Genç ve uzun bir ömre sahip olmak, milyonlarca insanın hayallerini süslüyor. Uzmanlar uzun ve sağlıklı bir ömür için hareketli bir yaşam ve sağlıklı beslenme şartlarını ortaya koyuyor. 53 yaşındaki Harvard Üniversitesi moleküler biyoloğu, DNA testlerinin biyolojik yaşının 43 olduğunu gösterdiğini söyledi. Sinclair, 30'lu yaşlarında fazla kilolu olduğunu ve çok içtiğini itiraf etti. Daha iyi bir forma girmeye karar vererek yeni ve sağlıklı bir rutine başladı.
Harekete geçin
Sinclair'in biyolojik yaşınızı tersine çevirme tavsiyesi, fiziksel aktivite yapmaktır. Bu kasın korunmasına yardımcı olduğu, egzersizin kalp sağlığını iyileştirdiği ve iltihaplanmayı azalttığı için tüm yaşlanma karşıtı programların temel taşıdır. Haftada üç kez aşağıdakileri içerebilen aerobik egzersizler önerilir:
Yüzme
Koşma
Tempolu yürüyüş
Bisiklet sürmek
Sinclair, yaşlanma hızını yavaşlatmak için aralıklı oruç tutmanın da etkili olduğunu savunuyor. "Ana yemeğimi mümkün olduğunca günde birkaç saate sığdırmaya çalışıyorum. Ve oruç tuttuğum bu sürenin tahmini biyolojik yaşım üzerinde de büyük faydaları oldu."
Stresten uzak durun
Kronik stres inflamasyonla bağlantılı olduğundan, Sinclair stres kaynaklarına da değiniyor. Çok fazla iltihaplanma hastalıkla bağlantılıdır, bu nedenle Sinclair hayatındaki stresi azaltmaya öncelik verir. Biyolojik yaşlanmayı azaltmanın ve yaşam beklentisini artırmanın dört yolu
Sık egzersiz yapmak
Aralıklı oruç tutmak
Matcha çayı içmek
Stresi azaltmak
Yüksek antioksidan içeriyor
Sinclair'in en sevdiği içeceklerden biri ise günde iki fincan yeşil matcha çayıdır. Yaşlanma karşıtı özellikleriyle ilgili araştırmalar henüz bitmemiş olsa da, matcha çayı hücre hasarını sınırlamaya yardımcı olabilecek antioksidanlar içerir.
Matcha çayı faydaları
Yeşil çay yapraklarının toz haline getirilmesiyle elde edildiği için diğer yeşil çaylara göre daha yüksek seviyelerde antioksidan içerir.
İçeriğinde bulunan L-teanin sayesinde metabolizmayı hızlandırır. Bu da yağ yakımını artırarak kilo verme sürecine yardımcı olur.
Matcha çayı, L-teanin adlı amino asit ile kafeinin kombinasyonunu içerir. Bu kombinasyon, zihin açıklığı ve odaklanma yeteneğini artırarak stresi azaltır.
Matcha çayı, polifenol adı verilen bir bileşik grubu içerir. Bu bileşikler, bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı direncini artırır.
İçeriğindeki polisakkaritler sayesinde kan şekeri seviyelerini düzenler. Bu, diyabet riskini azaltmaya yardımcı olur.
Matcha çayı, içeriğinde bulunan antioksidanlar sayesinde cilt sağlığına katkıda bulunur.