Herkesin hayalinde bir düğün vardır ancak bu düğün fotoğrafları hayal edilenden düğünlerden biraz farklı
Görünce kahkahaya boğan çılgın düğün fotoğrafları
Herkesin hayalinde bir düğün vardır ancak bu düğün fotoğrafları hayal edilenden düğünlerden biraz farklı
İşte o ilginç düğün fotoğrafları...
Evliliğin tarihi
Kimilerinin ömrünü adadığı, kimilerinin burun kıvırdığı bir durum evlillik. mutluluğun ölçütü mü yoksa insanoğlunun özgürlüğüne giydirilmiş bir kılıf mı? peki ilk evlilik nerede ve nasıl oldu? insanoğlu neden evlenmeye ihtiyaç duydu. evlilik ne zaman ortaya çıktı? işte bilmeyi isteyecekleriniz ve evliliğin tarihi...
Evliliğin tarihi insanlık tarihinin ilk zamanlarından bu yana olduğu biliniyor.
Zamanla, çeşitli medeniyetler kurulmaya başlayınca, kadın-erkek münasebetleri de her medeniyetin geleneklerine göre çeşitli şekiller aldı.
İşte o kültürler arasındaki evlilik çeşitleri;
Sümerlerde evlilik
Sümerli genç kızların tapınaklara adanmaları âdetti. kızlar buralarda tanrının temsilcileriyle beraber yaşarlardı. bunun dışında evlilik ise birtakım kanunlara bağlıydı. sümer kanunlarında ana ile babanın çocukları üzerinde eşit hakları vardı. yalnız, bazı hallerde erkek karısını satabilirdi. kocalarını aldatan kadınlar ölüm cezasına çarptırılırlardı. çocuk sahibi olamıyan kadını boşamak da erkeğin hakkıydı.
Eski mısır’da evlilik
Mısır’da firavunlar kızkardeşleriyle evlenmeyi âdet edinmişlerdi. böylece, tahta geçeceklerin tam ma-nasiyle firavun kanından olması sağlanıyordu. zamanla, kızkardeşle evlenme usulü halk arasına da yayıldı. firavunların, ayrıca, memleketin en seçkin kızlarından kurulu kalabalık haremleri de vardı. eski mısır’da boşanmalar pek azdı. evlilik çoğunlukla iyi düzenleniyordu. kadınların hâkimiyeti çok fazlaydı.
Babil’de evlilik
Babil’de erkekler deneme mahiyetinde olmak üzere bir kadınla yaşıyabiliyorlardı. kanuni evlenmeyi ise tamamen anne ile babanın hazırlaması adetti. evlenecek çağda kızı olan babalar, yılın belli bir gününde, kızlarını alıp şehirlerin büyük alanlarına getirirlerdi. evlenmek isteyen erkekler de bu alanlarda toplanır, kendi zevklerine göre bir kız seçmeye çalışırlardı. evlenecek kızların tanıtılmasını bir memur üzerine alır, kızların hepsini teker teker açık artırmayla satardı. bundan sonra da evlenmenin kanuni tarafına geçilirdi.
Çinlilerde evlilik
Çin'de evlilik aşkla pek ilgili değildi. ayrı cinsten gençler birbirlerinden uzak çevrelerde yetiştirilirler, pek temas ettirilmezlerdi. çin’de de evliliği anne ve babalar kararlaştırır, her türlü hazırlığı onlar yapardı. yaşı geçip de evlenmeyen erkeğe iyi gözle bakılmazdı. çinliler, nüfuslarını bir an önce artırmak için gençleri evlenmeye teşvik ederlerdi.
Antik yunan'da evlilik
İlk çağlarda evlilik bir nevi alışveriş sayılıyordu. kızın babası ona çeyiz verirdi, fakat damat da kaynatasına değerli hediyeler vermek zorundaydı. yunanlılar, aşkın evlilikten sonra geldiğine inanmışlardı. ünlü şair omeros’un devrinde yunanlı kadın, kocasına olan sada-katiyle ün salmıştı. fakat yunanlı erkek karısına asla sadık kalamıyordu. bunlara rağmen evlilik iyi işliyen bir müesseseydi.
Müslümanlarda evlilik
Müslümanlarda evlilik kutsal bir müessese sayılır. islam dini bazı şartlarla erkeğin dört kadın almasına izin verdiği için müslüman erkekleri bazen birkaç kadınla evleniyorlardı. erkeğin bir sözü boşanmaya kafiydi, fakat kadının boşanması zordu.
Museviler’de evlilik
Museviler, erkek ve kadınların erken yaşlarda evlenmelerini isterlerdi. fakat evlenecek erkeğin önce iş hayatını bir düzene koyması, karısını rahat yaşatacak imkanları sağlaması şarttı. iki taraf da isterse boşanmak kolaydı.
Hristiyanlarda evlilik
Hristiyanlarca bilhassa ilk önceleri evlilik tamamen dinin’ kontrolü altındaydı. ayrı mezheplerden olan kadın ve erkeklerin evlenmeleri imkansızdı, fakat sonradan kilise nikahı yerine sivil nikâh da kıyılmaya başlanınca ayrı mezheplerden olanlar da evlenebildiler.
Roma katolik kilisesi boşanmayı kabul etmez; bunun için, katolikler, evlendikten sonra, ne kadar sıkıntı çekerlerse çeksinler, eşlerinden ayrılamazlar. mahkeme huzurunda boşananların bile ikinci defa evlenmeleri yasaktır, kilise böyle bir evliliği asla meşru saymaz. ingiliz anglikan kilisesi de boşanmayı kabul etmez. bundan dolayı, ingiltere prensesi margaret’in karısından boşanmış bir erkekle evlenmesine izin verilmemişti.