılar / the great debaters (2007)
Teksas'ta, siyahi öğrencilerin çoğunlukta olduğu wiley college'de profesör olan melvin b. tolson'un gerçek yaşam hikayesinde, profesör tolson, eğitim eşitliğinden fazla yararlanamayan öğrencilerinin gelişimine katkı için bir tartışma grubu kurmaya karar verir. ilk başta ifade güçleri sınırlı olan bu öğrenci topluluğu, giderek kelimelerin gücünü öğrenmeye başlar. kendi dönemlerindeki toplantılarda yükselmeye başlayan wiley koleji tartışma grubu bir süre sonra harvard'ın en güçlü rakibi olacaktır.
Çit / rabbıt-proof fence (2002)
Phillip noyce'nin yönettiği film, ailelerinden zorla koparılan üç genç aborjin kızının gerçek öyküsünü anlatıyor. 1930'lu yıllarda yoksul avustralya yerlilerinin çocukları esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolmaktadır. kaçırılan bu masum çocuklar vatanlarından uzakta bir yerlerde bir köle kampına götürülür ve oradan zengin ailelere hizmetçi olarak satılır. elele veren üç küçük kız ise kendilerinden beklenmeyecek bir cesaret göstererek bu izbe kamptan kurtulmaya çalışacaklardır.
Öldürme zamanı / a tıme to kıll (1996)
Joel schumacher’ın yönetmenliğini üstlendiği filmde mississippi’li bir fabrika işçisi olan carl lee hailey on yaşındaki kızı tonya’nın gözü dönmüş iki beyaz ırkçı tarafından saldırıya uğraması sonucunda bu iki adamı öldürmeye teşebbbüs ediyor. böylece bir anda ’suçlu’ durumuna düşen carl lee, jake brigance isimli bir avukatı savunma için tutuyor. jake’e dava sırasında ellen roark isimli genç bir hukuk öğrencisi destek oluyor. birlikte klan’ın kirli yüzünü, ve 1860’larda çözülmüş olduğu iddia edilen siyah-beyaz ayrımının hala varolduğunu gören jake ve ellen, dava sırasında önemli kanıtlara rastlıyorlar.
Özgürlüğün rengi / goodbye bafana (2007)
James gregory’nin gerçek hayat hikayesinden beyazperdeye aktarılan yapımda, james gregory, güney afrika’da yaşayan beyaz bir gardiyandır. son derece ırkçı bir yaklaşımı olan james, hem özel hayatında hem de işinde siyahlara karşı son derece acımasız bir tutum sergilemektedir. ta ki bir gün 20 yıl boyunca gardiyanlığını yapacağı bir adamla tanışıncaya kadar...