İran-Türkiye Gerilimi Tırmanıyor

Haber365- ÖZEL HABER 

Türkiye ile İran arasındaki diplomatik gerilim gün geçtikçe artıyor. İran’ın başta PKK-YPG olmak üzere bütün, Türkiye düşmanı bütün terör örgütlerine destek vermesi iki ülke arasındaki ilişkileri gün geçtikçe çatışmaya doğru evrilmesine sebep oluyor. Özellikle Suriye’de TSK’ya saldıran başta Fatımiyyun ve Hizbullah terör örgütü olmak üzere Esed milislerine de bütün askeri ve lojistik destek veren İran’ın terörizmle ortaklık politikaları Türkiye’nin güvenliğini her geçen gün daha da tehdit eder hale geliyor.

Geçtiğimiz hafta İran’ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi, ülkemizin PKK’ya karşı yürüttüğü operasyonları eleştirmiş ve ''Türkiye’nin Irak’ın toprak bütünlüğüne tecavüz ettiğini'' ifade ederek uluslararası bir skandala sebep olmuştu. 

İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi’nin bu haddini aşan açıklamaları üzerine Şii/Rafızi İran rejiminin Ankara’daki Büyükelçisi Muhammed Ferazmend, Dışişleri Bakanlığı’na çağırılmış ve en yüksek düzeyde oldukça sert bir nota Tahran’a verilmişti. Türkiye’nin bu sert tavrına karşı sesini çıkaramayan İran rejimi, geçtiğimiz hafta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İran’dan Türkiye’ye yönelik yapılan terörist eylemlere yönelik açıklamasını fırsat bilerek Tahran Büyükelçimiz Derya Örs’ü Dışişleri Bakanlığına davet ederek protesto etti. 

Türkiye’nin bu protestoyu kabul etmeyip Tahran’a aynen iade ettiği öğrenildi. Sesiz bir şekilde “kadife içindeki demir yumruk diplomasisi” yürüten Türkiye’nin İran rejiminin yürüttüğü terörizm faaliyetlerine karşı klasik pasif politikadan vazgeçerek gerekli diplomatik ve siyasi tepkiyi göstereceği öğrenildi. İran rejimi Türkiye’de başta uyuşturucu ve insan ticareti olmak üzere terörizm, kaçakçılık ve uluslararası casusluk faaliyetinde bulunduğu biliniyor. Türkiye, Son olarak 2019 yılında İran hesabına casusluk yapan 10 civarında ajanı yakalamış ve yargıya teslim etmişti. 

İRAN’IN BAĞDAT BÜYÜKELÇİSİ MESCİDİ NE DEMİŞTİ?

İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’Ye ait olan Rûdaw medya grubuna verdiği mülakatta şunları söylemişti:

''Sincar meselesinin Türkiye ile nasıl bir ilişkisi var? Bu Irak'ın iç meselesidir ve Iraklılar bu sorunu tek başına çözmeli, bir sonuca varmalı ve kabul etmelidir. Bu meselenin bir kısmı Kürdistan Bölgesi’ni, bir kısmı Şengal’i bir kısmı da merkezi hükümeti ilgilendiriyor. Ancak Türkiye ile hiçbir ilişkisi yoktur ve bu bağlamda tehdit etme veya karar verme hakkı yoktur. 

Bu nedenle ister Türkiye'den ister başka bir taraftan gelen her türlü tehdidi reddediyoruz. Irak'a askeri bir müdahaleyi reddediyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri de Irak topraklarına karşı tehdit unsuru olmamalı ve işgal etmemelidir. Irak güçleri kendi güvenliklerini sağlamalı, Kürdistan Bölgesi güçleri kendi bölgelerinde güvenliği sağlamalı ve bölgenin güvenliği temin edilmelidir. Türkiye'nin veya başka hiçbir ülkenin Irak'a askeri müdahalede bulunmasını, orada askeri varlığını ilerletmesini doğru bulmuyoruz. 

Daha önceki soruda da ifade ettim. Bu durumda Türklerin uluslararası sınır hatlarına geri çekilip orada konuşlanması gerektiğine ve Irak'ın güvenliğinin bizzat Iraklılar tarafından sağlanması gerektiğine inanıyoruz.''

Türkiye, Sincar’da bulunan PKK çetelerine yönelik yaptığı operasyonlarla İran’ın Suriye’ye olan kara bağlantısını kesmişti.